RIDVAN DİLMEN: Yönetimin de zaafları var... Ligin ilk yarısında Konyaspor 1-0 kazansa şu anda puanlar 56-57 idi... Bir tarafta 3 oyuncunun maliyeti kadar bir takım var: Konyaspor... Konya ortalama oyunculardan kurulu fakat doğru oynayan bir takım. Karşısında da ortalamanın üzerinde oyuncuları olan ama organize olmayan bir takım var. Kocaman, Bursa'nın Ertuğrul Sağlam ile yaşadığı şampiyonluğu bir kenara alırsak böyle güç bir ligde ikinci yarıdaki serüveninde olağanüstü işler yapıyor. Ürkütücü bir deplasman oldu Konyaspor.Bu işte en önemlisi haddini bilmektir. Senin arabanın 140 km hızı varsa 150 için zorlarsan sanayiye gidersin. Konya'nın kadrosunda kalecisinden hücuma kadar tabi ki değerli isimler var... Ama bir bakın düşüşteki Ali Turan şimdi mükemmel. Aynı oyuncular AykutKocaman'dan önce de vardı. Santrfor Rangelov sahanın en iyisiydi. Aykut Kocaman maç planını saniye saniye uyguladı. Bir tarafta da çok ciddi hücum planları olmayan bir antrenör ve kadrosu vardı. Volkan Şen'i geçen hafta gördüğümde bana pubis sakatlığının olduğunu ve oyunun devamında zorlandığını, Avrupa Şampiyonası'ndan sonra da ameliyat olacağını söylemişti. Ama en iyi doktor oyuncunun kendisidir. Çıkana kadar F.Bahçe'nin en iyisiydi Volkan. Fernandao'nun kasığı da gidince organizasyonu dümdüz bir takım oldu F.Bahçe. Yani önlemi kolay bir takım haline geldi ki önlemin kralını alan bir takım vardı karşısında. Geçen haftaki puan kaybından sonra Mehmet Topal saha ortasında ağlıyorken Mehmet Güven tarafından teselli edilirken devreye Kasımpaşa girmişti. Fenerbahçe'nin hala şansı var ama şu an çok ciddi yara aldı. Ama Fenerbahçe'nin de bu sezonki geçmişine bakarsak niye yenildiğine çok çok üzülmemeli. Bu oyunla deplasmanda çok bile puan aldıFenerbahçe. Fenerbahçe'nin 1-0'lardan ders çıkarmadığını, ligin sonunda zorlanacağını söylüyorduk. İki tane problemli santfroru var. Biri kilo problemi olan, açık alanda iş yapmayan ve yüklenirsen gol atacak Fernandao. Diğer tarafta soru işareti Van Persie. Ve Van Persie bu maçta yoktu. O zaman niye devre arasında transfer yapılmadı. Bu ciddi bir yönetim zaafıdır. Antrenörün değişiklikleri de ilginç... Hasan Ali'yi çıkarıp, Caner'i aldı. Volkan ve Hasan Ali çıktıktan sonra F.Bahçe'nin oradan yediği darbelere bakın. Şampiyonluğa giderken oyuna Ozan girmez. Kenarda yoksa da gerekirse stoper sokarsın Alves'i atarsın santrfora...Bursa öyle şampiyon oldu. Ama başından sonuna kadar problem var Fenerbahçe'de... AHMET ÇAKAR: Çakır'ı bazen anlamıyorum Geçen hafta Osmanlıspor maçında yaşanan 2 puan kaybından sonra Beşiktaş'ın Kasımpaşa'ya yenilmesi Fenerbahçe'de moralleri düzeltmişti. Artık ipler Fenerbahçe'nin elindeydi ve tüm maçlarını kazanırsa şampiyon olabilecek bir konumdayken dün gece müthiş bir avantaj kaybetti. Kabul ediyoruz, Konyaspor şu anda ligin en formda takımlarının başında geliyor. Üstelik takım savunması ve disiplinli oyun konusunda bence Türkiye'nin bir numaralı takımı. Oyun adeta golle başladı. Daha ilk dakikada sağdan Ömer Ali girdi, Rangelov koşuyormuş gibi yapıyordu, durdu. Ömer Ali çalım atayım dedi, top Rangelov'un önüne geldi. O da çok iyi vurdu. Aslında bu gol tüm tabloyu Konyaspor lehine çeviriverdi. Hem maça galip başladılar hem de iyi savunmalarıyla gol pozisyonu üretmede çok zorlanan Fenerbahçe'ye karşı direnebilirlerdi. Aslında ilk yarı da böyle oldu. Fenerbahçe'de Volkan Şen dışında topu alıp gidecek, rakibi eksiltecek, pozisyon yaratabilecek oyuncu çok az. Bunların başında Nani geliyordu