İşler, partisinin Yenimahalle ilçe başkanlığını ziyaretinde, cumhurbaşkanı seçimine 3 gün kaldığını anımsattı.
"12'nci cumhurbaşkanı olma şerefi, inşallah 3 gün sonra Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'a nasip olacak" diyen İşler, Erdoğan'ın büyük bir oy oranıyla seçileceğini belirtti.
Muhalefetin çatı aday formülünün tutmadığını milletin gördüğünü ifade eden İşler, şunları söyledi:
"Çatının çatırdama seslerini duyuyoruz, çatırdamakta olduğunu görüyoruz. Bu çatı, 10 Ağustos akşamı çatıyı kuranların üzerine çökecektir. Yani CHP'nin, MHP'nin üzerine çökecek. Daha sonra bu çatının altına şöyle veya böyle giren, toplamda yüzde biri dahi geçmeyen, 3-5 kişiden oluşan partilerin üzerine çökecek. Hepsinden önemlisi paralel çetenin ve Pensilvanya'nın üzerine çökecek."
Başbakan Yardımcısı İşler, 10 Ağustos'tan sonra "çatıyı kuranların ödeyeceği bir takım siyasi bedellerin olacağını" belirterek, CHP ve MHP tabanlarının yapılan dayatmayı kabul etmediğini savundu.
- KILIÇDAROĞLU'NUN AÇIKLAMASI
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan İşler, "CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun, 'Ortadoğu'ya barış gelsin istiyorsanız, Ekmeleddin İhsanoğlu'na oy verin' açıklaması oldu. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki soru üzerine, "Bu açıklamayı, Sayın Kılıçdaroğlu'nun dış politikadan hiçbir şey anlamadığının göstergesi olarak ben değerlendiriyorum. Ortadoğu politikasıyla ilgili hiçbir bilgisi olmadığını bu açıklamayla ortaya koymuş oldu. Ortadoğu'da öyle Ekmel Bey'in seçilmesiyle barış gelecek olsa mesele çok kolay ama öyle değil" şeklinde konuştu.
Emrullah İşler, İhsanoğlu'nun, İslam İşbirliği Teşkilatında 9 yıl genel sekreterlik yaptığını anımsatarak, şöyle devam etti:
"O zaman, bu 9 yıl genel sekreterlikti zaten işin. Suyun başındaydı. O zaman biz Türkiye olarak onun orada aktif olması, bu sorunları çözmesi konusunda sürekli teşvik etmemize rağmen herhangi bir çözüm ortaya konulmuş değil. Dolayısıyla Ekmel Bey'in böyle bir elinde mucizeli bir asası varsa zaten önce seçimleri alır, ortaya koyar bakalım. Ondan sonra da görürüz barış geliyor mu, gelmiyor mu?"
İşler, Ortadoğu denkleminin kolay olmadığını belirterek, "Biz Türkiye olarak dış politikamızı barış, huzur ve istikrar üzerine oturtmuş durumdayız" dedi.
- "ÇOK ŞIK DURUMLAR DEĞİL"
Başka bir gazeteci tarafından, "paralel yapı" operasyonu ile savcı Zekeriya Öz'ün açıklamalarına yönelik değerlendirmelerinin istenmesi üzerine, Başbakan Yardımcısı İşler, 30 Mart seçimleri öncesinde bu yapıyla mücadele başlattıklarını ve bunu güçlü bir şekilde sürdürebilmek için 30 Mart'ta milletten destek istediklerini anımsattı. Milletin o desteği verdiğini ve sorumluluğu omuzlarına yüklediğini belirten İşler, şunları kaydetti:
"Milletten almış olduğumuz yetki ve sorumlulukla bu paralelle, devlet içindeki yapılanmayla mücadeleyi sürdürüyoruz. Dolayısıyla bu operasyonlar, deliller toplandıktan sonra yapılıyor ve tabii ki yargıya intikal edecek. Yargı neticede kararı verecek.
Malum savcıyla ilgili daha önce de basında çeşitli ifadeler yer aldı. Doğrusu hoş olmayan tatiller, bir takım kılık, kıyafetlerle ilgili haberler var. Çok şık durumlar değil. Bu savcı bir devlet memuru olduğunu unutarak, adeta bir siyasi kişilik gibi sağa sola tehditler savuruyor. Eğer siyaset yapmak istiyorsa cübbesini çıkarır ve siyasete girer, aday olur, ne yapmak istiyorsa o zaman yapar. Ama yargı mensubu olarak bu şekilde davranması doğru bir davranış değil. Elbetteki hukuk devleti içinde bunun hesabı da sorulur. Burada HSYK'ya görev düşmekte. Tabii ki Adalet Bakanımız da HSYK'yı bu konuda göreve çağırdı. Bir savcının böyle pervasız şekilde açıklamalarda bulunması, tweet atması demokratik bir ülkede kabul edilebilir bir durum değildir."
- GÜMRÜK KAPILARINDA KULLANILAN OYLAR
Emrullah İşler, cumhurbaşkanı seçimi için gümrük kapılarında kullanılan oy sayısının sorulması üzerine, yurt dışındaki vatandaşların yaşadıkları ülkede oy kullandıklarını, bunun da ilk olduğunu hatırlattı.
Seçimle ilgili yetki ve sorumluluğun YSK'da olduğunu belirten İşler, kurulun randevu sistemini "çok katı bir şekilde uyguladığını" söyledi. Oy kullanma işlemi başladığında yaşanan aksaklıkların Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığınca tespit edilerek, YSK'ya gerekli bazı adımların atılması, kararların alınması konusunda talepte bulunduklarını belirten İşler, çeşitli alternatifler sunmalarına rağmen YSK'nin taleplerini reddettiğini bildirdi. İşler, "Neticede yurt dışında oy kullanma oranı 232 bin rakamında kaldı. Halbuki bu rakam bu şekilde katı uygulanmasaydı çok daha fazla olabilirdi" ifadesini kullandı.
Gümrük kapılarındaki oy kullanma işleminin 10 Ağustos'a kadar devam edeceğini anımsatan İşler, şu açıklamalarda bulundu:
"Bugün sabah itibarıyla 207 bin vatandaşımız gümrük kapılarında oy kullanmış durumda. Yurt dışında kullanılan oylarla 440 bin rakamına ulaştığımızı görüyoruz. Benim tahminim de 10 Ağustos'a kadar 500 bine ulaşır belki, biraz da geçebilir. 500 bin seçmen, ilk defa bu kadar yüksek oranda oy kullanılmış olacak. Daha önce, 2011 seçimlerinde 122 binde kalmıştı. Yurt dışında bulunan vatandaşlarımızın daha önce gümrük kapılarında oy kullanma oranı yüzde 5'i geçmiyordu. Eğer 500 bin rakamına ulaşırsak, bu aşağı yukarı yüzde 18'lere tekabül edecek. Bir ilk olması hasebiyle başarı. Biz temenni ederdik ki randevu sistemi bu kadar katı uygulanmasaydı, bu sayı oran olarak yüzde 30'ları bulurdu. Elbetteki bu ilk denemeden YSK'nın da çıkarması gereken dersler var."
İşler, daha sonra GİMAT'a giderek esnafla bir araya geldi.
