Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ELVAN DEMİRKAN

Değişme zamanı

Hepimizin kendimizle ya da hayatımızla ilgili değiştirmeye ihtiyacımız olan şeyler var.
Bir yandan memnun olmadığınız koşulları değiştirmek, kendinizi daha iyi hissetmek istiyorsunuz, diğer yandan alıştığınız gibi yaşamak rahatınıza geliyor.
Ancak koşullar değil, kararlar değiştiriyor hayatımızı...
Belki yüzleşmeniz gereken bazı kararları ertelemek size çözüm gibi geliyor.
Doğru gitmeyen şeyleri başkasının düzeltmesini ya da kendiniz ödün vermeden koşulların kendiliğinden değişmesini bekliyorsunuz.
Bulunabileceğiniz en aciz pozisyon bu... Kaçındığınız sonuç kaçınılmaz olacaktır.
Sürekli birileri ve bir şeylerle mücadele halindeyseniz, sürekli akıntıya kürek çekerek yaşadığınızı düşünüyorsanız, sizin de bildiğiniz gibi hayatınızda huzur yoktur.
Gergin, tahammülsüz ve tepkisel yaşamak kimliğiniz haline geldiyse, o halde neyi değiştirmenin zamanı geldi?
Bu değişim başkasında yaratmak istediğiniz bir değişim değil; sizle ilgili olmalı...
Mesela suçluluk hissi... Diyelim çalışan bir kadın olarak eve yeteri kadar vakit ayıramamanın verdiği suçluluk, aynı zamanda aile hayatı yüzünden profesyonel yaşantınızda tüm potansiyelinizi keşfedemediğinizi düşünebilirsiniz. Bu gelgitler modunuzu kontrol ediyordur.
Ya da belki çok reaktifsiniz. Sizinle aynı fikirde olmayanlara, birlikte çalıştığınız kişilere memnun olmadığınız durumlarda ağır tepkiler veriyorsunuz. Ve bunun olumsuz sonuçlarını hem kendinizde, hem de çalıştığınız ortamda yaşıyorsunuz. Hisler bulaşıcıdır öyle değil mi?

YÜKÜNÜZ AĞIR GELİYOR MU?
Her iki durumda da fark etmeniz gereken bir şey var.
Ortada sürekli kendini tekrarlayan, katı bir düşünce ve davranış biçimi var mı?
Varsa, bunu fark edip yolunu kesmek gerekiyor. Mesela; kendinizi kocaman bir soru işareti gibi görüp nasıl düşündüğünüz, nasıl algıladığınız, nasıl reaksiyon gösterdiğiniz, kısaca nasıl yaşadığınız hakkında şu sorular üstünde biraz düşünün...
Enerjiniz ne tip insanları çekiyor?
Sizi rahatsız eden durumlarda kendi tavrınızın rolünü görebiliyor musunuz?
Vaktinizi nasıl geçirdiğiniz hakkında ne hissediyorsunuz?
Yükünüz ağır geliyorsa, bazı önceliklerinizi bırakmaya razı mısınız? Hangileri?
Ruh sağlığınıza ne kadar dikkat ediyorsunuz?
Doğru beslenmeye ve uykunuza ne kadar önem veriyorsunuz?
Sorduğum bu sorulara bulduğunuz her cevap (ki bu cevapları bugün bulmak durumunda değilsiniz ama bir referans olur size...), kendinizi daha iyi anlama ve hayatınızın dengesini bozan bazı şeyleri değiştirebilmeniz yolunda sizi bir adım öteye götürebilir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA