Futbol dünyasındaki ekonomik ve sosyal rant inanılmaz farklılık ve hız gerektiriyor. Bu durum ise başarıya endeksli yarış ortamında stres yaratmaktadır. Günümüz sporunda değerlilik, elde edilen başarılarla ölçülür hale gelmiştir. Başarılı olmak, değişime uyum sağlamak, rakiplerle yarışabilmek demektir. Bu hız ve rekabet dolu ortam başarıyı etkileyerek karşımıza stres ortamını çıkarmaktadır. Stresle başa çıkabilmek, psikolojik ve fizyolojik sağlığı koruyabilmek, başarılı olamak için gereklidir. Futbolda stres yönetiminin amacı her türlü stres ortamından uzaklaşmak değil, olumlu bir güç oluşturmakla sağlanır. Amaç optimum stresle başarıyı yakalamaktır. Futbolda stresi artıran birçok neden vardır. Ekonomik veya fiziksel yetersizlik, inanç ve ortak hedef yetersizliği, düşük moral, seyirci baskısı, yeterli performans gösterememe kaygısı başarıyı etkileyen stres nedenleridir. Aslında futbolun doğasında stres vardır. Mücadele içinde olmak vardır. Futbolcular, antrenörler dünyanın her tarafında her gün bir mücadele içerisinde başarılı olmak için stresle mücadele etmektedir. Futbolun inişli çıkışlı neticeleri, yerini bazen sevinç, bazen de hüzne bırakabilmektedir. Bir bakıma futbol sporcunun ateşle dansı gibidir. Başarıyla başlayan sezonlar, başarısızlıkla sonuçlanabilmektedir. En önemli stres kaynaklarından olan futbol stresini pozitif katkıya çevirmek gerekir. Sezon sonu yaklaştıkça tüm maçlar derbi niteliğinde olduğu için stres yönetimini çok iyi düzenlemek gerekir. Çünkü attığınız bir gol, şampiyon olmanıza neden olabileceği gibi, yiyeceğiniz bir gol de küme düşmenize sebep olabiliyor. Stres kaynağı olan futbolu stres yönetimi uygulamalarıyla yönetmek gerekmektedir. Teknik adamlara, futbolculara ve kulüp yöneticilerine düşen görev, gerginliğin giderilmesini sağlayan gevşeme ve dinlenme yöntemlerinin maç öncesi öğretilmesidir. Pazartesi günü oynanan Adana Demirspor-Samsunspor maçının yukarıdaki açıklamalar ışığında değerlendirilmesi ve son döneme girdiğimiz şu günlerdeki ateşle dansın çok iyi yönetilmesi gerekmektedir.