Ormandaki Gümbürtü dendi bu boks karsılasması için. Karsılasma öncesinde dünya agır siklet sampiyonu, hiçbir yenilgisi olmayan George Foreman idi. Hiç yenilgisiz genç dünya boks sampiyonuna karsı yıllardır ringden uzak kalmıs eski sampiyonun iddiası azdı elbette. Bu karsılasmayı organize eden organizatör Don King her iki boksöre de 5 milyon dolar önermisti. Ancak bunu karsılayacak parası yoktu. Dönemin Zaire diktatörü Mobutu Sese Seko bu müsabakanın ülkesinde yapılması sartıyla sponsor olunca karsılasma için gereken sartlar saglanmıs oldu. Yaz boyunca iki boksör Zaire'de karsılasmaya hazırlandılar. Karsılasma tüm dünyada canlı yayınlanacagı ve saatlerin Amerika'ya uyması için yerel saatle gecenin 04.00'ünde basladı. Resmi rakamlara göre 60 bin, ama gerçekte 100 bin'den daha fazla seyircinin izledigi karsılasmanın ilk yedi raundu maçın favorisi Foreman'ın Ali karsısında üstünlügü ile geçti. Sekizinci round baslarında Ali, rakibinin yoruldugunu anladıgı an üst üste gelen bes yumrukla Foreman'ı yere serdi. Hakem dokuza kadar saydıgında Foreman yerinden kalkmasına ragmen maçı bitirdi ve Ali'nin kendinden genç ve yenilmez rakibi karsısında dünyanın en iyisi oldugunu bir kez daha ilan etti.
ADETA BİR SATRANÇ MAÇI
Çıplak ve Ölü romanıyla dünya çapında üne kavusan, Pulitzer ve Legion d'Honneur sahibi, ABD'li romancı Norman Mailer, Dövüs'te, iste bu efsanevi maçı mercek altına alıyor. Vietnam savasına katılmayı reddetmesi üzerine tüm unvanları elinden alınan, lisansı iptal edildigi için kariyerinin en verimli yıllarında ringlerden uzak kalan, yokluk içinde kendisini Amerika'daki siyahların davasına adayarak siyasi mücadelesini sürdüren Muhammed Ali'nin muazzam geri dönüsüne bizzat tanıklık ediyor. Truman Capote ile birlikte kurgudısı yaratıcı metinlerin öncülerinden biri olan Mailer, kapısmanın öncesindeki gergin bekleyisi ve maçı benzersiz, yer yer komik üslubuyla, âdeta bir satranç maçını ya da bir sanat yapıtını betimler gibi anlatıyor. Mailer dövüsün dramatik akısını son derece incelikli bir dille aktarırken, Zaire'ye, Afrika inanıslarına dair dâhiyane gözlemlerini, siddetin dogasına, boksun ardındaki strateji, irade ve felsefeye iliskin düsünce ve izlenimlerini de aktarıyor. Rekabetin dostluga dönüsmesinin hikayesi yüreginize dokunacak.
OSCAR ALIRKEN KOLUNA GİRDİ
Bu maçtan sonra Muhammed Ali 1978'e kadar Dünya Boks Şampiyonu unvanını elinde tuttu. Foreman ise 1977'de boksu bıraktı. Ancak daha sonra tekrar boksa geri dönüp 45 yaşında Dünya Boks Şampiyonu unvanını dünyanın en yaşlı şampiyonu olarak geri aldı. Foreman ve Ali, bu karşılaşmadan sonra dost olarak kaldılar. 1996'da Zaire'deki bu karşılaşmanın belgeseli When We Were Kings çekilip Oscar ödülü alırken Parkinson nedeniyle yürümekte zorlanan Ali'ye sahneye çıkarken Foreman koluna girerek yardım etti.