Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Suriye'de ortaya çıkan işkence fotoğraflarıyla ilgili olarak, Esad rejiminin bu acımasız soykırımının ülkeyi ne büyük karanlığa sürüklediğini herkesin bir kez daha gördüğünü belirterek, "Bu vahşeti yapanları, bu cinayetlere ortak olanları, emir verenleri, cinayetleri işleyenleri de lanetliyorum. Allah'ın Kahhar ismiyle" dedi.
AK Parti Genel Merkezi'nde 13 büyükşehir belediyenin ilçe belediye başkan adaylarının açıklanacağı törene katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, AK Parti Genel Merkezi'nin çıkışında gazetecilerin sorularını cevaplandırdı.
Gazetecilerin dün ortaya çıkan Suriye'deki işkence fotoğraflarıyla ilgili soruların üzerine Arınç, dün akşam saatlerinde sadece Türkiye'de dünyanın önemli ajanslarında da Suriye'de işlenen insanlık suçu ve soykırımın fotoğraflarla tespitinin büyük bir yankı uyandırdığını söyledi. İstemeyerek olsa da fotoğraflara baktığını ifade eden Başbakan Yardımcısı Arınç, "Sonra da bakamadım. Bu Suriye'de üç yıldan buyana işlenen cinayetleri bütün vahşetiyle acımasızlığıyla ortaya koyan çok önemli belgeler. Kaldı ki fotoğrafları elde eden kişinin gerçek kişi olduğu ve fotoğrafların gerçek olduğu da bilimsel bir şekilde tespit edilmiş" dedi.
Binlerce kareden binlerce insanın cesedinin görüldüğünü sözlerine ekleyen Arınç, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bu işlenen soykırımın, vahşetin, katliamın acı bir şekilde dünyaya insanlığa sunulmuş olmasıdır. Türkiye'de hükümetimizin Suriye konusundaki politikalarının ne kadar haklı ne kadar insani olduğu da bir kez daha ortaya çıktı. Çünkü Esad rejiminin bu acımasız soykırımının ülkeyi ne büyük karanlığa sürüklediğini hepimiz bir kez daha görmüş olduk. Özellikle dünya ajanslarının da kabullenerek verdiği bu fotoğraflar sayesinde Suriye'de bir insanlık suçu işlendiği, bir savaş suçu işlendiği, bu suçun failinin de Suriye'de yönetimin de bulunan kişi ve gruplar olduğu açık bir şekilde ortaya çıktı. Umarım ki bu güne kadar Suriye'de işlenen cinayetlere bigane kalan dünya ve insanlık bu fotoğrafları izleye biliyorsa, insanlıkları el veriyorsa Suriye'de yaşananlara daha gerçekçi bir şekilde bakacak ve bu suçun faillerinin yargılanması ve yönetimden uzaklaştırması için kendi kamuoylarını harekete geçirecektir. Özellikle Cenevre-2 konferansının da hemen arifesinde bu cinayetlerin açıkça yayınlanmış olması umarım konferansa iştirak edecek ülkeler içinde yol gösterici olacaktır."
Kendilerinin bu zamana kadar acımasızca binlerce insanın katledildiğini, milyonlarca insanın ülkesinden başka yerlere göç etmek zorunda kaldığını, 2 milyondan fazla insanın da Suriye içerisinde yer değiştiğini söylediklerini ifade eden Arınç, bunlardan sadece 650 binini Türkiye'de ev sahipliği yaptıklarını dile getirdi. Arınç, "Şimdi işlenen cinayetlerle dünya büyük vahşeti kendi gerçek gözleriyle görmüş oluyor. Bu yönetim bir saniye bile iş başında kalmamalı ve bu vahşeti işleyenler biran evvel Savaş Suçları Mahkemesi'nde veya insan haklarının söz konusu edildiği yerlerde yargılanmalıdır. Bu gazetecilik başarısı olmanın öte yanında Suriye'de rejimin elinde görevli olarak çalışırken bu vahşetlere bizzat tanık olmuş insanların Suriye'de işlenen cinayetlere karşı duyarsız kalmadığını da gösteriyor. Ajanslar bunu büyük bir duyarlılıkla yayınlıyorlar. Bence 2014'ün hemen başındayız ama bu fotoğraflar 2013'de 2012'de 2011'de Suriye'de hangi cinayetlerin işlendiğini gösteren ve belki başka ülkelerde buna benzer işlenen cinayetlerinde işlenmiş olabileceğini gözler önüne seren gerçek belgeler oldu. Ölenlere rahmet diliyorum. Bu vahşeti yapanları bu cinayetlere ortak olanları, emir verenleri, cinayetleri işleyenleri de lanetliyorum. Allah'ın Kahhar ismiyle" diye konuştu.
