Soğuk Savaş süresince Sovyetler Birliği, çoğunlukla askeri amaçlarla 40'tan fazla saklı yerleşim oluşturdu. Her birine bir kod adı verildi (bir numara ve yerel bir şehir ismi) ve Sovyet silahlı güçlerinin teknik altyapısını şekillendirdi. Skrunda-1, 100 akrelik (ingiliz dönümü) bir alan üzerine kuruludur ve depo ağları, okullar, fabrikalar ve soğuk savaş radarlarına ev sahipliği yapmaktadır. Terkedilmiş bir fabrika ve kazan dairesi- buradaki ve diğer teknik tesislerdeki tuğla örgüsü ve boru tesisatının büyük kısmı yol girişleri kapanmadan önce sökülüp çıkarılmış. Sovyet sonrası hayalet şehirlerin çoğunun paradoksu; yeniden inşası oldukça masraflıyken imha edilmesinin de bir o kadar pahalı olmasıdır. Sonuç olarak, bir zamanların gelişen askeri, bilimsel ve sivil Skrunda-1 toplumu yok sayılmaktan komple tecrit edilmeye doğru sürüklendi. 5,000'den fazla insana ev sahipliği yaptığı parlak döneminde Skrunda-1 Sovyetler Birliği'nin savunma stratejisinde can alıcı bir rol oynamıştı. İki 'tavuk kümesinin' etrafına inşa edilen erken uyarı radar sistemiyle, şehir soğuk savaş süresince gökleri nükleer savaş başlıklarına karşı taradı. Şimdi ise caddelere, depolara ve barakalara ürpertici sessizlik hakim. Sık huş ormanlarınca gizlenmiş 100 akrelik (çev. ingiliz dönümü) bölge; içinde 10 apartman, bir süpermarket, jimnastik salonu, çocuk yuvası ve hatta bir gece kulübünün bulunduğu labirent binalara, fabrikalara ve yeraltı depo ağına sahip. Şehrin son sakini 1999'da taşındı ancak şehrin insan eli değmiş geçmişinin canlı izleri halen orada; bir köşeye atılan fotoğraflar, mobilyalar, gazeteler, ilaç şişeleri, oyuncaklar, sovyet dönemi çalışma kitapları ve ortalıktaki kıyafetler. Sovyetler Birliği'nin 1991'deki çöküşünü takiben Sovyet cumhuriyetlerinin parçalanması Skrunda-1 gibi şehirlerin dağılışına yansıdı. Büyük askerî tesisler yavaş yavaş kaynak yaratma sıkıntısı yaşadı ve sonra sakinleri tarafından terkedildi. Bir zamanlar saygın bir bilimsel topluma ev sahipliği yapan şehirden yalnızca bir iskelet kaldı geriye. Çin'de yaklaşık 1 milyon kişi için yapılan şehirde şu anda yaklaşık 28 bin kişi yaşıyor. Şehirin bomboş sokakları modern bir hayalet kasabayı andırıyor. Şehir, 1 milyon kişiye ev sahipliği yapması için inşa edilmişti, ancak bitmek bilmeyen projeler ve yüksek emlak fiyatları nedeniyle şehir boş kaldı. Sonucunda ise Kuzey Çin'de hammadde zengini olan bu kent her türlü lüks ve konfora sahip olmasına rağmen insandan yoksun olarak kaldı. Ortaya çıkan fotoğraflar, 64 milyon boş konutu ortaya koymuşken, Çinli yetkililer o zamandan beri yığınla bina inşa etmiş durumda. Çin, gelecek 20 yılda her yıl 20 şehir inşa etmeşi planladığını duyururken, Forensic Asia Limited'den uzman Gillem Tulloch, yeni kurulan bölgelerden birini 'gökdelen ormanı' diye niteliyor. Şehir planlanan nüfusun ancak yüzde 2'sine ulaşabilmiş. Kente yerleşenler şimdiden Ordos'tan çıkmanın yollarını arıyor. Hırslı müteahhitlerin sözleriyle heyecana kapılan kent yöneticileri Ordos'u Dubai'ye benzetebileceklerini, çorak Moğol bozkırını canlı bir metrolope çevirebileceklerini ummuştu. Kentin Kangbashi Bölgesi denen bu kesimdeki geniş bulvarlarda trafik sorunu yok. Ofis binaları boş duruyor. Yayalarla karşılaşmak şansa kalmış. Lüks villa siteleriniyse otlar bürümeye başlıyor. 25 yıldır su altında kalan bir şehir Epecuen... Buenos Aires'in güney kasabasında yer alan şehir 1985'in Kasım ayında taşan lagün sonucu sular altında kalmış... Suların çekilmesiyle ortaya çıkan şehir, şu anki görünütüsü ile şaşkınlık yaratıyor. 1500 kişi civarında insanın yaşadığı kasaba halkı, değerli eşyalarını yanlarına alarak tam zamanında kasabadan kaçarak, kendilerini kurtarmışlar... Sel suları çekimiş olsa da kasaba yeniden inşa edilmemiş. Yalnızca burada yaşayan 81 yaşındaki Pablo Novak. Zamanını bisikletiyle bu kalan yıkıntılar arasında dolaşarak geçirdiğini söylüyor... Her yıl 20 bin kadar turist çeken lagün bir zamanların önemli turistik mekanlarından biriydi. Misafirhaneler, oteller ve restoranlar dahil olmak üzere kasabada 280'e yakın iş yeri bulunuyordu... Sonsuz bahar anlamına gelen Epecuen, tedavi edici suyu ile biliniyor. Depresyon, cilt hastalıkları ve diyabete iyi geldiği söyleniyor. Son zamanlarda bu kalan yıkıntılar arasında işe yarayacak şeyler arayanlar, bu kasabayı ziyaret etmeye başlamış.