Polis memuru Ömer Çil, 101 gün sonra Irak'tan gelen müjdeli haberle Türkiye'ye getirilen 46 vatandaşımızdan biri. Çil, memleketi Hatay'a döner dönmez kendisi kaçırıldığı gün doğan kızı Miray'ı da ilk kez kucağına aldı, öpüp kokladı. Irak Şam İslam Örgütü'nün (IŞİD) kaçırarak 101 gün rehin tuttuğu Musul Başkonsolosluğu personelinden polis memuru 27 yaşındaki Ömer Çil, dün gece Hatay'ın Hassa ilçesindeki baba evine ulaştı. Üzerinde Türk bayrağı asılı otomobille Girne Mahallesi'ndeki evine gelen Çil'i, eşi Hanife, annesi Sultan, babası Ali Çil ile akrabaları karşıladı. Ailesine uzun uzun sarılarak hasret gideren Çil, kaçırıldığı gün dünyaya gelen üç aylık kızı Miray Erva'yı ilk kez kucağına aldığında gözyaşı dökerek öptü. Polis memuru Çil, 3 yaşındaki kızı Zeynep'i de kucağından uzun süre indirmedi. Evine döndüğü ve ailesine kavuştuğu için çok mutlu olduğunu belirten Ömer Çil, "Ailemden, çocuklarımdan ayrı kalmak çok zordu. Allah bu acıyı bir kez daha yaşatmasın. Şu anda ne diyeceğimi bilmiyorum. Çok mutluyum" diye konuştu.
KURBAN KANI SÜRÜLDÜ
Ömer Çil, kendisini karşılamaya gelen yakınlarıyla tek tek kucaklaşırken, baba Ali Çil'in adağı yerine getirilerek kurban kesildi. Kurbanın kanı, Çil'in alnına sürüldü. Çok mutlu olduğunu ve 101 gün boyunca bu anı beklediklerini belirten baba Çil de, "Oğluma sağ salim kavuşmayı bekliyordum. Allah'ıma hamdolsun bana bu günü yaşattı. Oğlumun eve dönmesinde emeği geçen başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Başbakanımız Ahmet Davutoğlu'na ve tüm Türk yetkililerine teşekkür ediyorum. Allah bu acıyı hiç kimseye yaşatmasın" dedi. Konsolosluktaki görevi nedeniyle yaklaşık 9 aydır ayrı olduğu eşine kavuşan Hanife Çil de, "Hayatımızın son 101 günü adeta işkence gibi geçti. Ama çok şükür ki artık kabus bitti. Allah onu bize ve çocuklarımıza bağışladı" şeklinde konuştu.
ÖZEL HAREKATÇI POLİS, ŞEHİR GİRİŞİNDE KARŞILANDI
Kaçırılan
konsolosluk görevlilerinden Özel Harekatçı Yalçın Bakır, ailesiyle birlikte Ankara'dan karayoluyla ulaştığı Kırklareli girişinde polis ekiplerince karşılandı. Emniyet müdürlüğüne ait midibüs ve Türk bayrağının asılı bulunduğu polis araçlarının siren sesleriyle İstasyon Mahallesi'ndeki evine ulaşan Bakır, kendisini bekleyen yakınlarıyla kucaklaşıp hasret giderdi. Mutluluğunu kelimelerle tarif edemediğini anlatan Bakır, "Zor günler geçirdik. Ama sonunda yurdumuza döndük. Bütün teşkilatım burada, hepsinden Allah razı olsun. Diyecek bir şey yok. Şu manzara benim için yeterli. Geldik, vatanımızdayız. Devletimize her zaman güvenimiz tamdır. O konuda hiçbir zaman şüphe duymadık" diye konuştu. Baba Nazmi Bakır da oğluna kavuşmanın mutluluğunu yaşadıklarını kaydederek, "Çifte bayram kutlayacağız" ifadelerini kullandı. AA
'DEVLETİMİZE HEP GÜVENDİK, UMUDUMUZU HİÇ KAYBETMEDİK'
IŞİD'in
elinden kurtarılan polis memuru Zafer Yıldız, Trabzon Havalimanı'nda ailesi, akrabaları, Trabzon Emniyet Müdürü Murat Köksal ve meslektaşları tarafından karşılandı. Oğulları 8 yaşındaki Zafer Tuna ile 5 yaşındaki Tanay'a sıkı sıkı sarılarak sevinç gözyaşları döken Yıldız, "Zor bir süreçten geçtik. Özgürlüğümüze kavuşacağımızı öğrenince yeniden doğduğumu hissettim. Aileme, çocuklarıma, eşime ve meslektaşlarıma kavuştuğum için çok mutluyum. Allah devletimize zeval vermesin. Herkesten Allah razı olsun" dedi. Eşine kavuştuğu için mutluluk gözyaşları döken Banu Yıldız ise, "Umudumu hiç yitirmedim. Çünkü geleceğini biliyordum. Küçük oğlum her gece 'babam ne zaman gelecek anne' diye soruyordu. Ben de hep 'yarın gelecek' diyordum. Nihayet beklediğimiz 'yarın' geldi. Allah Cumhurbaşkanımızdan, Başbakanımızdan razı olsun" diye konuştu. zafer Yıldız'ın babası Şükrü Yıldız ise "101 gündür oğlumdan gelecek mutlu haberi bekliyordum. Devletimize her zaman güvendik. Umudumu yitirmedik" diye konuştu.