Organizasyon yaptığım dönemde ziyaret etmiştim Hatay'ı... İnsanı pek sıcak, pek misafirperverdir. Zaten diğer bir adı da 'hoşgörü kenti'ymiş. İnsanının farkı ve şifresi de bu olsa gerek. Vedat Milor'u kıskandıracak yemekleri, Bodrum-Çeşme hattını hayran bırakacak Arsuz partilerinin üzerine bir de samimiyet eklenince, "Ben burada yaşarım" demiştim. O zamanlarda da birçok dizi oyuncusu ya da sosyetik güzel, buranın erkekleri ile aşk yaşardı. Ağzım açık dinlerdim gizli saklı ilişkileri. Üstünden birkaç yıl geçti, durum değişmedi; bugün birçok magazin manşetindeki aşk yine Hatay sınırlarından çıkma. 'Ne oldu, İstanbul'da adam mı kalmamış?' der gibi bu satırları okuyorsunuz. Bizim buralarda aşk-meşk rafa kalkmış, bugün kapılıp gittiğinle, ertesi gün karaya çarpıyorsun. 24 saatte tüketiyorsun, tükeniyorsun. Geçen gün yemek masasında yalnızlığı canına tak eden bir kız grubu da bu muhabbeti yaptı: 'Gelin birkaç günlüğüne Hatay'a gidelim. Belki de kısmetimiz oralarda?' Evet, şansınızı deneyin hanımlar! Bakalım hoşgörü şehrinin hoşgörülü beyleri size nasıl gelecek?