Adana'da nakliye ve güneş enerjisi sektörlerinde faaliyet gösterirken tarıma giren ve tanınmış çiftçiler arasında saygın bir yer edinen Fırat Özkan, Çukurova'daki durumu değerlendirirken çarpıcı yorumlarda bulunuyor. Ovada tarımın yüzde 95'inin banka kredileriyle yürüdüğünü belirten Özkan, "Çiftçi yaşamını sürdürmek için, yarınlarını risk altına sokacak krediler kullanıyor. Birçok çiftçi yeni sektörlere girmek istiyor ama tarımdan başka iş bilmediği için cesaret edemiyor" diyor.
'İYİ TARIM' UYGULUYOR
Fırat Özkan, tarım sektörüne sonradan katılanlardan biri. Uzun süre nakliye ve güneş enerjisi sektörlerinde girişimci olarak yer alan Özkan, 1988'de çiftçliğe yönelmiş. Adana'nın Kamışlı köyündeki çiftliğinde iyi tarım uygulamaları başta olmak üzere modern tekniklerle çalışan Özkan, pamuk, mısır, buğday, soya, karpuz, kavun ve narenciye üretimi ile birlikte küçük çaplı hayvancılık faaliyeti de sürdürüyor.
PAMUK ÖRNEĞİ ORTADA
Çukurova çiftçisinin dünya standartlarında, hatta kimi konularda dünyadan daha ileri düzeyde verim ve teknolojiye sahip olduğunu kaydeden Özkan, diğer yandan maliyet yüksekliği ve fiyat düşüklüğünün ortak şikayet konusu olduğunu söylüyor. Fırat Özkan bu durumu "Mazot, gübre ve ilaç maliyetleri çok yüksek. Ama ürün satış fiyatları giderek düşüyor. Örneğin 2010'da pamuk 2,20 liradan piyasada işlem gördü. 2012'de 1,15'te kaldı" sözleriyle özetliyor.
O DESTEĞİ BİZ ALSAK…
İthal ve düşük fiyatlı ürünlerin Türk çiftçisini zora soktuğunu anlatan Özkan, "Batılı çiftçi daha ucuza mal ediyor" algısının yanlışlığına da dikkat çekiyor. Özkan şunları söylüyor: "Bugün Avrupalı ve Amerikalı çiftçinin kullandığı ucuz mazot ve gübre olanağına, verilen desteklere Çukurova çiftçisi sahip olsa, onlardan çok daha ucuza üretim yapılır" diyor.
Pamuk mutlu etmiyor
FIRAT Özkan'ın verdiği bilgiye göre, Çukurova çiftçisi en çok pamuk üretmeyi sevse de bu ürünün kazanç getirememesi nedeniyle mısıra öncelik vermek zorunda kalıyor. Ovada buğday, soya ve narenciye çeşitleri de en çok tercih edilen ürünler arasında yer alıyor.