Fransa'nın başkenti Paris'te öldürülen üç kadından Sakine Cansız'ın cenazesi Tunceli'de toprağa verildi.
Cansız'ın cenazesi, Hacı Bektaşi Veli Kültürünü Yayma ve Yardımlaşma Derneği Tunceli Cemevi'nden alınıp, Yeni Mahalle'de ailesine ait eve getirildi. Burada, helallik alındıktan sonra kadınlar tarafından omuzlanan cenaze, yeniden cemevine getirilerek katafalka konuldu.
Burada bir konuşma yapan BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken bu saldırılara verilecek en güzel cevabın, Kürk halkının haklarını korumak ve Kürk halkı ile Türk halkının kardeşliğini sağlamak olduğunu söyledi.
Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk da, cinayetin, gerçekleştiği süreç itibariyle de son derece önemli olduğunu ifade ederek, ''Sömürgeciler, ırkçılar, faşist zihniyet sahipleri bu çerçevede İmralı'da gerçekleşen demokratik çözüm çerçevesinde yapılan görüşmelere de müdahale etmişlerdir'' dedi. Bunun, barış istemeyenlerin bir operasyonu olduğunu savunan Tuğluk, ''Barışa darbe vurmak istemişlerdir, barışı dinamitlemek isteyenlerin bir katliamıdır bu'' ifadesini kullandı.
İstanbul Bağımsız Milletvekili Levent Tüzel de bu son saldırının özgürlük, barış ve kardeşliği kazanmanın hiç de kolay olmayacağını gösterdiğini bildirdi. Konuşmaların ardından güvercinler uçuruldu. Türkçe dualar eşliğinde cenaze namazı kılındıktan sonra helallik alındı, tabutun üstüne açılan örtüye para bırakıldı.
Daha sonra kadınlar tarafından omuzlanan cenaze, Asri Mezarlık'ta toprağa verildi. Törene, Sakine Cansız'ın babası İsmail ve annesi Zeynep Cansız'ın yanı sıra, BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, BDP Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna ile vatandaşlar katıldı.
FİDAN DOĞAN
Fransa'nın başkenti Paris'te öldürülen Fidan Doğan'ın cenazesi, Kahramanmaraş'ın Nurhak ilçesinde toprağa verildi.
Fidan Doğan'ın cenazesi Adıyaman'dan kara yolu ile Kahramanmaraş'ın Nurhak ilçesine bağlı Barış beldesindeki cemevine getirildi.
BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, burada yaptığı konuşmada, bu topraklara barış ve özgürlüğü getireceklerini söyledi. Bundan sonra barış ve çözüm için daha çok mücadele etmeleri gerektiğini ifade eden Kışanak, ''Elimizi ve yüreğimizi yan yana koymalıyız. Çünkü bu 3 kadını katledenler aynı zamanda kadınları da katletmek istediler. Çünkü bizim dinimizde kadın yaşamdır. Yaşamı temsil ederler. Yaşamı katletmek istediler'' diye konuştu.
BARIŞ SÜRECİNİ BALTALAMAK İSTEDİLER
''Bu topraklarda barışa olan özlemi susturmak istediler'' diyen Kışanak, şunları kaydetti:
''Bu kadınlar katledilerek başlatılan süreci de baltalamak istediler. Onun için bu görüşmelerin barışa doğru yol alması için çalışacağız. Hep beraber bu başlatılan süreçten çözüm ve barış çıkması için acımızı yüreğimize gömerek mücadele edeceğiz. Dün yüz binler, vakur duruşlar, bu onurla duruşlar 'biz barışa hazırız' dediler. Siz peki barışa hazır mısınız? Bu soruları Ankara'ya soruyoruz. Bu soruyu 'samimiyet sınavındasınız' diyenlere soruyoruz. Kürt halkının örgütlü gücü barışın teminatıdır. Biz tünelin ucunda ışık görürsek o yolu halkımızla birlikte yürürüz.''
Fidan Doğan'ın babası Hasan Doğan ise kızının sadece barış ve demokrasi istediğini vurgulayarak, ''Fidan Doğan'ı katledenler, Fidan Doğan'a kurşun sıkanlar ey Fransa diyorum, sosyalistler diyorum, hep aynı şeyi söylüyorum. Demokrasi bu muydu, insan hakları bu muydu? Paris'in göbeğinde 3 fidanın yüzünü parçalamak mıydı? Bir insan bir kurşunla ölür, 4 kurşunla ölmez, kadınların gözleri oyulmaz'' dedi.
Cenazede, Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir de Kürtçe konuşma yaptı. Doğan'ın cenazesi daha sonra Barış beldesi Hançıplak Mahallesi'ndeki mezarlıkta toprağa verildi. Cenazeye, BDP milletvekilleri Hasip Kaplan, Nursel Aydoğan, İbrahim Binici de katıldı.
LEYLA SÖYLEMEZ
Fransa'nın başkenti Paris'te öldürülen Leyla Söylemez'in cenazesi Mersin'de toprağa verildi. Söylemez'in cenazesi, Diyarbakır'daki törenin ardından Kayapınar Belediyesine ait cenaze aracıyla önce Adana'nın Ceyhan ilçesine, buradan da Mersin'e getirildi. Cenaze, Nur Camisi'nde Cuma Namazı'na müteakip kılınan cenaze namazının ardından toprağa verilmek üzere Güneykent Mezarlığı'na götürüldü. Söylemez'in cenazesi burada defnedildi.
Bu arada Mersin Emniyet Müdürlüğü'nün yanı sıra çevre illerden gelen çok sayıda polis ekibi, mezarlık ile cami arasındaki kavşaklarda güvenlik önlemi aldı.
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, mezarlık yakınında kurulan platformda yaptığı konuşmada, Paris'teki olayın ''başlamak üzere olan müzakere sürecini durdurmak için yapıldığını'' savundu.
Hiçbir ananın ağlamadığı, topraklarında silah sesinin duyulmadığı, sorunların müzakereyle çözüldüğü bir ülke hayal ettiklerini ifade eden Demirtaş, Kürt halkının provokasyona gelmeyen bir halk olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
''Bugünlerde yaşanan ve halkın provokasyona gelmemesiyle, komplo teorilerini üretenler belki biraz ezilmiştir. Kürt halkı kendi ülkesinde kendi dilini özgürce yaşamak isteyen bir halktır. Bunu anladığımız gün çözümün gerçekleşmesi sadece saat meselesidir. Kürt halkının beklentileri kimsenin malına, mülküne göz diken beklentiler değildir. Kendine ait olanları istiyorlar. İşte biz bu sürece barış süreci diyoruz.''
Demirtaş, katliam olarak nitelendirdiği Paris'teki cinayetlerin barış sürecini tıkamamasını istedi.
Leyla Söylemez'in babası Cumali Söylemez de, ölümlerden her zaman üzüntü duyduklarını belirterek, ''Biz Kürtlerin de Türklerin de askerlerin de ölümünden üzüntü duyuyoruz. Ölümlerin son bulmasını istiyorum'' dedi.
Konuşmaların ardından güvercinlerin uçurulduğu cenaze törenine BDP'li bazı milletvekilleri de katıldı.