Günaydın'ın köşe yazarlarından Mevlüt Tezel'le, haftanın magazin gündemini oluşturan konuları konuştuk. İşte Tezel'in yorumuyla haftaya damgasını vuran olaylar... RÖPORTAJ: FULYA UGAN / SABAH İNTERNET Kurtlar Vadisi'nin efsane karakteri Çakır'ın oğlu diziye geri döndü. Uzun yıllardır ekran serüvenini devam ettiren vadide yeni bir dönem mi başlıyor? Yeni dönem başlar mı başlamaz mı bilmem ama Çakır’ın oğlu Pusat kaç yaşında çok merak ediyorum... Yanlış hatırlamıyorsam Çakır’ın oğlunu en son altı yıl önce ekranda görmüştük. Pusat 6-7 yaşlarında bir çocuktu. Şimdi ekrana gelen görüntülerde ise 20 yaşında falan. Normalde Pusat 13 yaşında olmalı. Aradaki yedi yaş farkı nasıl izah edeceğiz şimdi? Laz Ziya ölünce Polat, Pusat’ı yurtdışında nereye yolladı acaba? Pusat’ın çocukluğunu geçirdiği yerde zaman daha mı hızlı akıyordu? Ya da Pusat paralel bir evrende miydi? Eğer bu yaş sorunu sineye çekersek Pusat ile birlikte ortalığın şenleneceği kesin. ‘Kurtlar Vadisi’, ‘Fatmagül’ün Suçu Ne?’den birinciliği temelli almakta kararlı, atak oynuyorlar. ‘Ezel’ gibi ikinciliği kabullenmiyorlar! Gülben Ergen ile 'kar çizmeleri' nedeniyle yeni bir polemik yaşayan Seren Serengil, şimdi de eski eşi Musa Aytun ile boşandığı dönemde twitter'dan kendisi ve bebeği ile yorumlar yapan Başak Sayan'a dava açacağını söyledi. Serengil'in bu kavgacı tutumu daha ne kadar sürecek? Serengil böyle davranarak ne yapmaya çalışıyor? Seren Serengil ne yapmak istiyor? Vallahi bu sorunun yanıtını Seren dahil kimse veremez. Seren Hanım, Musa Bey ile olan evliliği ve çocuk polemiğiyle bayağı bir sinir katsayımızı zorlamıştı. Şimdi de yeni bir izdivaç programına başlıyor. Gülben Ergen ve Başak Sayan ile polemiğe girme çabası bu programın PR’ı için de olabilir. Ünlüler arasında olup bitenleri twitter'dan öğrenir olduk. Kavgalar bile artık twitter'da patlak veriyor. Bu durumda twitter yeni haber kaynağımız oldu diyebilir miyiz? Çoktan oldu... Dünya magazin basınında twitter’sız haber yok gibi. Bu trend yavaş yavaş bizde de başladı. Twitter magazin haberciliğini kolaylaştırdı. Ayrıca twitter çıkışlı haberler daha güvenilir. Çünkü haberin kaynağı ünlüler. Dünyada twitter sayfasında paralar kazan ünlüler de var. Örneğin Kim Kardashian’ın twitter sayfasını 5 milyon kişi takip ediyor ve seksi yıldız bu işten reklam geliri elde ediyor. Bizim ünlüler de bu işten para kazanabilir tabii twitter’ı aktif kullanıp yeterince özgün ve yaratıcı oldukları sürece. Son olarak bebeğini kaybetmesiyle gündeme gelen Hande Ataizi izdivaç programı yapmaya hazırlanıyor. Bu alanda var olan programlar düşünülünce Ataizi bu projesinde başarılı olur mu? Ekranda oynayacak dizi bulamayan ünlüler için en kolay yol izdivaç ya da kadın programı sunmak. Baksanıza Gülben Ergen de kadın programı sunacakmış. Seren Serengil de izdivaç programı sunacak. Gün gelecek her kadın 15 dakikalığına da olsa izdivaç programı sunacak. Asıl önemli gelişme ne biliyor musunuz? Türkiye’de şov dünyasının kabuk değiştirmesi. Artık