''HİZBULKONTRAYI BEN KURDUM".
İkinci ''Ergenekon'' davasının tutuksuz sanıklarından emekli albay Arif Doğan, ''Hizbulkontra'yı ben kurdum. Şimdiki Hizbullah değil, Hüseyin Velioğlu'nun ilk kurduğu teşkilatı ben kurdurttum'' dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesindeki salonda görülen duruşmada, mahkeme heyetine, millete olan borcunu ödemesi için aracılık ettiğini belirterek, teşekkür etti.
Kendisine bırakılması halinde çok üzücü şeyler hatırladığını anlatan Doğan, ''Siz sorun ben cevap vereyim'' dedi.
Mahkeme Başkanı Köksal Şengün'ün ''Savunmanız bitti mi?'' demesi üzerine Doğan ''Evet'' diye yanıt verdi.
Başkan Şengün de bunun üzerine Doğan'ın emniyetteki ifadesini okudu.
Kendisine ait olduğu ileri sürülen deponun, 20 yıllık olduğunu anlatan Doğan, JİTEM'den ayrıldıktan sonra bu eşyaların orada kaldığını ancak içeriğini kimsenin bilmediğini söyledi.
Zabıtlar olmasaydı kendisinin de o depoda nelerin olduğunu bilmeyeceğini dile getiren Doğan, söz konusu depoda kendisi, kızı ve eşinin eşyalarının da bulunduğunu anlattı. Şengün'ün, depoda bazı gizli ibareli belgeler bulunduğunu söylemesi üzerine Doğan, ele geçen belgelerin ''kozmik belge'' olmadığını belirterek, askeri konuları içeren bir belgenin bir askerde olmasının normal olduğunu söyledi.
Doğu ve Güneydoğuda aşiretlerle ilgili bilgilerin yer aldığı bir belgenin ele geçirildiği hatırlatılan Doğan, o belgenin Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan bir belge olduğunu dile getirerek, ''Bunun bu bölge için hazırlanmasını tehlikeli buldum. Emniyet, bununla mücadelede büyük bir zayıflatmaya sebep olmuştur. Bu ihanettir. Hiç bir aşirete potansiyel devlet yanlısı ya da örgüt yanlısı diyemezsiniz. Dediğinizde bir potansiyel yaratırsınız'' dedi.
Doğuda teröre karşı cansiparane savaşan polis ve askerlerin yanı sıra oradaki Kürtlerin de mücadelesinin bulunduğunu anlatan Doğan, bölgedeki aşiretleri kendisinden iyi bilen kimse olmadığı aktardı.