Başbakan Erdoğan dün Edirne, Tekirdağ ve Silivri mitinglerinde yaptığı konuşmalarda Pensilvanya, CHP ve MHP'nin ruh üçüzü olduğunu söyledi. Erdoğan şu mesajları verdi:
ARTIK MODERN VE KAHRAMAN BİR ORDUMUZ VAR: 99 yıl önce silahı, bombası, mermisi olmayan, süngüsüyle düşmana karşı savaşan kahraman bir ordumuz vardı. Bugün artık en modern imkanlara sahip hem de aynı şekilde kahraman bir ordumuz var. 12 yılda Türkiye'yi işte bu seviyelere biz taşıdık. Durmayacağız. 2023 yılına kadar çok daha büyük başarılara inşallah hep birlikte imza atacağız.
NAL TOPLAYINCA BIRAKACAK MISIN?: Önümüzdeki seçimde partim birinci parti çıkmaması durumunda genel başkanlık görevini bırakacağım. Çünkü siyaset, başa oynamak, millete hizmet için yapılır. 4 yıldır genel başkan Kılıçdaroğlu. 3 seçime girdi, 3 seçimde de bizim arkamızdan nal topluyor. Sen yine arkadan nal toplayacaksın. Ben bırakmaya hazırım sen de bırakmaya hazır mısın? Bırakamaz, çünkü koltuğun sıcağı onları bırakmaz.
ESER SİYASETİ YAPIYORUZ: Ey Kılıçdaroğlu, ey Bahçeli, ey Pensilvanya, şunu bilmeniz lazım, biz eser siyaseti yapıyoruz. Biz bu millete efendi olmaya gelmedik, hizmetkar olmaya geldik. Vatanı sevmek bu mu yoksa Bahçeli gibi, Kılıçdaroğlu gibi, Pensilvanya gibi bizlere iftara atmak mı? Ah kardeşlerim, bunlar iftiralarını atsınlar, bunlar yalanlarını söylesinler ama benim milletim bütün gerçeği biliyor ve artık bunların iftiralarını milletim yutmuyor.
RUH ÜÇÜZÜ OLDULAR: Bu CHP, bu MHP bunlar aynı ve şimdi de yanlarına bir üçüncüyü aldılar Pensilvanya, şimdi oldular üçüz. CHP, MHP ruh ikiziydi, Pensilvanya ile şimdi bunlar ruh üçüzü oldular. Ey CHP senin de bunda günahın var. Ey DSP, ey MHP sizin de günahınız var. Tarih olan partiler var. Onların da günahları var. Benim işçimi de memurumu da böyle sömürdünüz.
TEŞBİH HATA KABUL ETMEZ: Fethullah Gülen, geçmişte verdiği bir demeçte, 'Hz. Cebrail gelse, parti kursa ona bile oy vermeyeceğim' dedi. Sen ne yapıyorsun? Bizim dinimizde meleklere iman diye bir şey var. Sen nasıl bunu söylersin? Hz. Cebrail'in işi gücü yok da gelip burada bir parti mi kuracak? Bu benzetme yapılır mı? Bir defa bizde güzel bir söz var. 'Teşbih hata kabul etmez' diye. Hani 'teşbihte hata olmaz' derler, o yanlış bir yaklaşımdır. Tanımı yanlıştır. Tanımı şudur; yani teşbih hata kabul etmez. Benzetmeyi yaptığınız zaman, o benzetmede hata olmayacak. Bu şimdi böyle bir benzetme yapıyor. Şimdi bütün ablalarıyla, abileriyle sokak sokak dolaşıyorlar. İftiralarla dolu, yalanlarla dolu broşürler dağıtıyorlar.
SENETLER İMZALATTILAR: Şimdi ben diyorum ki bunların dershanelerinde okuyan yavrularınız varsa çekin alın. Tabii şimdi bunlar çok uyanıklar. Bütün rant orada. Oradan tabii sizlere senetler filan da imzalattılar. Şimdi önümüzdeki yılın da bunların okullarında okuyan yavrularınız varsa onun da senetlerini alacaklar. Sakın ha. Devletin okulları bize yeter. Vermeyin bunların okullarına, vermeyin. Artık zaten son döneme geliyoruz. Bundan sonra artık dershane biliyorsunuz, 2015 1 Eylül'ünde bitiyor.
