Diyarbakır'da 5 Haziran günü HDP mitinginde 2 dakika arayla patlayan 2 ayrı bombalı saldırıda 4 kişi hayatını kaybetti, 130'dan fazla kişi de yaralandı. Saldırıyı gerçekleştiren ve DAEŞ saflarında savaşçı olduğu belirlenen Orhan G. Gaziantep'te yakalanmıştı. Diyarbakır Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında, yaralıların doktor raporları ve ölenlerin otopsi raporları da dosyaya eklendi. Bombalarla ilgili Bomba İmha Şubesi'nin kriminal polis laboratuarında yürüttüğü çalışma da tamamlandı. Rapora göre, bombacı Orhan G. mitingden önce alana gelerek bombalardan birini kaldırım kenarındaki çöp kutusunun içine attı, ikinci bombayı ise seyyar çay tezgahının sahibine bırakıp, olay yerinden uzaklaştı. Birinci bombanın bağlı olduğu cep telefonununun çalar saat alarmını 17.50'ye ayarladı ve ilk patlama böyle meydana geldi. İzdiham yaşanması üzerine ikinci bombayı cep telefonu aramasıyla 17.52'de patlattı.
AYAKKABI KUTUSUNDA
İncelemede, TNT içeren, el yapımı tahrip gücü yüksek bombanın iddia edildiği gibi piknik tüpüne değil ayakkabı kutusuna poşetlere sarılarak yerleştirildiği anlaşıldı. Bombada kullanıyan TNT kalıplarının ise Suriye'de DAEŞ ve PYD'nin nemli ya da rutubetli olduğu için araziye attığı havan toplarından ve obüs mermilerinden elde edildiği belirlendi. Bombanın güçlendirilmesinde ise roketatar mühimmatı, çivi, bilye, kuru kahve, şeker, nitrik asit, sülfürik asit, etil alkol, barut ve havai fişek yapımında kullanılan proteknik maddeler, metal artıklar, patlayıcılarda kullanılan 'korteks' adı verilen malzeme, RDX, Parain Waks maddesiyle karıştırılmış amonyum nitrat, potasyum klorat, potasyum permanganat maddeleri kullanıldığı kaydedildi. Patlayıcının sürtünme ve ısınma özelliğine sahip, saniyedeki hızının 7 kilometre olduğu ve öldürücü özelliğe sahip olduğu bildirildi. Bombanın 30 santimlik çelik zırh, 60 santimlik beton duvar ve 80 santimlik taş duvarı delerek imha edebildiği ifade edildi. Bombanın Suriye'den Türkiye'ye kim ve kimler aracılığıyla gönderildiğine dair soruşturma da çok yönlü sürdürülüyor. İstihbarat raporlarında Suriye gizli servisi Muhaberat'ın seçimlerden önce Türkiye'de bir kaos planı devreye sokmak için hazırlık yaptığına da yer verildi. Orhan G.'nin "bombayı Suriye'de tanımadığım birileri verdi" ifadesini inandırıcı bulmayan güvenlik birimleri, saldırının perde arkasını araştırıyor. Orhan G.'nin Gaziantep'te yakalanmadan önce bir süre önce DAEŞ'e eleman temin etmekten tutuklanan İ.B. adlı kişi ile görüştüğü belirlendi. İ.B.'nin Suriye bağlantıları da araştırılıyor.
'BOMBA OLDUĞUNU BİLSEM ORADA NEDEN DURAYIM'
Raporda
patlamada ağır yaralanan seyyar çaycının bilincinin açılmasının ardından savcıya ifade verdi. Bombacıyı fotoğrafından teşhis eden çaycı ifadesinde, "Miting öncesi elinde bir kutuyla yanıma geldi. Bana kutuda esrar olduğunu, tezgâhın altına bırakıp bir süre sonra benden alacağını söyledi. Ben de 'Polisler arama yaparlar' dedim. O da bana, 'O zaman biraz geriye bırak görmesinler' dedi. Ben de paketi aracın kenarına bıraktım. İçinde bomba olduğunu bilmiyordum. Bomba olduğunu ve patlayacağını bilsem neden orada bekleyeyim" dedi.
MOBESE'YE BÖYLE YAKALANMIŞTI
Bombacı Orhan G.'nin miting öncesi alana gelip, elindeki birinci paketi çöp kutusuna bıraktığı, ayakkabı kutusunun içindeki ikinci bombanın bulunduğu poşetle bir süre yürüyerek çaycının yanına doğru gittiği MOBESE görüntülerinden tespit edilmişti.
