Sosyolog sayılmak için yırtınıp duran, "sosyal bilimler uzmanı" etiketiyle girdiği bütün mahfillerden "sen sosyolog değilsin hemşerim" gerekçesiyle dışlanan ünlü profesör de bu yürüyüşle çok şeyin değişeceğini ve siyasette yeni bir dönemin başlayacağını söylüyor.
Ne değişeceğini, bu dönemin nasıl bir dönem olacağını açıklamıyor.
Sadece, Kemal Bey'in daveti üzerine, bir KOAH hastası olarak, kısa bir an da olsa, yeni dönemi başlatacak bu "kutlu" yürüyüşte boy göstereceğini müjdeliyor. Herhalde "mevcudiyetiyle" bir şeylerin değişeceğini düşünüyor.
Sarp demişti ki, "Bütün devrimciler, ayrılıkları bir kenara bırakıp Kemal Bey'in etrafında kenetlenmelidir..."
Hani, Kızılay'da mısır patlatır gibi bomba patlatan Sarp...
Deniz miydi yoksa? Bombalar, özel bir aracın bagajında geliyordu. Kim mi getiriyordu?
Muhtıradan hemen sonra yurtdışına kaçan Yüzbaşı İrfan Solmazer. Hasan Cemal bu vetirenin kitabını yazmıştı hani...
Sonra da, yaşına başına bakmadan, gidip Kemal Kılıçdaroğlu'nun adalet yürüyüşünde boy göstermişti... Bombaların patlayacağı yeni bir dönemi mi müjdeliyor ünlü sosyal bilimler uzmanı?
Darbe olmayacaksa, muhtıra verilmeyecekse, ambalaj fabrikası kurulmayacaksa, ne olacak? Bilmiyoruz.
Bildiğimiz şu: Bir "Fetullah projesi" olarak direnç yürüyüşü, "ilginç destekçiler" bularak devam ediyor.
Geçenlerde Kılıçdaroğlu'nun omuz başında Zülfü Livaneli'yi gördüm. Şarkılar söyleyerek yürüyorlardı.
Bostan'lar "damatlar" filan da oradaydı...
Oğlu darbecilikten tutuklu bazı sakallı zevat... Bence, ByLock'un delil niteliğine saldırıp duran yazarlar da olmalıdır orada!
Ahmet Kekeç/Star