Koltuğunu kaybettiğini öğrendikten sonra 2 rekat şükür namazı kıldığını söyleyen sayın Mustafa Poyraz'a ' Şükür namazı kılmak için illa ki makam kazanmak veya kaybetmek gerekmez, aldığımız her nefese şükür namazı kılmalıyız' diyeceğim ama neyse.. Poyraz'ın 11 yıllık Belediye Başkanlığı döneminde şimdiki Büyükşehir 'e aday gösterilen İl Başkanı Fatih Erkoç 'u kaç defa makamında ziyaret etti,11 yılda belediyenin yaptığı tesislerin kaç tanesinin (Benim partimin İl Başkanı) diyerek makası uzatıp kurdelesini kestirdi bilmem ama yerel medyada "Poyraz Erkoç'u ziyaret etti" haberlerini görünce (ilahi adalet) demekten kendimi alamadım. Aklıma da bu köşeden 28 Ocak 2008 tarihli yazım geldi. İşte Poyraz'a 5 yıl önce yazdığım yazı Türkiye'de son yıllarda siyasi hırs insanların gözünü öyle bir kararttı ki, ne ilke kaldı, ne mesafe ve ne yön. Artık birçok siyasetçinin topluma yararlı olabilmek için değil, kendini ayakta tutabilmek için siyasete sarıldığını hepimiz bal gibi biliyoruz. Kaldı ki onların kişisel siyasi hırsı uğruna neler yapacaklarına birçok alanda şahit olduk, oluyoruz. Ustası, şaşı çırağına "İçeriye gir, raftaki şişeyi getir" demiş; Şaşı çırak "O iki şişeden hangisini getireyim?" diye sormuş. Ustası cevap vermiş: "O iki şişe değil, şaşılığı bırak biri iki görme" diye karşılık vermiş. İnsan da arzuları ve öfkesi sebebiyle böyle şaşı olur. Öfke ve şehvet insanı şaşı yapar. Belediye Başkanımız Sayın Mustafa Poyraz'ı ne yazık ki şimdi büyük bir siyasi hırs içerisinde görüyorum. Gözünü öylesine hırs bürümüş ki; etrafını hiç göremez olmuş. İlim adamları, "Siyasi hırs şehveti hırstan 360 kat daha fazladır" diyor. Sayın Poyraz, bugün kendisinin makamından dolayı etrafına toplanıp gülücük saçanların, gün gelip koltuğu elden gittiğinde kendilerine çoktan yeni başkan bulduklarını fark ettiğinde zaman çoktan geçmiş olacaktır. Poyraz'ın şimdi yapması gereken bence siyasi hırsla yanlış kararlar vermemeye özen göstermektir. Benden söylemesi… İyi haftalar…