Eski Milletvekili Emin Şirin'in yaptığı suç duyurusu, Ergenekon ve Balyoz gibi davalarda görevli paralel polislerin nasıl savcı rolüne de soyunduklarını ortaya koydu. Paralel polis müdürlerinin Cumhuriyet Savcısı'nın arama talep yazısını ve mahkemenin kararını TEM Şube Müdürlüğü'nde yazıp Cumhuriyet Başsavcılığı faksına gönderdiği, savcının ise sadece imza kısmı boş bırakılan belgeyi hemen işleme koyduğu belgelendi. Şirin, "Gözaltına alınan emniyet müdürleri yargı ile bağlantılı olarak hukuksuz ev ve işyeri araması, gözaltına alma, tutuklama ve dinleme kararları vermişlerdir" dedi.
KANITI FAKS NUMARASI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunan Şirin, son operasyonlarla haklarında soruşturma açılan polis müdürlerinin nasıl savcı gibi çalıştıklarını delilleriyle ortaya koydu. Şirin, 22. dönem milletvekili olduğunu, Ergenekon davasında kendisi hakkındaki soruşturmanın da milletvekilliği bittikten hemen sonra 17 Ağustos 2007 tarihinde başladığını belirterek, "Özel olarak milletvekilliği süresinin bitmesi beklenmiş ve önceden kurgulanmış bir ihbarla 'itham' başlatılmış. Hakkımda arama ve el koyma ile iletişimin dinlenmesi kararları alınmış" dedi. Tüm bu yasa dışı işlemlerin paralel yapıya mensup polis müdürleri tarafından yapıldığını kaydeden Şirin şunları söyledi: "Sahte ve kurgulanmış ihbarlarla başlatılan soruşturmada, TEM Şube Müdürlüğü'nde ve diğer birimlerde görevli bazı polis müdürleri, Cumhuriyet Savcısı'nın arama talep yazısını ve mahkemenin kararını TEM Şube Müdürlüğü'nde yazarak Cumhuriyet Başsavcılığı faksına göndermişler. Bu talep yazıları ve mahkeme kararları hiçbir dosyaya gereksinim duyulmadan ve incelenmeden salt polisten geldiği için imzalanmış ve yürürlüğe konulmuş. İmzasız belgelerin üzerindeki 'from' sözcüğünden sonra gelen telefon numaraları faksın kim tarafından çekildiğini gösteriyor."
KARAR YAZMIŞLAR
Emin Şirin, suç duyurusunda da şu ifadelere yer verdi: "Kolluk birimine gözaltı yapılması için gönderildiği belirtilen karar, emniyet müdürlüğünde hazırlanmış, sonrasında cumhuriyet savcılığına fakslanmıştır. Bu bir savcı tarafından imzalanarak geri fakslanmıştır. Gözaltına alma kararının emniyetten savcılığa fakslandığı tarih 18 Ağustos 2007 saat 17.10'dur. Gözaltı kararı saat 18.10'da imzalanarak emniyet müdürlüğüne geri fakslanmıştır. Bu durum gözaltı kararının savcı yerine hukuka aykırı bir şekilde polis tarafından alındığını ortaya koyuyor. Bu bir çete işidir. Böyle bir soruşturma anlayışı olamaz."
TEK ÖRNEK BU DEĞİL
Emin Şirin, bunun tekil bir olay olmadığını da vurgulayarak, "Bu işlem sistemli olarak Ergenekon ve Balyoz gibi davalarda böyle işlemiştir. Son operasyonda gözaltına alınan emniyet müdürleri, yargı ile bağlantılı olarak hukuksuz ev ve işyeri araması, gözaltına alma kararları, tutuklama kararları, dinleme kararları vermişlerdir. Bu bir çete işidir. Yargı içine sızmış çetenin yaptıklarının tespit edilmesi gerekmektedir. Soruşturmanın genişletilerek, Ergenekon davası hazırlık soruşturması sırasında usulsüz işlemler yapanların da bu soruşturma kapsamında soruşturulmasını ve cezalandırılmalarının sağlanmasını istiyoruz" diye konuştu.
KAÇMA ŞÜPHESİ YÜZÜNDEN METRİS'E
Paralel
yapının emniyet ayağına yapılan operasyon kapsamında tutuklanan ve aralarında emniyet müdürlerinin de bulunduğu polisler, kaçma ihtimalleri olması nedeniyle Metris Cezaevi'ne konuldu. Tutuklanan 20 kişi, Üsküdar'da bulunan Paşakapı Memur Cezaevi'ne konulması gerekirken, kaçma ihtimalleri göz önünde bulundurularak, daha güvenlikli olan Metris Cezaevi'ne konuldu. Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk gibi davaların sanıkları da Paşakapısı Cezaevi'ne gitmeleri gerekirken, güvenlik nedeniyle Metris Cezaevi'ne gönderilmişti.
ÖZEL YETKİLİ HâKİMLER DİNLETMİŞ
İstanbul
İstihbarat Şube tarafından gerçekleştirilen yasadışı dinlemelere ilişkin mahkeme kararlarının tümünün Beşiktaş Adliyesi'nde görevli özel yetkili mahkemeden alındığı ortaya çıktı. Yasadışı dinleme soruşturmasını yürüten Savcı Okan Özsoy'un soruşturma dosyasına delil olarak koyduğu dinleme kararlarına SABAH ulaştı. Balyoz, Ergenekon ve Poyrazköy davaları gibi birçok davaya bakan bu hâkimler İstihbarat Şube Müdürlüğü tarafından önlerine konan sahte isimli dinleme kararlarının altına araştırma yapmadan imza atmış. Bu hâkimler hakkında HSYK tarafından nasıl bir işlem yapılacağı merakla bekleniyor.