Soğuyan
havaların üst solunum yolu hastalıklarını da birlikte getirdiğini, çevremizdeki hasta bir insanın hapşırması ve öksürmesiyle havaya saçılan virüslerin gribe yakalanmamıza neden olabildiğini belirten uzmanlar, korunma yöntemleri arasında aşının önemine dikkat çekti. Uzmanlar, başta yaşlılar, hastalar ve çocuklar olmak üzere riskli grupta bulunanlara tavsiye edilen aşının, gripten yüzde 70-90 oranında koruma sağladığını kaydetti. Özel Medline Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Arzu Kılçık, viral nedenlerle oluşan hastalıklar olsa da gribi, nezle ya da soğuk algınlığından ayrı tutmak gerektiğini belirtti. Dr. Arzu Kılçık, "Nezle ve gripte ortak olan belirtiler burun tıkanıklığı, burun akıntısı, boğaz ve baş ağrısı, halsizlik, kas-eklem ağrıları, gözlerde sulanma ve ateştir. Nezleden farklı olarak gripte ateşin yüksekliği ve yukarıdaki yakınmaların daha şiddetli hali görülür" dedi. Dr. Arzu Kılçık, gribin kasım-mart ayları arasında daha yaygın olmak üzere tüm yıl boyunca önemli sağlık sorunu olarak karşımıza çıktığını, genç ve sağlıklı bireylerde çok önemli bir sorun oluşturmazken, yaşlılarda, kronik hastalığı olanlarda ve bebeklerde ise hayatı tehdit edebileceğini söyledi.
ETKİSİ 10-15 GÜN SONRA
Hastalıktan korunmak için etkili bir yol olan aşının önemine değinen Dr. Arzu Kılçık, grip aşısının her yıl, bir önceki yıl gribe neden olan virüsler göz önünde bulundurularak, bir sonraki yılın virüslerinin tahmin edilmesiyle hazırlandığını hatırlattı. Aşının koruyucu etkisinin, aşılamadan 10-15 gün sonra başladığını bildiren Kılçık, "Aşılanma zamanı ekim ayı başından kasım ortalarına kadar devam etmektedir. Gribe yol açan virüsler sıklıkla değiştiğinden her yıl grip aşısı tekrar yapılmalıdır. Aşıya ve yumurtaya karşı alerjisi olanlara, ateşi yüksek olanlara ve kronik hastalığı olanların hastalıklarının alevlendiği dönemlerde aşı yapılması uygun değildir" diye konuştu.