Türkiye'deki 17 milyon kayısı ağacından 8 milyonunu barındıran ve "kayısının başkenti" olarak bilinen Malatya'da, 31 Mart'ta meydana gelen ve kayısı ağaçlarının büyük bir bölümünün yanmasına yol açan zirai don olayının yaralarını sarmaya çalışan üreticileri, verimi düşüren hatta kayısı ağaçlarının kurumasına yol açabilen "kabuklu bit" zararlısı korkusu sardı.
Kayısı Araştırma İstasyonu Müdürü Abdullah Erdoğan, yaptığı açıklamada Türkiye'de bulunan 17 milyon kayısı ağacından 8 milyonunun Malatya'da olduğunu söyledi.
Türkiye'de yıllık ortalama 780 bin tona ulaşan yaş kayısı rekoltesinin 411 bin tonunu Malatya'nın karşıladığını dile getiren Erdoğan, kayısının kent ekonomisine her yıl ortalama 300 milyon dolar girdi sağladığına dikkati çekti.
Erdoğan, kentteki yaş kayısı üretiminin yüzde 80-90'nın kurutulduktan sonra ticaretinin yapıldığına, kuru kayısının da 90'a yakınının ihraç edildiğine işaret etti.
Kayısı üretiminin Malatya ekonomisinin can damarlarından olduğunu vurgulayan Erdoğan, üreticilerin, mart ayında meydana gelen zira don olayından çok büyük oran zarar gördüğünü hatırlattı.
Erdoğan, bugünlerde ise kayısı ağaçlarının, halk arasında "kabuklu bit" olarak bilinen "erik koşnili"nin etkisinde kaldığını dile getirerek, "Bu zararlının meyve ve yaprakta zararı var. Erik koşnilleri, çıkardığı sıvıyla yapraklar üzerinde lekelere, siyahlaşmalara sebep olurlar. Bu, meyve kalitesini kötü yönde etkiler. Aynı zamanda çıkardığı şıralarla yapraklar üzerinde bir sıvı tabakası oluşturur. Bu da çok ileri dönemlerde kayısı ağacının zayıf düşmesine hatta kurumasına sebep olabilir" diye konuştu.
Erik koşnillerinin bitki özü suyunu emerek beslendiklerini aktaran Erdoğan, zararlının, ağacı zayıf düşürdüğünü, bunun da hem meyvenin hem de meyve gözlerinin gelişimine engel olduğunu belirtti.
Yüzde 25'inde etkili
Yaptıkları çalışmalarda ağaçların yüzde 25'inde kabuklu bit tespit edildiğini ifade eden Erdoğan, "Üreticilerimizin haziran ayının ilk haftasında yapacakları zirai mücadeleyle bu zararlının çok büyük ölçüde önüne geçeceklerine inanıyorum" dedi.
Sütlüce köyünde kayısı bahçesi bulunan Yunus Çetin de kayısının Malatya'nın bel kemiği olduğunu belirterek, "Geçen yıl yaklaşık 15 ton kayısım oldu. Bu yıl hiç kayısım yok. Malatya'nın genelinde kayısı yok. İnşallah, Allah yüzümüze güler, devlet bize yardım eder. Elimiz kolumuz bağlı, yapacak bir işimiz yok" şeklinde konuştu.
Çetin, mart ayındaki don olayından sonra kabuklu bit zararlısının ağaçlara zarar vermeye başladığını, 3-4 sefer ilaçlama yapmasına rağmen ağaçtaki zararlıları temizleyemediğini söyledi.
Kabuklu bitin kayısı ağaçları için çok zararlı olduğunu ifade eden Çetin, bunun, kullandıkları zirai ilaçlar nedeniyle görüldüğünü tahmin ettiklerini belirtti.
Kayısı bahçesi sahibi Hanifi Tuğrul ise kabuklu bitin ağaçları strese soktuğunu dile getirerek, "Pekmez gibi bir şey. Önce meydana geliyor sonra ağacın alt dallarında güneş görmeyen yerlerde siyah siyah kabuklu bit oluşuyor. O da kayısıya çok zarar veriyor. Ağacın suyunu çekiyor, kayısı strese giriyor. Devlet buna el atmazsa köylü bunun üstesinden gelemez" dedi.
