Evliliğin sadece bir defter imza atıp aynı evde yaşamak olmadığını, kimi zaman büyük fedakarlıklar gerektirdiğini Kahramanmaraş, Malatya ve Gaziantep'ten üç kadın kanıtladı. Kahramanmaraş'ta Serpil Bozkurt, Malatya'da Hatice Ulutaş ve Gaziantep'te Sultan Beydilli, böbrek yetmezliği hastası eşlerine hiç düşünmeden böbreklerini verdi.
YILDÖNÜMÜ 2'NCİ BAŞLANGIÇ OLDU
Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinde yaşayan Kahraman Bozkurt ile teyzesinin kızı Serpil Bozkurt, bundan 24 yıl önce evlendi. Kahraman Bozkurt, yıllarca farklı şehirlere, inşaatlarda çalışmaya gitti. 1997'de Elbistan'da doktorların kurduğu bir sitede çalışırken Dahiliye Uzmanı Dr. Ramazan Kuş'un 'Böbreklerin iyi değil' uyarısını dikkate almayınca bir yıl sonra İstanbul'da çalışırken gözünü hastanede açtı. Önce sol böbreği, 8 ay sonra böbreği işlevini yitirdi. Eşi Serpil Bozkurt, "Sana böbreğimi" vereyim dedi ancak şekerinin 500'e çıktığı görüldü. Vefakar kadın eklem romatizmasına da yakalanınca, bu kapı kapandı. Kahraman Bozkurt, yıllarca diyalize girdi. 2012'de iki kazada iki kişinin bağışlanan böbrekleri de uymadı. Bu arada hastalıklarıyla mücadele eden Serpil Bozkurt'un 2012'te yapılan tahlilerinde nakil için sorun kalmadığı görüldü. Serpil Bozkurt, sonucu evlilik yıl dönümleri olan 19 Kasım'da ameliyat masasına yattı ve böbreğiyle eşine hayat verdi.
TEREDDÜT BİLE ETMEDİ
Malatya'nın Yazıhan ilçesine bağlı Tecirli köyünde evliliklerinin 23'üncü yılını dolduran Mehmet Baki-Hatice Ulutaş çifti, o tarihi özellikle seçmeseler de 14 Şubat 1991'de evlendi. Çiftin iki çocukları oldu. Mehmet Baki Ulutaş, 1998'de astıma, 2003'te de hipertansiyon hastalığına yakalandı. 2006'da kalp krizi nedeniyle hastaye yattığında ise böbrek yetmezliği teşhisi konuldu. Doktorlar 'Ya diyaliz ya da böbrek nakli' dediğinde eşi Hatice Ulutaş hiç tereddüt etmeden, "Ben böbreğimi veririm" dedi. Mehmet Baki Ulutaş karşı çıksa da eşi kararlı davrandı ve nakil için çalışma başladı. Tahlil sonuçlarının çıkcağı gün sabaha kadar uyuyamayan çift, otobüsle hastaneye giderken telefonla 'Nakil olacak' haberini aldı. El ele ameliyat masasına yatan çift, nakilden sonra da el ele çıktı. Eşi için her şeyi yapacağını söyleyen Hatice Ulutaş, "O bunu fazlasıyla hak eden bir kişi" dedi. Mehmet Baki Ulutaş ise "Sevgimiz, biz toprak oluncaya kadar sürecek" diye konuştu.
ÇOCUKLARI İLE BİRLİKTE İKNA ETTİ
Gaziantep'te kamyon şoförü olan Hüseyin Beydilli, 1986'da komşu köyün en güzel kızlarından biri olan Sultan'a aşık olunca bir yastığa baş koydular. Çiftin 2 yıl sonra dünyaya gelen bebekleri Savaş havale geçirip yatağa mahkum oldu. Hüseyin Beydilli, 2008'de Irak dönüşü beyin kanaması geçirdi. Talihsiz adamın iki böbreğinin iflas ettiği anlaşıldı. Haftada 3 gün diyalize bağlanan Hüseyin Beydilli'ye, eşi Sultan böbreklerinden birini vermek istedi. Ancak Hüseyin Beydilli kabul etmedi. 2009'da ise çift, hasta çocukları Savaş'ı kaybetti. Hüseyin Beydilli, 4 yıl boyunca diyalize bağlı hayat sürerken Sultan Beydilli hem haftada üç gün diyalize giren eşine hem de hayattaki dört çocuğuna bakmaya başladı. Eşinin diyalize girmesine daha fazla dayanamayan Sultan, bu kez çocuklarının da yardımıyla organ nakli için ikna etmeyi başardı. Uyum sorunu da çıkmayınca nakil 7 Şubat 2010'da gerçekleşti. Sultan Beydilli, "Ben ihtiyaç duysam, o da bana böbreğini verirdi" dedi.