Uganda'da yaşayan 'her şeyin en çirkini' lakaplı Godfrey Baguma adlı adam sekizinci kez baba oldu. 47 yaşındaki adamın, eşine ender rastlanan bir rahatsızlık yüzünden bu 'sıra dışı' görünümü kazandığı sanılıyor. İki yıl önce 2'nci evliliğini yapan Baguma, ilk eşini kendisini aldattığı için terk ettiğini kaydederek, 'Benimle sadece param için birlikteydi' dedi. 2008 yılından beri birlikte olduğu 30 yaşındaki ikinci eşinin ise, ilişkinin 6'ncı ayında kendisinden ayrıldığını, ancak daha sonra geri döndüğünü kaydetti. Uganda'da yaşayan 'her şeyin en çirkini' lakaplı Godfrey Baguma adlı adam sekizinci kez baba oldu. Uganda'da yaşayan 'her şeyin en çirkini' lakaplı Godfrey Baguma adlı adam sekizinci kez baba oldu. Uganda'da yaşayan 'her şeyin en çirkini' lakaplı Godfrey Baguma adlı adam sekizinci kez baba oldu. Uganda'da yaşayan 'her şeyin en çirkini' lakaplı Godfrey Baguma adlı adam sekizinci kez baba oldu. Uganda'da yaşayan 'her şeyin en çirkini' lakaplı Godfrey Baguma adlı adam sekizinci kez baba oldu. 22 yaşında alnında burun çıktı! Artık böyle nefes alıp veriyor. Habere göre Çin'in güneydoğusundaki Fujian bölgesinde yaşayan Xiaolian, geçirdiği trafik kazasında burnuna ağır darbe aldı. Xiaolian'ın burnu iltihaplandı ve kıkırdağı zarar gördü. Doktorlar 22 yaşındaki gencin kök hücresinden yeni burun geliştirdi. Daha sonra doku, kaburga kemiğiyle desteklendi ve ortaya yeni bir burun çıktı. Cerrahlar burunun gelişimini tamamladığını ve yakında Xiaolian'ın alnından alınarak eski burnunun yerine yerleştirileceğini açıkladı. 'Herkes benimle dalga geçiyor' 4 yaşındaki çocuğun devasa ayağını görenler hayretler içinde kaldı. Doğduğunda sağ ayağı sol ayağına göre anormal derecede büyük olan 4 yaşındaki Verdant Joshi'yi görenlerin yüreği burkuldu... Batı Hindistan'ın Gujarat kentinde yaşayan Joshi'nin hayatı sağ ayağındaki 5,4 kilogramlık ağırlıkla zorluklar içinde geçti. Gittiği bazı doktorların herhangi bir hayati risk taşımadığını söylese de birçok doktor ayağının kesilmesi gerektiğini söyledi... Hindistan'da ve yurtdışına götürülüp birçok doktora tatarfından muayene edildi. Genel kanı ise beslenmeden kaynaklı hormonal bozukluk olabileceği belirtildi. Baba Dilip Joshi, evladının ayağı kesilmesin diye çalmadığı kapı kalmadı. Gittiği her doktorun ayağın kesilmesi gerektiğini söylemesine rağmen buna karşı çıktığını söyledi... Mahallede arkadaşları tarafından hızlı koşamıyor diye kendisiyle alay edildiğini söyleyen Verdant, herkes gibi yürümek istediğini dile getirdi. Arkadaşları oyun oynarken kendisini çağırmadıklarını belirten Verdant, 'Ben de okula gitmek istiyorum, ama öğretmenler babama çocuğun okula gelmesin demiş'. Birkaç kez kan, tükürük ve ter örnekleri alınıp incelenmesine rağmen herhangi bir teşhis konulmadığını belirten anne Jayshree, 4 yıl içinde yüzden fazla doktora gittiklerini söyledi... Aile bir an önce bir tedavi bulmaları gerektiğini, aksi halde Vedant'ın gittikçe sağ ayağın büyüdüğünü üzülerek belirtti... Baba Dilip evladının sakat kalamsını