Cesaret aldılar
TBMM Başkanı Cemil Çiçek: Bu bir katliamdır, insanlık suçudur. Başından bu yana ne uluslararası camia ne de demokrasi adına hak ve hukuk adına her zaman raporlar hazırlayan, yeri geldiğinde mangalda kül bırakmayan bir dünya, camia, bugüne kadar bir tedbir geliştiremedi. Tabii bunlar da artık bunun ötesindeki vahşetlerin, cinayetlerin işlenmesine cesaret verdi.
İnsanlık ölmüştür
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ: Dünya bu vahşete seyirci kalmayı içine sindiriyorsa, insanlık çoktan ölmüş demektir. Hürriyet gazetesine baktığınızda manşetinde bambaşka bir olay var. Yani gazetenin içinde dışında baktığınızda Suriye'de yaşanan insanlık katliamına ilişkin birkaç satır dışında görme imkânınız yok. Hangi insanlığa sığar bu?
Elim ayağım titredi
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin: Sabah gazeteleri gördüğümde elim ayağım titredi. Bugün bizden 200 kilometre ilerde insanlık dramı yaşanıyor ve insanlık yine sınıfta kalıyor. Saddam'ın mezar taşı olmadığı gibi Esad'ın da olmayacak. Bu nasıl bir acımasızlık, nasıl bir merhametsizlik, bu nasıl bir adalet, bu nasıl vicdan.
İmza töreninde BM'ye tepki
Aile Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı'nın BM'nin mali destek verdiği "kadına yönelik şiddetin önlenmesinde din görevlilerinin katkısı" protokolünün imza töreni, BM temsilcisine yönelik tepkiye sahne oldu. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, törene katılan Birleşmiş Milletler (BM) Türkiye Temsilcisi Zahidul Hugue'ye hitaben, "BM, kadına yönelik şiddetle uğraşmaktan önce insanlık cinayetlerini durdursun. Bu projede BM'nin bir kuruşunu bile harcamayacağız. Kabul etmiyorum o parayı. BM o paraları insanlığa karşı işlenen büyük suçları ve cinayetleri önlemede kullansın" dedi. Bakan Şahin de BM temsilcisine seslenerek, "Kendinden istirhamımız, koyduğumuz tavrı, lütfen temsil ettiği kuruma söylemesidir" diye konuştu.