Ekranın sevilen yüzlerinden Korel Cezayirli, atv'de yılbaşı gecesi yayınlanan ilk bölümüyle büyük ses getiren 'Yeter' dizisinde 'Uras' isimli eski bir futbolcuyu canlandırıyor. Pelin Karahan ve Yurdaer Okur'la birlikte başrolünü paylaştığı dizi için "Tereddütsüz oynamayı kabul ettim" diyen Cezayirli, GÜNAYDIN'ın sorularını yanıtladı...
'Yeter'in yapım şirketi Koliba Film'in 'Köprü' ve 'Yılanların Öcü' dizilerinde de rol aldınız. 'Yeter'de oynamaya nasıl karar verdiniz?
Duyduğum ilk anda kadroya tereddütsüz katıldım çünkü biz Koliba çatısı altında çok güzel ve keyifli işler yaptık. Uras'a gelince... 'Uras', çok derinlikli bir karakter; zamanla bunu göreceğiz. Eski bir futbolcu, sakatlık dolayısıyla futbolu erken bırakıp daha sade bir hayat sürmeye başlamış. Halı saha işletiyor. 'Aylin' ile yaşanmamış kırık dökük bir geçmişleri var. Futbolun zirvesinde olduğu parlak dönemlerinde 'Aylin'in ona duyduğu ilgiyi görmezden gelmiş. Fakat ayakları yere bastığında sevginin, aşkın anlamını ve tadını bulmaya çabalamış. 'Aylin'in 'Yekta' ile evlenmesi, 'Uras' gibi onurlu bir adamın bu defteri rafa kaldırmasına sebep olmuş.
AŞKI İÇİNDE BÜYÜYECEK
'Aylin'in evliliğinin üzerinde kara bulutlar dolaşması, 'Uras'ın ona duygularını açıklamasını sağlayacak mı?
'Uras', henüz hislerini kelimelere dökemese de, zaman içinde yaşadığı kalp çarpıntılarının peşinden gidecek. Ağır ve derinden ilerleyen bir hastalık gibi 'Aylin'e olan aşkı içinde büyüyecek. Her bölüm bir adım daha ileri gidecek. 'Aylin'in çevresindeki herkes gibi 'Uras' da 'Yekta' ile mücadeleye girecek. Aslında 'Yekta', 'Aylin'e çok aşık; sadece aşkının tarifi farklı. 'Aylin'e delice aşık iki erkeğin çatışması kaçınılmaz olacak.
'Yeter'in ilk bölümünün sekiz kez tekrarı yayınlandı ve her seferinde reytingi arttı. Sizce 'Yeter'i diğer dizilerden ayıran nedir?
İlgi görmesi zaten beklediğimiz ve bu uğurda çalıştığımız bir şey. Psikolojik gerilim unsurlarının 'Yeter'i diğer dizilerden ayırdığını düşünüyorum. Dolayısıyla senaryo ve rejinin başarısını belirtmek gerek. Bunun yanında dizinin oyuncu kadrosu gerçekten çok donanımlı. Her gün tekrarlanıp her tekrarın bir öncekinden daha çok izlenmesi, benim de ilk kez karşılaştığım bir şey. Biz de koltuklarımıza oturduk, keyifle izliyoruz.
Çekimler nasıl gidiyor? Pelin Karahan ve Yurdaer Okur ile daha önce çalışmış mıydınız?
Gayet keyifliyiz, set çok huzurlu. Cemal Şan ne istediğini ve sinema bilimini iyi bilen, zamanı optimum fayda ile kullanabilen bir yönetmen. Sette herkes işine konsantre oluyor ve işini severek yapıyor. Pelin'le yeni tanıştık ama Yurdaer ile daha önce 'Köprü' dizisinde çalışmıştık. İkisi de çalışması çok keyifli oyuncular. Diğer bütün oyuncu arkadaşlarımızla da harika bir uyum yakaladık.
Caz ve futbol, hayatınızın vazgeçilmezlerinden... Peki bu yoğun tempoda müzik ve spora zaman ayırabiliyor musunuz?
İkisine de zaman ayırıyorum. Zaten futbolculuk, Eskişehir Dorlionspor'da aralıksız devam ediyor. Maçların dışında sahaya çıkıp 90 dakika mücadele edebilmek için sıkı idman gerekiyor tabii. Müzik işleri ise şimdi ara dönemde. Eski grubumuzu dağıttık, yeni bir oluşum içindeyiz. Tabii esas soru; bütün bunlara nasıl yetiştiğim. İnanın ben de anlamıyorum. Haftanın bir günü konservatuvarda, iki günü Levent Kırca Sanat Merkezi'nde ders veriyorum. Haftanın iki günü Eskişehir'de oyun sahneliyorum. İki günüm idmanla geçiyor, bir gün maç için Eskişehir'e gidiyorum. Haftanın bir gününü ise stüdyoda geçiriyorum. Dört ya da beş günüm dizi setinde geçiyor. Toplayınca imkansız oluyor ama bir şekilde bunların hepsini yapıyorum.
