Şarkının girişi bana biraz arabesk geldi. Seviyor musunuz arabesk tınıları?
Evet, parçanın arabesk tınıları var. Arabesk başlayıp sonra modernleşiyor. Ben de çok severim. O kadar ki, hayatımda ilk defa bu şarkıyı baştan sona hiç durmadan söyledim. Benim söylediğim şarkılarda genellikle bu arabesk tınılar hep vardır, olmaya da devam edecek. Biz duygulu, hüzünlü bir ülkeyiz; ağlamayı severiz. O yüzden kalbe işleyen şeyler yapmaya devam edeceğim. Damar modları çok seviyorum. Sahnede de İbrahim Tatlıses, Orhan Gencebay şarkıları söylerim. Modern damarcıyım.
Gülşen ve Serdar Ortaç gibi isimlerle çalıştınız. Sizi rakip görüyorlar mıdır?
Bence görmüyorlardır. Onlardan çok şey öğrendim; hep minnettarım. Çünkü bu işi onlarla öğrenmeden buralara gelmek çok zor. Konservatuvar okumanız, sahne anlamında kendinizi tamamladığınız anlamına gelmiyor. Sahne deneyimi çok önemli. Konservatuvarda okurken sahneye de çıkıyordum. Bostancı ve Harbiye sahnelerinin hayalini kurardım hep. Ama asla onların önüne geçmek, yerlerini doldurmak gibi bir niyetim yoktu. Hayalimi gerçekleştirmek istiyordum. Ne onların beni rakip görmesini isterim, ne de ben onları rakip görürüm. Onlara çok büyük saygı duyuyorum.