Başbakan Tayyip Erdoğan, "Vatandaşımızı, gençlerimizi, öğrencilerimizi, kılık kıyafetlerine göre ayrıştırmak hiç kimseye yarar sağlamamıştır" derken, "Başörtüsü için siyasi simgedir" ifadesini kullanmanın cehaletin gereği olduğunu dile getirdi. Millete Hizmet Yolunda konuşmasını gerçekleştiren Erdoğan, şu mesajları verdi:
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 90'ıncı yıldönümünü büyük bir coşkuyla kutladık. Çanakkale'de yazdığımız kahramanlık destanı ve sergilediğimiz birlik, TBMM'nin de ruhunu ve özünü teşkil etti. 23 Nisan 1920'de açılan Meclisimiz, tıpkı Çanakkale Savaşımızda olduğu gibi, Türkiye'nin her bölgesinden, her vilayetinden, her etnik unsurdan, her inançtan temsilcileri ağırlıyordu. Hiç kimseye ikinci sınıf muamelesi yapılmıyor, kimse aşağılanmıyordu. Misak-ı Milli sınırları içinde yaşayan herkes o Meclis'te temsil ediliyor, herkesin görüşüne kulak veriliyordu.
Ancak, 90 yıllık süreç içinde, zaman zaman, kimilerinin öne çıkıp, kendilerini Cumhuriyetin tek sahibi gibi göstermeleri, maalesef Cumhuriyetimize zarar vermiştir. Belli kesimlerin dışlanması, horlanması, aşağılanması, belli kesimlerin hor ve hakir görülmesi, Cumhuriyetimizi özünden, ruhundan uzaklaştırmış, birlik ve kardeşlik bağlarımızı hedef almıştır.
Cumhuriyetimiz, belli bir zümrenin değil, bu topraklar üzerinde yaşayan istisnasız herkesin eseridir. Cumhuriyet, ancak demokrasi olduğunda anlamlıdır. Tarih boyunca ve bugün, bir çok otoriter rejim kendisine Cumhuriyet adını vermiş, ama demokrasiyle yönetilmediği için özgürlükleri kısıtlamış, halkına zulmetmiştir. Demokrasi, birilerinin yıllardır iddia ettiği gibi, Cumhuriyet'in karşıtı ve hasmı değil, Cumhuriyet'in bütünleyicisi, tamamlayıcısıdır.
'SİYASİ SİMGE' DEĞİL
30 Eylül'de, sizlere, bir dizi reform paketini açıkladık. Başı açık olan da, başı örtülü olan da, bu ülkenin vatandaşıdır, bu cumhuriyetin sahibidir, bu ülke üzerinde eşit hak ve özgürlüklere sahiptir. Birini diğerine tercih etmek, eşitlik ve adalet ilkesine tamamen terstir. Yıllarca, insanımızı, vatandaşımızı, gençlerimizi, öğrencilerimizi, kılık kıyafetlerine göre ayrıştırmak hiç kimseye yarar sağlamamış, tam tersine ülkemizin birliğine ve kardeşliğine zarar vermiştir. 'Başörtüsü için siyasi simgedir' ifadesini kullanmak cehalettir. Bu ülkede Müslümanlık inancının gereğini yerine getirenler çok ağır mağduriyetler yaşamak zorunda kalmıştır.
Kamuda, kılık kıyafetlere bakılarak yapılan ayrımcılığı kaldırdık. Önümüzdeki süreçte, yapacağımız diğer idari ve yasal düzenlemelerle, ayrımcılığı, ötekileştirmeyi, nefreti de önleyecek adımlar atacağız. Geçmişte, son derece haksız biçimde halkımıza yöneltilen baskıları inşallah tek tek ortadan kaldıracağız. 100'üncü Yıldönümünü çok farklı bir heyecan ve coşkuyla kutlamak istiyoruz. Kuru nutuklarla, kutuplaştırıcı mitinglerle, soğuk merasimlerle değil, Cumhuriyetimizin 100'üncü kuruluş yıldönümünü büyük başarılarla, büyük sevinçlerle yaşamak istiyoruz.
100'üncü yıldönümünde, Cumhuriyetimize verilecek en anlamlı armağanın, onu büyütmek olduğuna inanıyoruz. Bu çerçevede, inşallah, Türkiye Cumhuriyetini dünyanın en büyük 10 ülkesinden biri konumuna yükseltecek, Cumhuriyetimizi işte böyle yücelteceğiz. İşte, 90'ıncı yıldönümünde, böyle bir kutlamanın şuanda provasını yaptık. 90'ıncı yıldönümünde, Cumhuriyet tarihimizin en önemli açılışlarından birini gerçekleştirerek, milletimize bir hediye sunduk. MARMARAY, sadece bizim değil, yaklaşık 122 yıldan beridir devletimizin hayaliydi. Biz bu küresel projeyi hayata geçirdik. Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşları olarak gururluyuz.
BARZANİ İLE GÖRÜŞTÜ
Başbakan
Tayyip Erdoğan, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başbakanı Neçirvan Barzani ile Dolmabahçe'deki Başbakanlık Çalışma Ofisi'nde görüştü. Görüşmede Türkiye'den geçmesi planlanan yeni petrol boru hatlarının yanı sıra Suriye ve Irak'taki son gelişmeler ele alındı. Görüşmeye, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın yanı sıra MİT Müsteşarı Hakan Fidan da katıldı. Yaklaşık 1.5 saat süren görüşmede, bir süredir soğuk olan Irak merkezi yönetimi ile olan ilişkilerin ardından, Erdoğan'ın Irak Merkezi Hükümeti Başbakanı Nuri el Maliki'yi Türkiye'ye davetiyle normalleşmeye başlayan süreç ele alındı. Irak Merkezi Hükümeti'yle Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi arasında enerji politikalarından kaynaklanan sıkıntıların da gündeme geldiği toplantıda Türkiye ile Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi arasındaki son dönemde ilerleyen enerji politikaları ve Türkiye'den geçmesi planlanan yeni petrol boru hatları ele alındı. Ayrıca Suriye'deki gelişmeler ve PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD de görüşmenin öncelikli gündem maddesiydi. Geçtiğimiz günlerde Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi, PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD Eşbaşkanı Salih Müslim'e Kuzey Irak'tan yurtdışına çıkış izni vermemişti.
DAVUTOĞLU İLE BİR ARAYA GELDİ
Barzani, Türkiye'deki temasları kapsamında Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile de bir araya geldi. Davet üzerine gerçekleşen ziyarette, Türkiye'nin IKBY ve Irak ile ilişkilerinin yanı sıra Suriye başta olmak üzere bölgesel konuların ele alındığı belirtildi. Görüşmeye Barzani'nin yardımcısı İmad Ahmet, IKBY Başbakanlık Divan Başkanı Fuat Hüseyin, Doğal Kaynaklar Bakanı Aşti Hawrani ve IKBY hükümet sözcüsü Safin Dizayi de katıldı. Bu arada İran'ın yeni Dışişleri Bakanı Cevat Zarif'in, Güney Afrika ziyaretini tamamlandıktan sonra geleceği Türkiye'de Ankara'daki temaslardan önce bugün İstanbul'da düzenleneecek Pugwash Konferansı'nda bir konuşma yapacağı açıklandı. Zarif, "Diyalog, Silahsızlanma ile Bölgesel ve Küresel Güvenlik" konulu 60. Pugwash Konferansı'nda katılımcılara seslenecek.
