Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kıbrıs Barış Harekatı'nın yıldönümü olan 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'nın 40. yıldönümü kutlamalarına katılmak üzere KKTC'ye gitti. Cumhurbaşkanı olarak görevinin son ziyaretini Ada'ya yapan Gül, Esenboğa Havalimanı'nda yaptığı açıklamada yaklaşık 50 yıllık sorunun mağduru olan Kıbrıs Türk halkının 2004'te Barış Planı'na evet diyen taraf olduğunu belirterek "Buna rağmen, haksız kısıtlama ve engellemelerin halen devam etmesi izah edilemez. Uluslararası camianın artık bu yönde ciddi adımlar atmasını beklediğimizi vurgulamak istiyorum" dedi.
FİZİBİL PROJE VURGUSU
Gül, Kıbrıs'ta Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu tarafından resmi törenle karşılandı. Basına kapalı görüşmenin ardından Eroğlu, Gül'e "Devlet Nişanı" sundu. Gül ve Eroğlu daha sonra düzenledikleri ortak basın toplantısında, Kıbrıs ve Ortadoğu'daki gelişmelere ilişkin soruları yanıtladı. Bir gazetecinin "İsrail - Türkiye ilişkilerinin bozulması, Kıbrıs'ta yeni çözüm senaryolarını sizce nasıl etkilemiş olabilir?" sorusu üzerine Gül, bunların ayrı konular olduğunu belirterek "Bütün arzumuz Ortadoğu'da da kalıcı barışın tesisi. Yaşanan büyük dramı, acıyı, trajediyi görmezden gelemeyiz. Filistin halkıyla olan dayanışma ve bir ateşkesin sağlanması konusunda Türkiye olarak elimizden geleni yapıyoruz" dedi.
'FARKLI ÇÖZÜMü DÜŞÜNÜRÜZ'
Gül, "Doğu Akdeniz'de barış, huzur sağlanırsa, Ada'da kalıcı bir uzlaşma sağlanırsa bütün Akdeniz'in, Doğu Akdeniz'in enerji kaynaklarının Türkiye üzerinden dünyaya dağıtılması en fizibil olan projedir. Dolayısıyla Ada'daki bir kalıcı barış, bütün çevre için refaha ve olumlu gelişmelere katkı sağlayacaktır" diye konuştu. Gül, 11 Şubat'ta yeniden başlayan Kıbrıs müzakere sürecine ilişkin "Önceliğimiz, en kısa sürede, eş zamanlı referandumların yapılması ile yeni ortak devletin hayata geçirilmesine gelinmesi" dedi. Doğu Akdeniz'de ve çevresindeki son trajik gelişmelerin Kıbrıs meselesinin çözümünü "mecbur ettiğine" dikkat çeken Gül, Türkiye'nin çözüm konusundaki samimiyetini tüm dünyaya gösterdiğini belirterek şöyle konuştu: "Ancak, mevcut durumun ilanihaye böyle devam etmesine de müsaade edilmez. Gerekirse de buna razı olunacaktır. Bunun da bilinmesini isterim... Ortaklığa dayalı çözüm üzerinde anlaşma olmayacaksa, eğer bu hiç mümkün olmayacaksa farklı çözüm seçeneklerinin müzakere edilmesi de düşünülebilir." Derviş Eroğlu da Kıbrıs'a ekonomik ve stratejik olarak tüm ülkeler ilgi gösterirken Türkiye'nin uzak durmasını talep etmek iyi niyetle bağdaşmaz" dedi. Eroğlu, Ortadoğu'da yaşananlara değinerek, "Etrafımızda alevler yükselirken çok dikkatli olmalıyız. Herkes kendi çıkarını korurken bizler bundan asla kaçınamayız" diye konuştu.