Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, gazetelerin Ankara temsilcileriyle önceki gün iftarda buluştu. Arınç, çözüm süreci, Suriye, Gezi Parkı seçim gibi konularda değerlendirmelerde bulundu:
SEÇİM BARAJI: Barajı yüzde 10'da tutup ek tedbirlerle temsilde adaleti sağlayacak düzenlemeler yapılabilir. Yönetimde istikrar için baraj muhafaza edilmeli. Hazine yardımında haksızlık olduğu açık. Partiler oy oranlarınca yardım almalı. Daraltılmış bölge seçim sistemi olabilir. İstanbul 10, Ankara 5 bölgeye ayrılabilir.
ÇÖZÜM SÜRECİ: Çözüm sürecinin başarıya ulaşmaması için etkin, heyecan içinde olan güçlü odaklar var. Çok zor ve neticesinden emin olmadığımız bir işe başka bir çaremiz kalmadığı, denenmesi gerektiğinden girdik. "Örgütte, bu iş biterse biz ne olacağız?" endişesi olanlar var. Hala buradayız mesajı vermek için eylem yapıyorlar. Örgüte katılım yoğun değil.
SURİYE VE PYD: Suriye'de kaos var. Kaostan istifade etme derek yeni bir oluşum meydana getirme gayretleri var. Rejim, ayakta kalabilmek için PYD ve Hizbullah'ı kullanıyor.
HERKES TEF GİBİ: Gezi olayları sırasında Başbakanlık vekaleti bendeydi. Emaneti teslim edinceye kadar üzerime düşeni fazlasıyla yaptım. 'Gerilim' derseniz. Herkesin def gibi gerildiği bir Türkiye'deyiz.
'ELİNİ ÖPECEĞİM '
Arınç, CHP'nin hazırladığı tutuklu gazeteciler raporunu da eleştirdi, "Yazısından, karikatüründen, kitabından, romanından dolayı Türk Ceza Kanunu'nun veya Terörle Mücadele Kanunu'nun herhangi bir maddesini ihlal etmemiş olmasına rağmen yargılanan ve hüküm giyen bir insan varsa, bana gösterin, hem onun gidip elini öpeceğim, hem de ondan özür dileyeceğim" dedi.