25 Aralık darbe girişimi iddianamesinde, Paralel Yapı'nın sadece yargıda 4 bin civarında elemanı olduğu belirtilerek "Manzara korkunç. Elemanların bir emirle gözünü kırpmadan kendilerini imha edebilecek kadar gözü kara. Yapmayacakları hukuksuzluk yok" dendi. Paralel soruşturmalardaki tutukluları yetkileri dışında devreye girip tahliye etmeye çalışan ancak hukuksuz uygulamaları nedeniyle hakimlikten atılıp tutuklanan İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin eski hakimi Mustafa Başer ile 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nin eski hakimi Metin Özçelik'in eylemi, örnek gösterildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili İsmail Uçar tarafından, Fetullah Gülen ve emniyet görevlisi toplam 69 kişi hakkında hazırlanan iddianamenin satır başları şöyle:
İşe girebilmeleri için sınav soruları çalınmış, terfi ve tayinlerde ayrımcılık yapılmış, örgüte karşı olanlara mobbing uygulanmış, tayin edilmişler, sürülmüşler ve terfileri engellenmiştir.
1453 SAYFALIK İDDİANAMEYE ONAY
Manzara korkunçtur. Polis teşkilatının ve diğer kamu kurumlarının en tepe noktaları Paralel Yapı'nın elemanları tarafından kuşatılmıştır. Yargı teşkilatına 4 bin civarında bir rakamla sızmışlar. Bu elemanların her biri aldıkları bir emirle gözünü kırpmadan kendini imha edebilecek kadar gözü kara. Hiçbir kutsalları yok. Hiçbir değer yargıları yok. Yapmayacakları hukuksuzluk yok. Böyle bir yapının kalkışamayacağı hiçbir şey yoktur. Herkesi kendi menfaati için kullanan bu örgüt, bir dinin peygamberini de amaçları için kullanmaktan çekinmediğini göstermektedir.
Haliç Kongre Merkezi'nde dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın Suudi işadamı Yasin el Kadı ile görüşme görüntülerini temin eden şüpheli polis Mahmut Yavuz, Fetullahçı olduğunu inkar ederken Ş.S. ile yaptığı konuşmada kendisini ele verdi.