Edison'un ampulü bularak insanların yaşamında büyük değişiklik yapmasının üzerinden 139 yıl geçti ancak 21'inci yüzyılda Adana'nın göbeğinde bir apartmanın sakinleri 4 gün boyunca karanlığa mahkum edildi. Yol çalışması yapan Seyhan Belediyesi elektrik kablolarını kopartınca günlerce elektriksiz kalan apartman sakinleri ne yapacağını şaşırdı. Başvurdukları kurumlar sorumluluğu üstüne almayınca iş başa düştü. Apartman yöneticisi kazma kürekle sorunu çözdü. Ancak yüksek voltaj yüzünden dairelerdeki elektrikli ev aletlerinin çoğunun çalışmaz halde olduğu öne sürüldü.
KARANLIĞA GÖMÜLDÜ
Reşatbey Mahallesi Avukat Mehmet Eroğlu Sokak'ta doğalgaz borusu döşeyen Aksagaz Tatlıdil Apartmanı'na giden elektrik kablosunu koparttı. Görevliler gelip kopan kabloyu bağladı. Aradan üç gün geçti bu kez de Seyhan Belediyesi ekipleri gelip yol çalışması yaptı. Belediye ekipleri de elektrik kablosunu kopartınca apartman yine karanlıkta kaldı. Görevliler yine gelip kabloyu bağladı. Aradan 4 gün geçmişti ki apartmandaki tüm sigortalar büyük gürültü ile patladı, dumanlar çıktı.
HİÇBİR KURUM ÜSTLENMEDİ
Büyükşehir Belediyesi İtfaiye ekipleri apartmana gelerek inceleme yaptı. Sigortaların patlamasına yüksek voltajın neden olduğunu belirleyen itfaiye ekipleri, apartmana giden kabloda nötr bağlantısının yapılmadığını tespit etti. Tatlıdil Apartmanı yöneticisi İsmail Donbaloğlu, Aksagaz ve Seyhan Belediyesi'ne giderek durumu anlattı ancak hiçbir kurum olayın sorumluluğunu üstlenmedi. TEDAŞ kablonun yerini bulmak için 460 TL istedi. Seyhan Belediyesi de eleman yokluğundan kazı çalışması yapamayacaklarını söyledi. Bunun üzerine yönetici Donbaloğlu kazma küreği kaptığı gibi yolu kazdı.
4 günlük karanlık
Günlerce karanlıkta kalan Tatlıdil Apartmanı sonunda elektriğe kavuştu. Yaklaşık 2 bin lira harcayarak sorunu hallettiklerini söyleyen yönetici İsmail Donbaloğlu, "Günlerce karanlıkta kaldık. Yüksek voltaj yüzünden bütün elektrikli ev aletlerimiz yandı. Apartmanın altındaki işyerlerinin bilgisayarları çöktü. Günlerce elektrik olmayınca mağara devrindeki gibi bir yaşam sürdük. Acı olan hiçbir kurumun bizimle ilgilenmemesiydi. Yol kazılıyor, kablomuz kopartılıyor, bir kurum çıkıp 'Bizim hatamız hemen halledelim' demiyor. Vatandaşı kaderiyle baş başa bırakıyorlar" dedi.