Lider analizinin en önemli parçalarından biri "güç ihtiyacı" ve "başarı isteme düzeyi" analizidir. Karizmatik bir lider olan Putin'in, güç isteminin ve başarıya ihtiyacının oldukça yüksek olduğu söylenebilir. Putin'in söyleminde güçlü olmak veya zayıf olmak vurguludur ve bu ikisi arasında keskin ayrım yapma eğilimi vardır. Lider analizinin diğer bir önemli parçası ise kişiyi liderlik yapmaya götüren ana motivasyonun ne olduğudur. Bazı liderlerde ana motivasyon; kişisel bir kariyer başarısı, tanınmış olma, sosyal olarak kendini var etme, liderlikten kişisel doyum alma düzeyinde iken, bazı liderlerde ise daha ideolojik veya aşkın idealler vardır. Çoğunlukla bu iki boyut birlikte seyreder.
Putin'in liderlik ile ilgili ana motivasyonu, "Rusya'yı yeniden dirilten, eski günlerine döndüren adam olmak" şeklindedir. Bu anlamda Putin, kendi kişisel kaderini Rusya'nın kaderiyle bağlı görme eğilimindedir. Sovyet imparatorluğunun düşüşüne bizzat şahit olmuş ve bunun psikolojik travmasını yaşamış bir nesilden gelen Putin, Rusya'yı yeniden inşa ve restore etme arzusu duyan bir ruh hali içindedir. Bir yandan da, belinden üstü çıplak bir şekilde elindeki silahlarla poz veren Putin, liderlikle kişisel psikolojik ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Lider analizlerinin diğer bir bileşeni de "liderlik tarzı" üzerinden yapılan analizlerdir. Liderin çevresindeki diğer siyasal elitler, bürokrasi ve danışmanlar ile kurduğu ilişki tarzı ve karar alma biçimi bu başlık altında incelenir. Putin'in çevresine yönelik oldukça dominant bir tarzı vardır. Grup kararından çok bireysel karar verme eğiliminde olduğu söylenebilir.Lider analizi yapmanın en önemli gerekçesi, liderlerin davranışlarını önceden kestirebilmektir. Bu sebeple esas soru şudur: Şu anki Rus dış politikası ile Putin'in liderlik ve kişilik özelliklerini birlikte düşündüğümüzde, Putin bu krize nasıl tepkiler vermeye devam edecektir. Önümüzdeki yazımda şu ana kadar yaptığım analizi bir adım öteye götürüp, bu soruya cevap arayacağım.
Medaim Yanık/Star