Başbakan Tayyip Erdoğan, seçim çalışmalarını dün Düzce, Karabük ve Zonguldak'ta sürdürdü. Karabük'ten okyanus ötesine seslenen Başbakan "Bu hoca mı istihbarat şefi mi diye sordu. Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın kasetiyle ilgili kendisini suçlayan iddialara ise Düzce'den yanıt veren Erdoğan, "Çok açık, net söylüyorum, böyle montajlarla filan bir yere varamazsınız. Ben o kasedi yarım saat içinde kaldırttım. Onu sosyal medyadan kaldıran başbakana bu saygısızlığı, hakareti yapamazsınız" dedi. Erdoğan şu mesajları verdi:
BU MONTAJ NASIL: Bahçeli, bu montaj nasıl? Kılıçdaroğlu, bu montaj nasıl? Kardeşlerim, sizin bu yoldaşlığınızı Rabbim daim etsin. 4 gün sonra sandığa gidiyoruz. Türkiye'nin istikbalini ve istiklalini inşallah bu sandıkta sağlayacağız.
CEMAATLERE CAN KURBAN: Eski Türkiye'de çeteler vardı. 12 yıl geceli gündüzlü çalıştık. Rantını kaybeden bazı işveren örgütlerine karşı mücadele ettik. Faiz lobisiyle uğraştık. Şimdi de vaiz lobisiyle uğraşıyoruz. (bazı vatandaşların "paralellerle, cemaatle uğraştın" demesi üzerine) Cemaatlere can kurban, örgüt onlar örgüt.
AHLAK YOKSUNU: Bu sabah arkadaşlarım bana bir şey söylediler; hani malum Baykal ile ilgili bir olay vardı ya, bunu benim ayarladığımı söylüyorlarmış. Kılıçdaroğlu denilen ahlak yoksunu adam diyor ki 'açıklama yapsın'. Yahu neyin açıklamasını yapacağım, bu sosyal medyaya düştüğü zaman, onu kaldıran kimdi? Ben kaldırttım ben. Bugün tweetlerde bu ülkenin başbakanına hakaret edilmesini tavsiye eden sensin, bizzat zaten bu işi kendin yapıyorsun, çünkü ahlak yoksunusun ve cibilliyet noktasında sıkıntısı var, karakteri bu.
BAYKAL İDDİASINA SERT YANIT: Çok açık, net söylüyorum, böyle montajlarla filan bir yere varamazsınız. Yarım saat içerisinde kaldırttım, onu sosyal medyadan kaldıran başbakana bu saygısızlığı, hakareti yapamazsınız. Biz, inancımızın gereği bu tür ahlaksızlıkları yapacak kadar ahlaksız, densiz değiliz, ama sende o var, sende olur. Şu anda beraber yürüdüğünüz Pensilvanya'da da o var. Zaten kasetleri CD'leri beraber hazırlıyorsunuz, ama bizi bu oyuna getiremeyeceksiniz.
SANA YAZIKLAR OLSUN: (Deniz Baykal ile ilgili iddialar) Sadece iftira... Ey Baykal, sana yazıklar olsun. Seni CD, kaset ile genel başkanlıktan indiren bu adamın şu andaki yalanlarına uyuyorsun.
KURAN DERSİ CEMAATİ RAHATSIZ ETTİ: Pensilvanya'yı ne rahatsız etti biliyor musunuz? Bu imam hatipler rahatsız etti. Düz liselerde Kuran-ı Kerim, Siyer-i Nebi okutulması rahatsız etti. Bunların cemaziyelevvellerini biliriz.
OKYANUS ÖTESİNİN MÜRİDİ
Başbakan Erdoğan Karabük mitinginde ise özetle şunları söyledi:
OKYANUS ÖTESİ KASET: Şimdi uluslararası istihbarat örgütleriyle konuşmalar, görüşmeler, onlar da şimdi düşmeye başladı. Bu hoca mı, istihbarat şefi mi? Cumhurbaşkanı, başbakan ve bakanları dinlemek suç. Ama bunlar, ajanları eliyle maalesef Cumhurbaşkanı'nı da dinliyorlar, Başbakan'ı, Genelkurmay Başkanı'nı, bakanları da dinlediler. Bunlar CHP, MHP, BDP ile beraber çalışıyor.
PENSİLVANYA'NIN ASKERİ OLDU: Bu CHP'nin İstanbul adayı da genel müdürü de tam anlamıyla düğün evinin tefçisi, ölü evinin yasçısı. Daha düne kadar 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' diyordu, şimdi Pensilvanya'nın askeri oldu.
İDDİANI İSPAT ET: (Kılıçdaroğlu'nun, İsviçre'deki banka hesapları iddiası) Bunu kim ispat edecek? Sen iddia ediyorsun, sen ispat edeceksin. Neredeyse bu hesaplar çıkar avukatını, ben de bir avukat... Gitsinler bu parayı alsınlar. Ondan sonra sen züğürtsün, züğürt olduğun için bu paraları da sana verelim.
PUSULALARA DİKKAT: Oy pusulaları üzerinde kalemle işaretleme yapma çağrısı yapanlara asla aldanmayın. Pusulalara da dikkat edin. Üzerinde hiçbir işaret olmayacak.
'MİLLETLE GELDİK MİLLETLE GİDERİZ'
Muhalefet
partilerini görüyorsunuz. Meydanlarda plan anlatıyorlar mı? Planları yok ki? Bu Pensilvanya'daki CHP'yi, MHP'yi tuttu. Gitti onlara "benim elimde sağlam şantaj malzemesi var. Biz buradan yüklenelim, siz oradan yüklenin" dediler. CHP ve MHP inandı. Diz çöktüler. Ama yıkamazsınız! Biz milletle geldik, milletle gideriz.