kimse Hülya Avşar’a Gülben Ergen’e ya da Hande Ataizi’ne dizi teklif etmiyor. Teklif edilenler de hep iddiasız projeler. Neden? Çünkü bu üç ismin de devri kapanıyor. Yıllar önce ‘Hiç Bana Sordun Mu?’ dizisinde rol alan Kenan Doğulu, film şirketi kurmaya hazırlanıyor. Los Angeles'ta oyunculuk dersleri alan ve oyunculuğa sıcak baktığını söyleyen Doğulu'dan yeniden oyuncu olur mu? Mustafa Sandal’dan, Özcan Deniz’den, Mahsun Kırmızıgül’den oluyor da Kenan Doğulu’dan neden olmasın... Kenan Doğulu doğru yolu geç de olsa fark etti. Albümden para kazanma devri kapandı. Artık asıl para sinema ve dizelerde… ‘Yok Böyle Dans' yarışmasında partneriyle yaptığı seksi danslarla gündeme gelen Burcu Esmersoy, programdaki sözleriyle de sık sık haber konusu oluyor. Son olarak 'Partnerim Jake beni çok heyecanlandırıyor' sözü yanlış yorumlanan Esmersoy, yine çok konuşuldu. Esmersoy'un sözleri neden sürekli başka yerlere çekiliyor? Burcu Esmersoy’un sözleri de bir yerlere çekilmeyecek gibi değil yani... Burcu Esmersoy bence çok doğal ve dobra bir kadın. Ne yaşıyor ve hissediyorsa direk söylüyor. Doğru olan da bu. Samimi olduğunuz sürece değer görürsünüz. Bu hafta da yine en çok Muhteşem Yüzyıl tartışıldı. Dizinin yayından kaldırılmasını isteyen vatandaşlar eylem yaptı. RTÜK mesaj bombardımanına tutuldu. Bir belgesel olmadığı ve dizi mantığıyla değerlendirilmesi gerektiğini söyleyenler de oldu. Siz ne düşünüyorsunuz? ‘Muhteşem Yüzyıl’ polemiğiyle ilgili ben de köşemde iki yazı yayınladım. Bir daha tekrar etmenin alemi yok, merak edenler Sabah’ın yazar arşivi bölümünden bakabilir. Zaten artık bu diziyi tartışmaya da bir son vermeliyiz. İçimiz dışımız ‘Muhteşem Yüzyıl’, Harem, Kanuni Sultan Süleyman oldu… Haber kanalları gece gündüz haremi tartışıyor. Ne bitmez polemikmiş yahu. ‘Muhteşem Yüzyıl’ın memleket meselesine dönüşmesinin tek bir yararı oldu o da Osmanlı tarihinin yeniden ilgi odağı olması. Geçmişimizle barışıyoruz, artık insanlara resmi tarih yetmiyor. Üçüncü evliliğini lise aşkı Erdem Yılmaztürk'le yapmak isteyen Zeynep Tokuş, sevgilisinin ailesi tarafından veto edildi. Daha önceki evliliklerinden birer çocuğu olan Tokuş, istenmeyen gelin ilan edildi. Tokuş, sevgilisinin ailesinin kendisini kabul etmesi için imajını nasıl düzeltebilir? Zeynep Tokuş’un sevgilisinin ailesine kendisini kabul ettirmek için imajını düzeltmek gibi bir derdi olduğunu ya da olacağını sanmıyorum. Ayrıca Tokuş’un imajında yanlış olan ne anlamış değilim. Eğer ortada gerçek bir aşk varsa ailelere laf düşmez. Ali Taran ile Hülya Avşar hakkında çıkan dedikodu çok şaşırttı. Taran'ın Avşar'a aşk mesajları attığı ve eşine yakalandığı iddia edildi. Hatta Taran'ın evini terk ettiği bile söylendi. Bu iddia ile ilgili kulağınıza çalınan bir şey oldu mu? Vallahi olmadı... Magazin haberciliği biraz da iddialar üzerine kuruludur. Bu iddiaların çoğu doğru çıkmaz ama eğer Hülya Avşar ile Ali Taran arasında bahsedildiği gibi bir aşk varsa bu yılın ilk magazin bombası olur.