BÖLÜNMENİN MİMARLARI: Biz, hamdolsun bu tezgahlarla dokunmadık. Ben imam hatip mezunuyum. Dört çocuğum da öyle. Kurslarla filan olmadılar. İmam hatiplerin, meslek liselerinin önüne katsayı koymuşlardı. Kalktı mı? Kızlarımız, başörtülü olarak okullara gidemiyordu. Kalktı mı? Artık başörtülü olarak okula gidebiliyor mu? Üniversiteye gidebiliyor mu? İstediği üniversiteye gitme şansı var mı? Devlet dairesinde çalışabiliyor mu? Başı açık, başı örtülü, Türkiye bölündü mü? Kardeş, kardeşe Türkiye'de yaşıyorlar. Mesele bu zaten. AK Parti'nin derdi bu. Normalleşme bu. Başörtülü de benim kardeşim, başı açık da benim kardeşim. Onların kardeşçe bu yolda yürümesi önemli. Maalesef bizi böldüler. Bu CHP, bu MHP, bu BDP, bu DSP, bunlar hep bu işin mimarları.
TAM İSTİSMARCI: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Elazığ'ın Kovancılar ilçesinde başörtülü bir bayanı belediye başkan adayı yaptı. Tam istismarcı. İnandığı için değil. Zaten kazanamayacağını biliyor da 'Bir istismar yapalım bakalım tutar mı?' dedi. Bunlar başörtülülere rozet taktılar, ondan sonra otobüsten attılar. O zaman da kim vardı, Sayın Baykal vardı. Sayın Baykal hala, kendisine ihanet eden bu adamla beraber yürüyor. Şimdi o da bana cevap verir. Varsın versin. Bana diyor ki kendisiyle alakalı olan kaseti belgeleriyle Başbakan'ın açıklaması lazım. Git paralel yapıya sor, onlar sana versin adresini. Ben sana işte işareti veriyorum. Git, onlara sor, onların arasında senin de dostların oluşmuştur, onlar sana gereken cevabı verir.
SARIGÜL'ÜN HERŞEYİ YAPMACIK: (Sarıgül'e) Bunların büyükşehir adayı köprüyü mü yıkacakmış? Bunlar bir alem. Bunlar yapmak için gelmemişler zaten. Bunlar yıkmak için gelmişler. İyi tanıdığım biridir. Her şeyi yapmacıktır.
HERHALDE MUTA NİKAHLARI VAR: Dün CHP'li bir milletvekili çıkmış Twitter'da şunu söylüyor, 'CHP'nin yandaş televizyonunda, Pensilvanya'daki zat ve gazetesinin reklamlarını görmeye, F tipi televizyonlarda da adaylarımızın reklamlarını görmeye alışamayacağız' diyor. Zor bir nikah kıymışlar. Zor bir nikah, bu nikah. Son zamanlarda bir de biliyorsunuz, bizim inancımızda olmayan muta nikahını bu F tipi çok konuşuyor. Herhalde bunların da siyasette şimdi bir muta nikahı oldu. Öyle anlaşılıyor. Biz artık ipin ucundakilerle uğraşmıyoruz, ipi elinde tutan asıl patronla uğraşıyoruz. Bizim taşeronlarla işimiz yok. Asıl patron... CHP, MHP, BDP, bunlar Pensilvanya'nın şu anda taşeronu oldular. Onlarda öyle şeyh mürit ilişkisi yok. Onlarınki çok farklı.
'BAKALIM NE KADAR ORADA KALABİLECEK?'
YOK ÖYLE 25 KURUŞA SİMİT: Bedduaları kim yaptı, sen yapmadın mı? Ondan sonra geri vitese taktı. 'Yok dedi. Tamam da o kasetleri napacaksın. Onları nereye saklayacaksın? Türkiye'den kaçıp gidiyorsun. İstifa et. Emekli filan değil ha. Kendisine o paralel yapı, pasaport tezgahlıyor, o pasaportu alıyor, o pasaportla beraber Amerika. Bakalım ne kadar orada kalabilecek? Oradan ülkemi karıştıracaksın, biz de seni bırakacağız. Yok öyle 25 kuruşa simit.
CASUSLUĞUN HESABINI SORACAĞIZ: Bu telefon dinleyenlere aldanmayın. Bunlar sahtekar, korsan. Casusluktan yargılanacaklar. Bunun hesabını sormak bizim görevimiz değil mi?