Hafta içi her gün ATV ekranlarında yayınlanan 'Zahide ile Yetiş Hayata' adlı programın sunucusu Zahide Yetiş, kendisiyle ilgili bilinmeyenleri anlattı. "Toplumsal duyarlılığı artırmak, sadece ekrana çıkıp süslü püslü giysiler giyip iki damla gözyaşı dökmekle olmuyor" diyen Yetiş, başarısının formülünü de paylaştı...
Bugüne kadar tanıklık ettiğiniz yüzlerce insan hikayesi var. Bunları ileride bir proje ile kitap haline getirmeyi düşünür müsünüz?
Ben sevenlerimle sadece ekranda değil, kitaplar aracılığıyla da buluşmak istiyorum. İzleyicimin hayalleri, hayal kırıklıkları, acıları ve sırları benim için birer mucize... 'Dinle Hayat Sana Fısıldıyor Beni' isimli ilk kitabım beni çok heyecanlandırmıştı. İkinci kitabım yolda; o da sağlıkla ilgili olacak.
SAMİMİ OLMAK ÖNEMLİ
Peki ekrandaki başarınızın sırrı ne?
Başarımın sırrı, her zaman ve her yerde güler yüzlü ve samimi olabilmek bana göre. Bir de iyi sır saklayabilmek... Ekrana yansıtmadığım pek çok itiraf ve sorunla karşılaştım. İzleyicilerimin kimisine evlat, kimisine abla, bacı ya da kardeş olmaya çalıştım. Toplumsal duyarlılığı artırmak; sadece ekrana çıkıp, süslü püslü giysiler giyip iki damla gözyaşı dökmekle olmuyor. Biraz merak, biraz oyunculuk, çokça sorumluluk ve gerçekten o anları hissetmek gerekiyor. Ayrıca çok iyi bir gözlemciyim. Sadece bakmam, kimsenin fark etmediği detaylara kilitlenirim. Araştırır, okur ve kamera yokmuşçasına o anı yaşarım. Yaptığım her işin bu kadar ses getirmesinin samimiyetten ve toplum duyarlılığını tarafsız olarak ekrana taşımaktan kaynaklandığını düşünüyorum. Anlık reytingler uğruna inanmadığım şeylerin altına imza atmıyorum. Topluma zarar veren ve vereceğini düşündüğüm kişileri ekrana çıkarmıyorum. Hiç kimsenin açık yarasına tuz basmıyorum.
RABBİME ŞÜKREDİYORUM
Ekranda güçlü bir duruşunuz var. Bunun bir formülü var mı?
İnsanları güçlendiren, sorunlar karşısında bulduğu çözümdür. Her zaman yapamayabilirsin ama her duvara çarpış, seni yeni bir deneyim sahibi yapar. Zorluklara daha hazırlıklı olur, güçlenirsin. Ekranda güçlü görünüyorsam, sebebi budur. Hayatı zenginleştiren asıl değerin; anlamlı işler yapmak, faydalı olabilmek ve hayır duası alabilmek olduğuna inanıyorum. Rabbime, bana hayatı böyle yaşayabilme fırsatı verdiği için şükrediyorum. Yayındayken ruhumun nefes aldığını hissediyorum. Çünkü izleyicime kavuşmak; 14 yaşımda kaybettiğim rahmetli babaannemin şevkatli kucağı gibi geliyor bana.
REKABETÇİYİM AMA ACIMASIZ BİRİ DEĞİLİM
Rakipleriniz çoğaldı; bu konuda ne diyeceksiniz?
Rekabetçiyimdir ama asla acımasız biri değilim. Rekabet beni güçlendirir ve büyütür. Başarının, çalıştıktan sonra zaten kendiliğinden geleceğine inanırım. Biz seyircilerimle aile gibi olduk ve aramızda yıllara dayanan bir güven ve inanç oluştu. Onlara daha iyisini ve kalitelisini vermek için hep daha çok çalışıyorum. TRT'den almış olduğum eğitim, 15 yılı aşan canlı yayın tecrübesi ve seyircimin dualarıyla Rabbim bana kendi programımı yapmayı nasip etti. Ondan gelen her şeye razıyım.
KENDİ FORMATIM OLACAK
Kendinizi nasıl motive edersiniz? Hiç hayal kırıklığı yaşamadınız mı?
Yaşadığım her hayal kırıklığı beni hayata karşı motive eder. Hayatın bana hayallerimden de büyük iyilikler sunacağını düşünürüm. Rabbimin sevdiği kullarından olduğumu hissederim. O vermediyse, 'Daha iyisi yoldadır' der, beklerim. Hep yeni projeler üretirim. Saatlerce tavana bakarak program sunmuşluğum, proje üretmişliğim vardır. Bir gün kendi geliştirdiğim bir formatı hayata geçirebileceğimi düşünüyorum.
NE PARAYA NE GENÇLİĞİME GÜVENİRİM
İyi ve kötü huylarınız neler? Özeleştiri yapar mısınız?
Babam beni her şartta yaşayabileceğim ve her koşulda mutlu olabileceğim şekilde eğitti. Ne kazandığım paraya, ne gençliğime güvenirim. Kaybedebileceğim şeylere bel bağlamam. Sağlığım için bol bol dua ederim.