ama o da dün akşam yoklarıoynadı. İlk devrenin sonlarına doğru Fenerbahçe tıpkı Konyaspor'un bulduğu tipte bir gol buldu. Uzun ortada Volkan'ın topu ofsayta düşmeden alması, yumuşatması, sıfıra inişi ve arka direkteFernandao'ya al da at tipinde bir pas yollayışı mükemmeldi. Ama bu golde Konya kalecisi Serkan çok hatalıydı. Sıfırdan kesilen toplarda kaleci asla çizgiden ayrılmaz, ön direği bırakmaz. Ama Serkananlamsız bir şekilde ileri doğru hamle yaptı, top da kendisi ile direk arasından geçip Fernandao ile buluşuverdi. İkinci yarı yine tedbirin, mücadelenin çok üst düzeyde olduğu bir maç izledik. Ta ki son 5 dakikaya kadar... Rangelov'un büyük emeğinin geçtiği bu kontratak golü de adeta maçın sonunu getirdi. Cüneyt Çakır'ı bazen anlayamıyorum. Atılan ilk gol de Konyasporlu topu sağ koluyla önüne indirip kanada yolladı. Kanatta da Ömer Ali ofsayttaydı. Yani Konyaspor ilk golü hem hakem hem yardımcı hakemin hatalarından bulmuş oldu. Yine ilk yarı Konyaspor'a vermesi gereken 1-2 sarı kart var. GÜRCAN BİLGİÇ: Sen yaptın! Fenerbahçe için yazacak-söyleyecek yeni bir şeyimiz yok. Vitor Pereira için de öyle. Her maçın final olduğu bir dönemde, 'Beşiktaş'ta puan kaybedecek' edasıyla oynadılar. Kaybı göze almış, kazanmayı 'bir şeylere' bırakmış gibiydiler. Oyuncularına duygusaldiyen Portekizli genç hoca, yine rakip takım oyuncusuyla didişti.Kulübeler birbirine giriyordu az kalsın. Sakin kaldılar, sakin oldular, normal bir maç yaptıklarını anladılar. İkinci yarı çok basit ama detay gibi görünen ve dünya çapında bir hakemin yapmaması gereken bin hata var. Mehmet Topal sakatlık için dışarı çıkmış, top Mehmet'in 5-6 metre önündeki Konyalı'da ve hakem Çakır, Topal'a sahaya giriş izni veriyor. Topal da arkadan gelip topu alıveriyor. Cüneyt'in bu hataları yapmasının tek sebebi ciddi konsantrasyon eksikliği. Diego'yu oynatarak ofansif, Hasan Ali ile de defansif olduğunu zannediyor birisi. Maç boyunca Konya ceza alanına topla girmeye çalıştılar, olmadı. Ortalarla denediler, elbette olmadı. 'Nasıl kaçar?'diyeceğimiz bir hareket, pozisyon göremeden dakikalar devriliyor, kazanılan değil, rakibin kaybedeceği puanlar üstüne şampiyonluk hesapları yapılıyordu. Fenerbahçe nasıl ellere düşmüş, nasıl yönetiliyor, bu anlayışı nasıl kabul ediyor anlamak mümkün değil. Böyle durumlarda oyunculara yönelir şimşekler. Hepsi, taktik konsantrasyon içinde sınırlarını zorluyor aslında. Kapasitesi olup da, eksik kalan belki Nani diyebiliriz. Pereira'dan da torpili alıp, sahada kaldı 90 dakika. Alper için Volkan Şen'i işaret eden tabela kalktığında, o bile kendi kendine 'haksızlık' diye düşünmüştür muhtemelen. Konya golünün hikayesi bol. Elle düzeltilen top, ofsaytpozisyonunda pas haline geldi. Cüneyt Çakır da, Bahattin Duran da birlikte yol verdiler atağa. Bu ikili, ilk yarıdaki Kasımpaşa maçında da, Beşiktaş'ın üçüncü golü öncesi, tacı yanlış vermiş, Atiba'nın elle oynamasına 'devam' demişti. Uyumları mükemmel yani! Aykut Kocaman'ı beğenmeyip, Pereira'yı takımın başına getiren'akıl', şimdi trollerini harekete geçirir. 'Onlar mı yaptı, ben yaptım' derken, baksın Konyaspor'un gelişimine-istikrarına... Evet, 'Sen yaptın'; bu takımı bu hale sen getirdin. Kalan maçların sözü bitmedi elbette. İki takımın da puan kaybedeceği haftaları yine yaşayacağız.Fenerbahçe için rahmetli Çetin Altan'ın deyimiyle 'enseyi karatmayın' demek isterdik ama 'şampiyon' gibi oynamıyorlar.Şampiyon takımın aklına sahip teknik adamları da yok, büyüklüğübilebilecek başkanları da.