Adana İstasyon Meydanında halka hitap eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şu mesajları verdi;
Biz slogan milliyetçisi değiliz. Bizim için milliyetçilik millet için hizmet üretmek, milletin ihtiyaçlarına cevap vermektir. Bizim aziz bayrağımızın bizim pasaportumuzun itibarını yerlerde süründürdüler. Biz geldik ülkemizin bayrağımızın TL'mizin pasaportumuzun itibarını iade ettik.
Her sabah, çocukları sıraya dizip yağmurun, sıcağın, karın altında 1933'lü yıllardan kalma soğuk savaş dönemini, demir perde ülkelerini hatırlatan sloganlar attırmak milliyetçilik değildir. Milliyetçilik o çocuklara okuyacakları okul inşa etmek, en modern eğitim imkanlarını sunmaktır. En önemlisi de onlara vizyon, ufuk sunmaktır. Onlara güçlü bir Türkiye bırakmaktır. Şimdi okullara, akıllı tahtalar, tablet bilgisayarlar gelmeye başladı. Milliyetçilik bu. Öyle kafatası milliyetçiliğiyle ülkeler kalkınmaz.
Bunlar tarihleri boyunca ne yaptılar. Türküm dediler, ama Türkiye'nin itibarını yerlerde süründürdüler. Doğruyum dediler, çalışkanım dediler yan gelip yattılar. Kardeşler bal bal demekle ağız tatlanmaz. Balı yersen ağız tatlanır. Lafla peynir gemisi yürümez. Mesele slogan atmak değil, iş yapmak. Biz iş yapıyoruz, eser üretiyoruz, ülkenin ve milletin gücüne güç katıyoruz. Biz bunlara laf yetiştirmeye uğraşıp hizmetten geri durmayacağız.
Artık ana muhalefetin de yavru muhalefetin de liderlerinin ismini ağzıma almayacağım dedim o işleri tamamen genel başkan yardımcılarıma bıraktım. Yormaya gerek yok kendimizi. Karacaoğlan'ın çok anlamlı bir nasihati var. Diyor ki Karacaoğlan, mecliste arif ol, kelamı dinle. El iki söylerse sen birin söyle. Elinden geldikçe sen iyilik eyle. Hatıra dokunup, yıkıcı olma. Biz Adanalı Karacaoğlan'a kulak verecek, iş üretecek, yıkıcı değil, yapıcı olmaya devam edeceğiz.
Demokratikleşme paketi inşallah Türkiye'de hem demokrasiye, hem ekonomiye hem de kardeşliğimize güç katacak. Ne denildiğine değil sizin ne dediğinize bakarız. Milletim ne diyor, Adana ne diyor biz buna bakarız. Milletimiz bize yetki verdi, görev verdi. Bir emanet yükledi. O emanetin hakkını veriyor, görevimizi yapıyoruz. Sizin istemediğinizi biz de istemeyiz. Konuşmasını vatandaşların Kurban Bayramı'nı kutlayarak bitiren Erdoğan, mitingin ardından temel atma törenini gerçekleştirdi ve vatandaşlarla birlikte "Beraber yürüdük biz bu yollarda şarkısını söyledi.
ENGELLER ÇIKARTILDI
Başbakan Erdoğan Adana Valiliği tarafından onuruna verilen akşam yemeğinde sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, işadamları ve kentin önderlerine hitap etti. Erdoğan özetle şunları söyledi: "Zulme, acıya, ölümlere, husumetlere son verecek bir kardeşlik ortamı oluşturmanın mücadelesini verdik. Bu yolda önümüze çok engeller çıkartıldı. Çok provokasyonlar yapıldı. Ama sabırla kararlılıkla adım adım tüm bu engelleri aştık. Aşmaya da devam ediyoruz. Açıkladığımız son demokratikleşme paketi işte bu adımlardan biridir. Artık, bu ülkenin evladı başörtülü olarak da üniversiteye gidebilir, başı açık olarak da üniversiteye gidebilir hiçbir mani yok. Eğer eşitlik diyorsak, bu ülkede başörtülü de başı açık olan hanım kardeşim gibi o da kamu sektöründe çalışabilmeli, bunu getirdik."
Çocuğu hasta kadın hüngür hüngür ağladı
Başbakan'ın konuşması öncesi, çocuğu hasta olan bir kadın Erdoğan'a seslendi. Başbakan da derdini dinlediği kadını Sağlık Bakanı Müezzinoğlu'na yönlendirdi. Müezzinoğlu'nun yanında hüngür hüngür ağlayan kadını dinleyip ilgilenmesi için talimat verdi. Erdoğan Valiliğin verdiği akşam yemeğine giderken yolda yeni evli çifti görünce otobüsü durdurdu. Eşi Emine Erdoğan ile birlikte çiftin yanına giden Başbakan Erdoğan, Mehmet Emin ve Ayşegül Ormanoğlu'na Cumhuriyet altını hediye etti.