Sanayi,
turizm ve ekonomik olarak şehrin gelişim sürecinde olduğunu belirten Tokat Valisi Mustafa Taşkesen, İstanbul'da yaşayan 300 bin civarında Tokatlı'yı kapsayan bir proje içinde olduklarını söyledi.
Sizin gözünüzden Tokat nasıl bir yer?
Tokat milattan önce 3 binli yıllardan itibaren 14 devlet ve beyliğe topraklık yapmış, onlarda eserler bırakmış, bilmeyen ama bir tarih ve kültür şehri diyebiliriz. Ama asıl özelliği bizim milletimizin Anadolu'ya ayak bastığı yaklaşık 900 yıl önceden başlayan burada yaşamış bütün devletlerin son 900 yılda eser bırakmakta yarıştığı, ipek yolu üzerinde bu 900 yılın özetini yaklaşık 900 adımda görebileceğimiz, böyle dar bir alanda görebileceğimiz çok şirin bir kenttir. Hz. Mevlana'nın "insanları da mutedil" diye Hacı Bektaşı Veli'nin "alimler fazıllar şairler yurdu" diye iltifat ettiği, Evliya Çelebi'nin, insanlarının kin tutmayan dost canlısı misafirperver diye övdüğü şirin bir kent. Milletimizin medeniyetinin yeşerdiği önemli şehirlerden biri.
Tokat ekonomisi en çok hangi alanda hareketlilik gösteriyor?
Bilinmiyor ama önemli bir domates memleketi, yine ünlü yaprak, sarma yaprağı burada. Yine Niksar cevizi ve buraya has üzümü, bilinmez ama her hangi bir katkı maddesi bulunmayan bez sucuk, yine pastırma kültürü de olan bir şehir. Çemen zaten var tabi herkes tarafından bilinen Zile pekmezini de buna dahil edersek önemli bir aslında tanınmış bir yer. Türkiye'de ki 4,5 milyon ton yaş sebzenin 3,5 milyon tonu Tokat'ta üretiliyor. Etraftaki vilayetlerin köylerine baktığımız zaman genelde köyler boştur. Bakın Ordu'ya, bakın Amasya'ya, Sivas'a hatta Yozgat'a. Bunların köyleri hep boştur ama bizim nüfusumuzun yüzde 41'i köylerde yaşar. Bu önemli bir oran diye düşünüyorum. Yeni yapılan Süreyyabey barajı, su tutma aşamasında.
Sanayinin gelişimini nasıl buluyorsunuz kentte?
Sanayide istenilen çizgiyi yakaladığımızı söylemek zor. Biz bu bölgemizde OKA Orta Karadeniz kalkınma ajansına üyeyiz. Çorum bizden çok ileride sanayide. Ama bizim de merkez başta olmak üzere Erbaa, Niksar, Zile, Turhal olmak üzere 5 tane organize sanayi bölgemiz var. Organize sanayi bölgemizin doluluk oranı düşük. Doluluk oranı yüzde 23 civarında. Fakat teşvikte OSB'lerde Tunceli neyse burada o. Teşvik oranında yani OSB'lere yatırım yapan yatırımcıların yararlanacağı teşvikteki oran en yüksek oran. Yani Tunceli'ye teşvikte ne verilirse Tokat'ta da o.
Yatırımcıların bu konuda bilgili olduklarını düşünüyor musunuz?
İç yatırımcıları zaten biliyoruz, dış yatırımcılar da öğrendi. Bizden zaman zaman OSB'lerde talepleri var, bu son zamanlarda epeyce arttı. Yakın bir gelecekte doluluk oranının yüzde 50'ye çıkacağını düşünüyorum.
Yeni projeler var mı Tokat adına?
Domatesimiz ve tütünümüz yurt çapında meşhur. Bir de Zile pekmezimizi bilmeyen yok. Fakat biraz yem bitkileri konusunda eksiğimiz var. Özel idare olarak bunları destekliyoruz. Özel idareden yine fide yardımı asma çubuğu yardımı yapıyoruz. Yine Tokat bir meyve bahçesi. Aslında Amasya elmasının çoğunun burada üretildiğini de kimse bilmez. Tokat önemli bir elma, kiraz, vişne memleketi. Hatta mevsimin ilk kirazının Tokat'ta toplandığını söyleyebilirim. Turizmde öncelikle yerli turizm konusuna ağırlık vereceğiz. İstanbul'da 300 bin civarında hemşehrimiz var. İstanbul'a göç veren şehirler arasında ilk 10'dayız. O vatandaşlarımız köylerine geliyorlar sağ olsunlar. Festivallerine geliyorlar fakat Tokat'a uğramadan, güzellikleri bilmeden dönüyorlar. Onları şehirlerine getirme planımız var öncelikle. Sezar'ın gelip 'veni, vidi, vici - geldim, gördüm, yendim' dediği yer Zile ilçemizin sınırları içinde. Önemli bir turizm potansiyeli sağlıyoruz. Bunun yanında yine eski evlerimiz var. Onların da gün yüzüne çıkarılması, restore edilmesi üzerinde çalışıyoruz.