Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan, eğitimi için bulunduğu İtalya'da, Corriera della Sera gazetesine bir röportaj verdi. Bologna şehrindeki John Hopkins Üniversitesi'nde gerçekleştirilen röportajda Erdoğan; DAEŞ terör örgütüne, Moskova-Ankara hattındaki gerginliğe ve Suriye sorununa dair açıklamalarda bulundu. Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
DAEŞ ÜLKEMİZİN DÜŞMANI: Kremlin sözcüsü "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oğlu DAEŞ petrolünü Ceyhan limanından Japonya'ya kadar ihraç ediyor" dedi ve bu iddialar bir anda tüm dünyada haber oldu. Fakat benim ne Ceyhan'la ne de deniz sevkıyatıyla alakam var. Her şey bir yana DAEŞ benim ülkemin düşmanı. DAEŞ dinimizi kötü gösteren bir utanç kaynağı. DAEŞ, İslam'ı temsil etmiyor ve ben de onların Müslüman olduğunu dahi düşünmüyorum. Vakıf aracılığıyla 2 bin kız çocuğunun eğitimine katkıda bulunuyorum. Buna rağmen beni DAEŞ'le mi anmak istiyorsunuz?
DAEŞ'TEN KORKUNÇ İNFAZ!
PETROLLE İŞİMİZ YOK: (BMZ şirketi (Bilal Erdoğan'ın şirketi) deniz sevkıyatı yapmıyor mu? sorusu üzerine) BMZ bir inşaat şirketi. İstanbul'da ofis inşa ediyoruz. Rusya'daki bir girişimci için nehir tankerleri inşa etme anlaşması da yaptık. Fakat bu tankerleri biz işletmiyoruz. Bizim ne Akdeniz'de, ne Suriye'de ne de Irak'ta işimiz var. (Kardeşi Burak Erdoğan'ın şirketiyle ilgili) Kendisinin nakliyat işi var fakat o tankerler petrol sevkıyatı için kullanılamaz.
SINIRIN KAPATILMASI: Petrol ticareti bu alanın karakteristik bir özelliği olmuştur çünkü Türkiye'de petrol Suriye'dekinden daha pahalı. Onlar bunu katırlarla sınırdan geçiriyorlar. Türkiye, bu konuda özellikle son 3 yılda iyice sertleşmişti çünkü DAEŞ'in petrolle zenginleşmesini istemiyor. Biz tampon bölge oluşturulmasını istedik. Öyle hem sınırı kontrol etmek hem de sığınmacıları karşılamak çok daha kolay olabilirdi. Ama ne yazık ki bize kulak verilmedi
DAEŞ PETROLÜ: (DAEŞ ortak düşmansa Esad'a yaklaşmak gerekir mi? sorusu üzerine) Esad kimin düşmanı? Eğer DAEŞ petrolünü takip ederseniz sonunda Esad'a ulaşırsınız. Suriye'de demokratik bir geçiş sürecine ve seçime ihtiyaç duyuluyor. Eğer savaş yüzünden evlerinden olan 10 milyon insana seçim şansı verirseniz, bu insanlar Esad'ı seçmez. "Demokrasi, ancak bizim hoşumuza giden taraf kazandığında işe yarar" fikrini benimseyemeyiz.
KAÇTI İDDİALARI: Rusların eylemlerini ben planlamadım. Ülkemde kalmak istiyorum ama dikkat dağıtıcı çok şey var. Buraya iki çocukla gelmek adapte olmak kolay değil. Ama burada çalışmama odaklanabilirim.
"RUSYA'NIN NE YAPTIĞI BİLİNMİYOR"
Bilal Erdoğan Rusya'nın uçuşa yasak bölgeye karşı çıktığının hatırlatılması üzerine şöyle konuştu: "Kim bilir neden... Biz partner ve komşu ülkeleriz. Sorunun çözüleceğini düşünüyorum ancak herkes kendi çıkarlarının peşinden giderse gerçekleşmez. Rus jeti konusunda yaşananlar üzüntü verici, fakat bizim DAEŞ ve Suriye'nin geleceği gibi gerçek sorunlara odaklanmamız gerekir. Ülkemin temsilcisi olarak değil, uluslararası ilişkiler alanında uzmanlık öğrencisi olarak konuşuyorum. İki hafta öncesine kadar Rusya'yla iyi müttefiklerdik. Rusya, DAEŞ'e karşı bu kadar etkin bir rol üstlendiyse, niçin bizi daha önce suçlamadı? Biz NATO üyesiyiz, eğer Türkiye DAEŞ'e yardım etseydi NATO bunu bilmez miydi? Sahada yaptığımız her hamleyi ortaklarımız ve müttefiklerimizle koordineli yürütüyoruz. Fakat Rusya'nın ne yaptığını bilemiyoruz."
'PETROLÜ REJİME SATIYOR'
Suriye'nin Halep vilayeti kırsalındaki muhalif gruplardan Şam Cephesi rehin aldığı bir DAEŞ'linin videosunu yayımladı. Video kaydında Muhammed Ali el- Halef adlı DAEŞ'li şunları söyledi: "DAEŞ komutanları çıkardığı petrolü rejime satıyor. Petrol, Halep'in doğu ve güney kırsalında Deyr Hafer, Hanasır beldeleri ve Mafrak Zekiyye mevkisinde rejime satılmak üzere tankerlerle naklediliyor.