asla istemediğini ve bir tedavi yöntemi bulana kadar arayışlarına devam edeceğini belirtti. Normal bir yüze sahip olmak için 3 gün yürüdü Kafası büyüklüğündeki tümörle yaşamak zorunda olan adam hayatını zor devam ettirdiğini söyledi. Madagaskar'da yaşayan 60 yaşındaki Sambany isimli adam sol yanağındaki devasa tümörle tedavi için soklarda dolaşıp yardım istedi. Sambany, Toamasina limanında bulunan gemide tedavi olmak için üç gün boyunca yalın ayak yürüdüğünü dile getirdi. Başından iki kat büyük olan tümörle dolaşan Sambany'e limanda bulunan Mercy Ships adlı uluslararası gemi hastanesi yardım etti. Bu hastane bir İngiliz şirketinin olup liman liman dolaşıp sağlık hizmetleri veriyor. Sambany'in yardım çağrısını geri çevirmeyen hastane yönetimi hazırlıklara başladı. Ameliyattan sonra yüzüne bakan Sambany, 'Çok mutluyum! Beni çok mutlu ettiniz. Ameliayata girmeden önce ölüm riskini bile göze aldım. Ama yine de bu tümörden kurtulmak istedim. Dört yıldır bu tümör belasıyla yaşamak zorunda kaldım. Artık çok mutluyum' dedi. Dört yıl sonra ilk kez tümör olmadan yüzüne bakan Sambany, yardımlarından dolayı doktorlara çok teşekkür etti. İngiliz Daily Telegraph gazetesinin haberine göre, şu anda 70'in üzerinde görünen 26 yaşındaki Vietnamlı Nguyen Thi Phuong, bir deniz ürününe gösterdiği alerjik reaksiyondan sonra 50 yaş yaşlandı. Fil Hastalığı (Elefantiyazis): Kabaca Genişleyen Uzuvlar Elefantiyaz olarakta bilinen Lenfatik filaryaz, en çok kabaca genişlemiş yada şişmiş ayaklar ve kollara sahip dramatik insan fotoğraflarından bilinir. Gerçekte fil hastalığı, tropikal bölgelerde görülen bir asalak hastalığıdır. Ancak, ona benzeyen başka belirtiler de aynı adla anılmaktadır.Bu hastalığa Wuchereria bancrofti, Brugia malayi ve B. Timori gibi tümü sivrisinekler tarafından taşınan parazitik kurtlar neden olur. Lenfatik filaryaz dünya çapında halen 120 milyon insanı etkiliyor ve bunların 40 milyonu bu hastalığın ciddi boyutundadır. Enfeksiyonlu dişi bir sivrisinek bir insanı ısırdığında, mikrofilarya denen kurt larvalarını kana enjekte edebilir. Mikrofilarya tekrar tekrar ürer ve uzun yıllar boyu yaşayabileceği kan dolaşım yoluna yayılır. Sık görülen hastalık belirtileri enfeksiyon sonrası yıllara kadar gözükmez. Parazitler kan damarlarına yerleştiği gibi sirkülasyonu kısıtlayabilir ve çevresindeki dokularda kanın birikmesine neden olabilir. Enfeksiyonun en genel görülen belirtileri aşırı derecede büyümüş kollar, bacaklar, genitalya ve göğüslerdir. Rahatsızlık verici olmakla birlikte, tropikal fil hastalığı, yaşamı tehdit edici bir hastalık değildir. Şişliğin inmesi için de, bacak yükseğe kaldırılır ve lenf sıvısının tıkanıklığı aşması için varis çorapları kullanılır. Sıcak ülkelerde fil hastalığının kökünü kazımanın en etkili yöntemi, larvaları taşıyan sivrisineklerin yayılmasını ve üremesini önlemektir. Tehlikeli bölgelere yapılan gezilerde sivrisineklere karşı cibinlik altında uyumak ve böcek ilacı kullanmak gibi önlemler alınmalıdır. Progeria: 80 yaşındaki