İŞTE BİROL AKGÜN'ÜN SABAH.COM.TR'YE YAPTIĞI AÇIKLAMALARDAN BAZI BAŞLIKLAR
RUSYA VURUYOR BATI SUSUYOR!
Son günlerde Türkiye sınırına yakın bölgelerde Türkmenlere ve Özgür Suriye Ordusuna yönelik şiddetli saldırılar düzenleniyor. Sözde DAİŞ ile mücadele adına Suriye'ye giren Rusya havadan ve uzun menzilli füzeleriyle karadan en çok Özgür Suriye Ordusu ve Türkmenleri hedef alan saldırılar düzenlerken, İran ve Hizbullah destekli Rejim güçleri de kara operasyonlarını artırdılar. En çok Türkiye'nin destek olduğu ÖSO ve Türkmenlere yönelik saldırılar konusunda ne yazık ki Batı dünyası sessizliğini koruyor.
EN ILIMLI MUHALİF GRUP OLAN TÜRKMENLER NEDEN HEDEFTE?
Oysa diğer muhalif gruplar içinde ılımlı muhalefeti temsil eden Türkmenlerin de içinde yer aldığı ÖSO, batı tarafından da tanınıyor ve aslında Suriye'de 2011'de başlayan Esed karşıtı demokrasi hareketinin özüne bağlı tek demokratik grup olarak biliniyor. Buna rağmen Batı dünyasının entelektüellerinden, siyasilerinden ve hükümetlerinden yeterli desteği ve ilgiyi görmüyorlar. ÖSO'yu güçlendirmek adına ABD, Türkiye, Ürdün ve Katar ortaklığında oluşturulan Eğit-Donat programı ABD tarafından yeterince etkin olmadığı gerekçesiyle iptal edildi. Rusya'nın eli kanlı diktatör Esed'in elini güçlendirme politikalarına batı ne yazık ki ya görmezden geliyor uya da üstü örtülü destek veriyor.
DAEŞ İLE DEĞİL TÜRKMENLERLE MÜCADELE EDİYORLAR
Batı dünyası için özellikle Paris saldırıları sonrası IŞİD ile mücadele Esed'in akıbetinin ne olacağı sorununun önüne geçmiş gibi duruyor. Bu konuda Türkiye'nin tezlerine yakın duran Fransa da artık farklı bir noktaya kaymış durumda. Oysa stratejik olarak Suriye halkına Türkmenlerin ve ÖSO'nun temsil ettiği demokratik muhalefet cephesini güçlendirmeden IŞİD ile mücadeleyi kazanmak imkansız. Afganistan'da Taliban'la mücadelede de eksik olan unsur buydu, Irak'ta da. Şimdi aynı hata Suriye'de yapılıyor. 2011 isyanlarının amacı olan demokrasi ve özgürlük taleplerini seslendirecek bir siyasi kanal açmadan terörle salt askeri mücadele kazanılması mümkün değildir. Tam da bu nedenle tüm dünya bugün Türkmenlere yönelik saldırıyı hep beraber psükürtmelidirler. Sorun yalnızca Türkiyenin sorunu değildir, tüm demokratik dünyanın sorunudur.
Prof. Dr. Birol AKGÜN, SDE Başkanı