Cemaat vakıflarının el konulan mallarının iade edilmesi sürecinde, Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne azınlıklardan yapılan başvurular arasından şaşırtıcı olanlar da çıktı. Genel Müdürlük, şimdiye kadar Türkiye genelinde yapılan başvurular için 879 ret kararı verirken, bunların 600 tanesini adı sanı dahi olmayan, adressiz başvurular oluşturdu. Başvurularda iadesi istenen mülk için dosyaya sadece "dükkân", "mahzen" yazılırken, nerede bulunduğuna ilişkin hiçbir bilgi verilmedi. Değerlendirmeye alınan bin 100 başvurudan ise 254'ü için iade, 18'i için tazminat ödenmesi kararı verildi.
'TEK İSTEDİĞİMİZ ADRES BİLGİSİ'
Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem, azınlıkların yaptığı iade başvurularında Vakıflar Meclis'in verdiği ret kararlarına yöneltilen eleştirilere isyan etti: "Cemaat vakıflarını en başından adres konusunda uyardık. Başvuruların yüzde 16'sına olumlu karar verdik diye eleştiriyorlar. Tek istediğimiz adres bilgisi ya da buna ulaşabileceğimiz bir belge. Adres yazamıyorsan, al bizden birini götürüp yerini göster. Biz sadece 'mahzen' yazan yeri nasıl bulalım. Nerede olduğu bile belli değil. Haliyle reddediliyor" dedi. Diyarbakır'dan yapılan başvurulardan bahseden Ertem, cemaat vakıflarının buradan bir yılda 177 iade başvurusu yaptığını fakat sadece 25'inin yerinin belli olduğuna dikkat çekerek "Örneğin, 'Hüsamettin Semti, bir dükkân' diye başvuru yapılmış, başka tek bir bilgi yok. Gidelim yerini bize göster' diyoruz. Ona da cevap alamıyoruz..."