çocuk sendromu Progeria'ya bir çocuğun genetik şifresindeki ufacık, basit bir kusur neden olabilir ama yıkıcı ve hayatını değiştiren sonuçlara yol açar. Ortalama olarak, bu hastalıkla doğan bir çocuk 13 yaşında ölmüş olacaktır. Vücutları normal yaşlanma sürecine göre daha hızlı yaşlandığı görüldüğü gibi genelde erken saç dökülmesi, kalp hastalığı, incelen kemikler ve artritisi içeren fiziksel belirtiler geliştirirler. Progeria nadir görülen bir hastalıktır. Dünyada sadece bu hastalığa sahip yaşayan 48 insan bulunmaktadır. Bunun yanında, 5 çocuğu bu hastalığa sahip bir aile vardır. Kurtadam Sendromu: Kurt İnsanlar 2 yaşındaki Abys DeJesus'ın yüzünde koyu kıllar çıktığında, doktor durumunun Kurtadam Sendromu olarak bilinen şey olduğunu söylemişti. Bu hastalığa kurtadam sendromu denir çünkü hasta olan kişiler keskin dişler ve pençeler dışında kurtadama benzerler. Meksika'da, büyük bir ailenin erkeklerinin yüzleri ve vücutlarının üst kısımları kıllarla kaplıdır. 2 kardeşe X-Files da yer almaları için teklif götürülmüş ama reddetmişlerdir. Pika adlı nadir görülen bir hastalığa yakalanan Kerry Trebilcock, bugüne kadar 4 bin sünger ve 100 kadar sabun yedi.Yenilebilir olmayan maddeleri yeme isteği uyandıran Pika hastalığından muzdarip Trebilcock, süngerleri çeşitli soslar ve baharatla veya içeceklerine banarak yemeyi tercih ediyor. Yediği sabunların ise organik ve meyve aromalı olmasına dikkat ediyor. Bir diş polikliniğinde hemşire olarak çalışan Trebilcock, olağandışı yeme alışkanlığı nedeniyle, ishal veya kabızlık gibi rahatsızlıklar yaşıyor, bazen karnına kramplar girdiğini söylüyor. 21 yaşındaki hemşire, 2008'de Fas'a yaptığı bir gezide kancalı kurt kaptığını, hastalığının ardından da sünger ve sabun yemeye başladığını söylüyor. 'Bir gün hastalığı yeneceğim ve banyo yaparken ya da bulaşık yıkarken açlık çekmeyeceğim' diyen Trebilcock, hastalığın ilk ortaya çıktığı günü şöyle anlatıyor: 'Bir tabak lazanya ve büyük bir porsiyon dondurma yediğim bir akşam, kendimi hala aç hissediyordum. Kendimi oyalamak için bulaşıkları yıkamaya karar verdim. Paketinden çıkardığım yeni bir süngeri bir bardak suyla birlikte yemeye başladım. Tatsızdı ama yine de eğlenceliydi.' Süngerleri ve iri doğranmış sabunları bazen sosladığını, bazen de bisküvi yermiş gibi çayına veya sıcak çikolataya bandığını anlatan Trebilcock, forumlarda kendisi gibi pika hastalığına yakalananlarla iletişim kuruyor. Mavi Ten rahatsızlığı: Mavi insanlar Mavi insanlar olarak bilenen büyük bir aile 1960'lara kadar Kentucky'deki Troublesome deresi çevresindeki tepelerde yaşamışlardır. Onlar mavi fügetlerdi. Çoğu 80 yaşını geçmiş ve mavi ten dışında ciddi bir hastalık geçirmemiştir. Bu özellik nesilden nesile aktarılmıştır. Bu durumdaki insanlar mavi, erik moru, çivit mavisi yada hemen hemen mora yakın tene sahiptirler. Pika: Yemek Olmayan Maddeleri Yeme Dürtüsü Pika tanısı konulan insanların toprak, kağıt, yapıştırıcı ve kil gibi yenilemeyen maddeleri yemeye inanılmaz dürtüleri vardır. Bunun