Başbakan Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği'ne (AB) güç katacak, ilke ve standartlarının daha geniş coğrafyalara ve kitlelere yayılmasını sağlayacak en önemli ilişkiler ağının Türkiye ile mevcut olduğunu ifade etti. Avrupa Günü dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Başbakan Erdoğan AB'nin temellerini atan Schuman Deklarasyonu'nun kabul edildiği 9 Mayıs'ı, Türkiye'nin AB'ye adaylığının tescil edildiği 1999'dan bu yana "Avrupa Günü" olarak kutladıklarını hatırlatarak Türkiye'nin esasen 1949'dan beri Avrupa hukuk sisteminin parçası olduğunu vurguladı. Vatandaşların talep ile ihtiyaçları doğrultusunda gerçekleştirilen demokratikleşme ve insan haklarının korunması alanlarındaki kapsamlı reformların, AB'ye üyelik hedefine bağlılıklarının da göstergesi olduğuna işaret eden Erdoğan, Türkiye'nin AB norm ve standartlarının karşılanması ile siyasi ve ekonomik kriterlere tam uyumun sağlanmasına yönelik çalışmalarını kararlılıkla sürdüreceğini kaydetti. AB'ye üyeliğin Türkiye'nin stratejik bir tercihi olduğunu belirten Erdoğan, AB'nin de Türkiye'nin üyeliğine stratejik bakış açısıyla yaklaşması, bu konuyu uzun vadeli siyasi ve ekonomik çıkarları çerçevesinde değerlendirmesi gerektiğini ifade etti. AB'nin mali ve ekonomik krizle mücadeledeki başarılı performansını, krizin siyasi ve sosyal alanlardaki yansımalarıyla mücadelesinde de sergilemesi gerektiğine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti: "Ekonomik krizin de etkisiyle yabancı düşmanlığı, İslamofobi ve ırkçılığın artışı, AB'nin üzerinde yükseldiği temel haklar, çoğulculuk ve kültürel çeşitlilik gibi ortak değerleri yıpratmakta, Avrupa projesinin geleceğine ilişkin endişeler doğurmaktadır. Küresel barış ve istikrar açısından değerlerini ileriye taşıyan, uluslararası alanda etkin ve öncü rol oynayan Avrupa Birliği'ne her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulmaktadır. AB'ye güç katacak, birliğin ilke ve standartlarının daha geniş coğrafyalara ve kitlelere yayılmasını sağlayacak en önemli ilişkiler ağı Türkiye ile mevcuttur. Ülkemizin müzakere sürecinin dinamik ve sonuç odaklı yürütülmesinin hem AB hem Türkiye'nin çıkarına olacağını yineliyor, bu yılı ülkemizde 'AB Yılı' olarak gördüğümüzü vurgulayarak, vatandaşlarımızın ve tüm Avrupalıların 9 Mayıs Avrupa Günü'nü kutluyorum."