HINCAL ULUÇ
Alışmayın!.. Evde oturun, e mi?.
Terörün istediği bu değil mi?. 4 turist öldürmenin amacı ne?. Hem turizmi baltalamak, hem de milleti sokağa çıkma korkağı yaparak, iç ekonomiyi çökertmek değil mi?..
İstiklal Caddesi'nde patlayan bombanın amacına ulaştığını gördüm, pazar gecesi bomboş İstanbul sokaklarında turlarken..
Maça gitmeyeceğiz.. Tamam.. Sinema, tiyatroya gitmeyeceğiz. Tamam.. AVM'lere gitmeyeceğiz tamam.. Peki Boğaziçi Üniversitesi'ne, Koç, Sabancı, öteki onlarca üniversite, binlerce orta okul, ilkokula gitmeyecek miyiz?. Ya da işe?. İş ve okul servislerine binmeyecek miyiz?. Kalabalık hiçbir yere gitmeyeceğiz, kitlesel bir Agorafobi/ Kalabalık yer korkusu'na tutulacağız öyle mi?. YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...
HAŞMET BABAOĞLU
Meseleye ve mücadeleye odaklanın!
Odaklanmak nedir?
Son dönemlerde odaklanmak yerine popüler psikoloji literatüründe "yoğunlaşmak" teriminin kullanıldığını görüyorum.
Bana problemli geliyor.
Püf noktasının kaçırıldığını düşünüyorum.
Odak mihraktır (focal point), merkezdir, nişandır.
Odaklanmak da aslında dikkatini bir konu etrafında değil, tam üzerinde toplamaktır.
Sadede geleyim. YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...
OKAN MÜDERRİSOĞLU
Güvenlik senaryoları altında ekonomi
Türkiye'yi iddialarından vazgeçirsek ne olur?
Birilerine göre, hayat bugünkünden daha kolay olur-muş!
Peki, gerçekte öyle mi olur?
Tabii ki "hayır!"
Hedeflerinden uzaklaşması, enerjisini içeride tüketmesi, Meclis'e ve kendine güvenini kaybetmesi istenen Türkiye'de "huzur, refah, güvenlik olur mu?"
Kuşkusuz, "hayır!"
Bu demek değildir ki Türkiye, dış politika başta olmak üzere bazı hassas alanlarda ince ayarlar yapmak, eski tür milli güvenlik anlayışını revize etmek durumunda değil! YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...
BURHANETTİN DURAN
DAİŞ'in izinde PKK
Bir hafta içinde terör çirkin yüzünü iki canlı bomba ile gösterdi.
Kızılay- Güven Park'ta PKK, Taksim'de DAİŞ bağlantılı teröristler sivilleri hedef alarak gündelik yaşam alanlarını kana boyadılar.
Korku, yılgınlık ve panik yaratma amaçlı bu terör eylemleri her iki terör örgütünün fanatik militanlarını patlattığı bir cinnet halinin yansıması. Bu iki örgüt birbiriyle anlaşmışçasına, yarışırcasına bombalar patlatıyor. Her iki örgütün de paylaştığı cinnet hali kamuoyunda "PKK ve DAİŞ terörünün aynı olduğu" yönünde bir kanaati iyice güçlendiriyor. YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...
MAHMUT ÖVÜR
PKK-DAEŞ kardeşliği
Çok sarsıcı ve büyük oranda kirli ittifakların sergilendiği bir dönemden geçiyoruz. Hiç akla hayale gelmeyen devletler, örgütler, kurumlar yan yana geliyor.
Birbirine düşman olanların birdenbire dost olması artık kimseyi şaşırtmıyor. Klasik devletlerarası ilişki olsa "çıkarlar söz konusu" der geçilir ama öyle de değil, AB gibi demokratik değerleriyle öne çıkan birlikler bile, bir bakıyorsunuz Sisi gibi darbeci generalleri alkışlıyor.
ABD kırmızıçizgisinden vazgeçip, kimyasal silah kullanan katil Esad'ı koruyup kollayabiliyor.
Yine katil Esad, ABD ile Rusya'yı hatta İran'ı yan yana getirebiliyor. YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...
HİLAL KAPLAN
PKK'dan CHP'ye selam
Haber "Demirtaş'ın kardeşi CHP'ye seslendi" diye yer aldı ama doğrusu şu olacaktı: "Demirtaş'ın PKK'lı kardeşi, CHP'ye seslendi." Çünkü Nurettin Demirtaş'ın askerlik raporu sahte çıkınca soluğu Kandil'de almıştı.
Nurettin Demirtaş, "Eğer Mustafa Kemal Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı'ndan ders alınacaksa,ilk hamlesinin Kürtlerle ittifak kurmak olduğu hatırlanmalıdır. CHP cumhuriyetin bu kritiksürecinde Kürtlerin yanında yer almalıdır" diyerek CHP'ye 'el uzatmış'. PKK'lılar geçen sene CHP'ye HDP ile işbirliği teklif ediyorlardı. İş artık direkt PKK ile saf tutmaya çağırmaya kadar varmış...
Rejimi kurmakla övünen parti, halk oyuyla seçilmiş Cumhurbaşkanı'nı devirmek amacıyla hareket eden bir terör örgütüyle işbirliğine davet edilmektedir. Üstelik davetteki metafora göre PKK, 'Kurtuluş Savaşı'nın günümüzdeki ordusudur! Gelmekte olanı 10 Ağustos 2015'te, koalisyon tartışmalarının yapıldığı süreçte, şöyle ifade etmiştim: YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...
MEVLÜT TEZEL
Hainlikle muhalifliği karıştıran sanatçılar
'On beş gün bankaya uğramayıversen mesela?', '15 gün eğlence mekanlarına gitmesen? (nasılsa güvenli de değil)', 'Nasılsa bomboş AVM'ler; 15 gün gitmesen, kredi kartı kullanmasan?', 'Mesela 15 gün benzin almasan arabana?', 'Madem hayat durdu, neden sen kasten durdurmuyorsun dersin?' '15 gün paralı yolları kullanmasan?' '15 gün muhalif bile olmasan?'
Bu tweet'ler ünlü oyuncu Fırat Tanış'a ait. Tanış özetle, 'Bombalı saldırılar zaten hayatı durdurdu, bir tekme de sen at ülkene; tüketme, ekonomi batsın' diyor. Böyle vicdansızca tweet'ler atan sanatçıları eleştirdiğimizde de hedef göstermekle suçlanıyoruz. Şimdi bu tweet'leri eleştirmeyelim mi? Terörist bir bomba atıyorsa; Tanış gibi vatan hainliğiyle muhalifliği karıştıran sanatçılar yazdıkları tweet'lerle o bombanın etkisini artırıyorlar. YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...