Amerika örneğinden yola çıkarsak; Justin Timberlake, popcorn kültürünün tam ortasındadır, Justin Bieber da, Rihanna da. Bunlar müzikleri kadar; hareketleriyle, kıyafetleriyle de konuşulurlar. Müzikleri de onları destekler. Bense, özgüvenli bir popcorn ürünüyüm. Sadece magazinde olsam; altı boş biri olurdum. Bu yılki Eurovision'a katılmama kararını akıllıca buluyorum. Şu an Eurovision platformuna çıksam; Türkiye adına büyük enerji yayarım. Sokakta yaşadığım duygular, müzikal duygum; hepsi birleşince, Eurovision hiç fena olmazdı. Bir gün katılırsam diye birkaç şarkı yazdım; 'Kapı' da onlardan biri... Hande Yener ile ilişkimde, nefes alınması gerektiğini hissettim. Üç albüm ve üç single'da beraber çalıştık. Çok ciddi bir şarkı sayısı var; tıkanma olmaması için nefes alınması gerekiyor. Onun başka bestecilerle de çalışması gerektiğini düşünüyorum. Kendisi istediği sürece yanında olurum. Sekiz yıl aradan sonra İzel ile ilk kez bir çalışma yapacağız. Dört veya beş şarkılık bir İzel albümü olacak. İzel çok heyecanlandı, bende de onun sesine özlem var. Umarım güzel olur. İzel'in muhteşem sesini, olması gereken şarkılarla buluşturacağız. 'Hande'den sonra İzel'e döndüm' diye bir şey yok; hâlâ Hande ile çalışabilirim, arada husumet yok. Bende bu arada duygumu dinlendiriyorum, sesini özlüyorum. Sinan Akçıl; "Yapmacık' isimli şarkıyı Hadise'ye mi, ablasına mı yazdın?" sorusuna şöyle yanıt verdi: "Ben 'Atma'yı, üç yıl önce, ayrılık döneminde onlara yazdığımı kabul ediyorum. 'Herkesin yolu açık olsun' dedikten, sular dindikten sonra tekrar böyle bir şey yapmak beni saygısız yapardı. Bu ilişkiden reklam malzemesi yapıyormuşum gibi itici bir duruma düşerdim. O yüzden ben bu şarkıyı o tarafa yazdığımı kabul etmiyorum. 'Yapmacık' şarkısı, birilerinin gölgesinde yaşayan herkese yazıldı."
SİNAN AKÇIL FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYIN!
