Tüm müzik otoritelerince dünyanın en iyi müzisyenlerinden biri kabul edilen Andre Rieu, geçen yılki İstanbul konserinin ardından yeni şovuyla bir kez daha İstanbul'a geliyor. Rieu, dünyanın en büyük özel orkestrasıyla birlikte 27 Kasım'da Sinan Erdem Spor Salonu'nda ve 29 Kasım'da Ülker Sports Arena'da iki özel konser ile sevenleriyle buluşacak. Usta müzisyenle konseri öncesi konuştuk...
Dünyanın en iyi müzisyenlerinden biri olarak kabul ediliyorsunuz. Bu durumu nasıl karşılıyorsunuz?
Günümüzde çok fazla mükemmel denilebilecek müzisyen var. Fakat benim konseptim oldukça özel ve farklı. Benim orkestram dünyanın en büyük özel orkestrası. Fakat bundan da öte, benim için gerçekleşmiş bir hayali ve her gün yaşanan heyecanı ve eğlenceyi temsil ediyor. Orkestram benim ikinci ailem. Bazıları ile beş yıldan daha uzun süredir birlikteyiz. Elbette ben onların patronlarıyım fakat aynı zamanda baba figürüyüm.
TÜRKLER ÇOK TUTKULU
27 ve 29 Kasım'daki konserlerinizde hayranlarınıza neler sunacaksınız?
Bu tamamen yeni bir program; dünya çapında bir müzik seyahati. En gözde valslerimi seçtim, bakalım hepiniz ne kadar güzel dans edebileceksiniz? Ayrıca opera, müzikal ve filmlerden dünyaca ünlü melodileri sunacağız. Ve evet, bir defa daha Türkçe parçalar da çalacağız fakat hangileri olacağını söylemiyorum.
Türk hayranlarınızın size olan ilgisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
2013 benim için çok özel bir yıldı. Johann Strauss Orkestrası ile birlikte Türkiye'de ilk defa konser verdik ve benim için Müslüman bir ülkede konser vermek de ayrıca bir ilkti. Açıkça belirtmek isterim ki harikaydı. Türk hayranlarım tutkulu, sıcakkanlı ve misafirperver.
Hayranlarınızın konserlerinize eşlik etmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Harika bir şey bu. Bunu görmek gerçekten insanı duygulandırıyor. Tüm konserlerimde seyircinin nereli olduklarını soruyorum. Bir çok sadık hayranım konserlerime gelebilmek için bütün Avrupa'yı dolaşıyor.
Türk hayranlarınıza söylemek istedikleriniz var mı?
Türkiye'ye tekrar geleceğim için çok mutluyum. Umarım bu yıl İstanbul'u daha iyi tanıma imkanım olur. İlk izlenimlerim mükemmeldi. Bugüne kadar gerçek anlamda konser verdiğimiz en güzel şehirlerden biri. Benim konserlerim, ciddi konserlerden farklıdır. Sizi de bizlerle dans etmek ve şarkı söylemeniz için konserime davet etmek istiyorum.
KLASİK MÜZİĞİ SEVMELERİ İÇİN KİMSEYİ ZORLAYAMAYIZ
İnsanlara klasik müziği sevdirmek gibi bir misyonunuzun olduğunu düşünüyor musunuz?
Hayır, bu bir misyon değil. Kimseyi klasik müziği sevmeleri için zorlayamazsınız. Bizim söylemeye çalıştığımız tek şey; 'Bak, dünyada birçok güzel melodi var! Yaşamımızı güzelleştirip zenginleştiriyorlar. Sizi de mutlu edebilirler. Birkaç saatliğine bile olsa acılarınızı ve üzüntülerinizi unutabilirsiniz. Bu fırsatı kaçırmayın.' Müzik, özellikle klasik müzik; başka bir dünyaya adım atmak için en güzel yoldur. Bu parçalar yüzyıllarca yıldan beri icra ediliyor, sonsuza kadar da burada bizlerle olacaklar. Örnek olarak 'By the Beautiful Blue Danube'yi, her konserimde muhakkak çalarım. 1866 yılında yazılan bir parça ve hâlâ çok meşhur, hâlâ yaşamaya devam ediyor çünkü kalbimize hitap ediyor.