mineral eksikliğiyle ilişkili olduğuna inanılmasına rağmen, sağlık uzmanları gerçek bir neden ve çözüm bulamamışlardır Alice Harikalar Diyarında Sendromu: zaman, boşluk ve vücut imajı çarpıklaşır Alice harikalar diyarında sendromu (AIWS), ya da mikropsi, insanın görsel algısını etkileyen sinirsel bir şaşırtmacadır. Bu kişiler insanları, beden uzuvlarını, hayvanları ve hayvan olmayan nesneleri gerçekten oldukça küçük algılarlar. Genel olarak uzakta görülen bir nesne aynı zamanda yakında da algılanabilir. Mesela, köpek, bir fare ebatında görülebilir ya da normal bir araba ölçeğe çekilmiş gibi görülebilir. Bu durum bizi başka bir isme yönlendirir. Lilliput görüşü ya da Lilliput halüsinasyonları, Jonathan Swift'in Gulliver'in Maceraları'ndaki küçük insanlardan adını almıştır. Bu durum sadece algı terimlerindedir; gözün mekaniği etkilenmez, sadece gözden geçirilen bilgilerin beyindeki yorumu etkilenir. Blaschko Çizgileri: Tüm vücuttaki ilginç çizgiler Blaschko çizgileri oldukça nadir görülür ve ilk olarak 1901'de Alman dermatolojist Alfred Blaschko tarafından sunulan açıklanamaz bir insan anatomisi fenomenidir. Ne belirli bir hastalık ne de bir hastalağın tahmin edilebilen bir belirtisidir. Blaschko çizgileri insan DNA'sına inşa edilen görülebilen bir desendir. Birçok aktarılan ve elde edilen ten ya da mukoza hastalığı kendilerini, şeritlerinin görsel görünümünü yaratan desenlere göre izah ederler. Şeritlerin nedeninin mosayizimin sonucu olduğu düşünülür ki; sinirsel, kassal ve lenfatik sistemleri karşılamazlar. Onları daha belirli hale getiren şey hastadan, hastaya benzer yakınlıkta uyuşmalaradır, genellikle omurga etrafında V şeklinde göğüs, karın ve yan taraflar etrafında S şeklinde form alır. Yürüyen Ceset Sendromu: Ölü olduklarına inananlar Bu bir akli depresyon ve intihar eğilimleri sendromudur, öyleki bu durumda hasta herşeyini kaybetmiş olmaktan şikayet eder; tutkularını, vücudunun bir kısmını yada tamamını, genellikle öldüğünü ve yürüyen bir ceset olduğunu düşünür Şizofreni ve bipolar bozukluk gibi hastalıklarla bağlantılı olan sendroma yakalanan insanlar öldüklerini, etlerinin çürüdüğünü, bazen de yaşamsal organlarının ya da kanının olmadığını düşünüyor. Bazen hastanın teninde kurtların gezindiğini iddia etme derecesine kadar uzar. Bazı hastalar bunu kanıtlamak için intihar eder Oldukça az rastlanan sendrom 2008 yılında 53 yaşında Filipinli bir kadında görüldü. Ölü olduğunu söyleyen kadın ailesinden morga götürülmesini istemişti. 'Yürüyen ceset sendromu' hastalarına ilaç ve beyne elektrik şokuyla tedavi uygulanıyor. Sıçrayan Fransız Rahatsızlığı: garip refleksler Ana özelliği hastaların beklenmeyen bir gürültü yada görüntüyle fazlaca irkilmeleridir. Arkanızdan biri gizlice yaklaştığındaki tikleme gibi değildir. Bu düzensizliğe sahip hastalar kollarını şiddetle sallarlar, bağırıp aynı kelimeri tekrar ederler. İlk olarak Fransız-Kanada kökenli Maine oduncularında belirlenmiştir, garip refleksler dünyanın diğer kısımlarında da belirtilmiştir.