Televizyon sunucusu, Oscar adayı, başarılı bir şarkıcı ve oyuncu… 25 yaşındaki Rita Ora bunların hepsini hayatına sığdırıyor.
Son yılların yükselişteki isimlerinden İngiliz yıldız Rita Ora, Cosmopolitan dergisine yeni projelerini ve hayata bakışını anlattı...
Londra'nın batısında büyüdüm. Ailem, ben 1 yaşındayken Kosova'dan İngiltere'ye mülteci olarak gelmiş. Annem Vera psikiyatrist, babam Besnik pub işletiyor. Benimle birlikte çalışan Elena isimli bir ablam var. Erkek kardeşimin adı ise Don.
Çok küçükken şarkıcı olmak istiyordum. Londra'daki Sylvia Young Tiyatro Okulu'na yazıldım. Bu, müzikal tiyatro okuluydu ve o kadar iyi sesim yoktu. Şarkı söyleme derslerinde bir müzikal tiyatro şarkısını R&B'ye çevirirdim. Hiçbir zaman sessiz biri olmadım; hep sinir bozucu kahkahalar atardım. Hâlâ da öyleyim. Sesim çok güçlü ve yüksek çıkıyor.
16 yaşında okulu bitirdikten sonra şarkıcılığa şans vermek istedim ve ikna kabiliyetimi kullanarak aileme bir yıl okula gitmemek için yalvardım. Babamın pub'ında açık mikrofon günleri düzenledim ve barın arkasında babama yardım ettim. Kalabalık günden güne arttı.
Bu piyasaya 'AIbüm yaparım, ardından film' diye girmedim. Akışa uydum ve sonra kendi kendime 'Hepsini bir arada yapabiliyorsam, neden olmasın ki' dedim.
'TERAPİ GÖRÜYORUM'
Çok çalışıyorum. Kanırtarak
çalışanlara saygım var. Victoria Beckham, ilham kaynağım. Spice Girls'ten olması muhteşem! İnsanlar gazetelerde gördükleri karşısında Rita'nın sadece partilediğini sanıyor. Günde 16 saat çalıştığımı görmüyorlar. Ayakta kalmak için çok çalışmak gerekiyor.
Rol aldığım 'Grinin 50 Tonu' serisinin ikinci ve üçüncü filmlerini tamamladım. İkinci albümüm için stüdyoya girdim. Yeni plak şirketim Atlantic Records ile anlaşma imzaladım. Tüm bunların yanında Adidas Originals için altıncı kez koleksiyon hazırladım. Tabii 'America's Next Top Model'daki sunuculuğum da devam ediyor.
Geçtiğimiz günlerde ilk kez boş bir günüm vardı. Gün boyunca hareket etmedim. Sonra birden bire 'Bir şeyler yapmalıyım' diye yerimden zıpladım ve yürüyüşe çıktım.
Kendimden emin görünmeme rağmen, kendimle ilgili şüpheye düştüğüm zamanlar da çok oluyor. Bir performansım öncesinde iki kez hasta olmuştum. Bu işe çok önem verdiğim için heyecanlanıyorum. Bazen stüdyoda gergin oluyorum. Arkadaşlarım Fai ve Dakota Johnson gibi beni cesaretlendirecek insanlar olduğu için rahatlıyorum.
Zayn Malik'in geçtiğimiz Haziran'da kendisini depresif hissetmesinden dolayı konserini iptal etmesinden memnun oldum. Birisinin bu konuda konuşması beni mutlu etti. Terapi gördüğümü söylemekten çekinmiyorum. Haftada bir, uzmanla görüşüyorum.
'5 AYDIR EVE GİTMEDİM'
'Grinin 50 Tonu'nu çekmeye
başIadığımızdan beri
eve çok gitmedim. Yani dört
ya da beş aydır! Zavallı köpeğim Cher... Ona, yakın bir aile dostum bakıyor. Londra'yı ve orada pub'a gidip arkadaşlarımla olmayı özledim. Gelecek hafta Londra'ya gidip köpeğimi göreceğim.
Kendimi şanslı hissettiğim konulardan biri de, Prince'le çalışmış olmam. Onu kaybetmek çok zordu. Tanıdığım en iyi, en ilham verici insanlardan biriydi. Onunla zaman geçirebildiğim için çok şanslıyım.
Bu işin en zor ve disiplin gerektiren kısmı, başarıyı daim kılmak. Arkadaşlarınızla dışarı çıkmak gibi pek çok aktiviteden feragat etmek gerekiyor. Ama 30'unuza geldiğinizde 'Vauvv, bunu ben yarattım' diyebilirsiniz.
2009 yılında Eurovision Müzik Yarışması'nda İngiltere'yi temsil etmek için denemelere katılmıştım ancak sonra yarışmadan çekildim. Andrew Lloyd Webber'ın önünde şarkı söylemek için içeri girerken çok heyecanlıydım. Çıktığımda 'Ben ne yapıyorum' dedim. Sanki doğru değildi. Müziği bu şekilde yapmak istemiyordum.
Kariyerimde pek çok engelle uğraştığım doğru. (2014'te DJ Calvin Harris'le ayrılmasının ardından, Harris şarkılarının Ora'nın albümünde yer almasını yasaklamıştı.) Artık eskilerle ilgili konuşmuyorum ve ilişkilerle tanımlanmaktan nefret ediyorum.
Jay-Z'nin plak şirketinden ayrıldım ancak bu deneyimi yaşadığım için çok mutluyum. Jay-Z idollerimden biri ve Beyonce ise kraliçe.
FAVORİM SİYAH DERİ CEKET
Rita Ora, Cosmo Test'in sorularına yanıt verdi...
Müzisyen, sanatçı veya ünlü birisiyle düet yapabilseniz, bu kim olurdu? Mariah Carey'le düet yapmayı çok isterdim.
Boş gününüz olduğunda ne yapmaktan hoşlanırsınız? Köpeğim Cher'le evde oturup film izlemeyi çok severim.
Bugüne kadar seyahat ettiğiniz yerler arasında sizi en çok etkileyen hangisi oldu: Barselona... Çünkü herkes çok genç, eğlenceli ve arkadaş canlısıydı.
Rahatlamak istediğinizde ne yaparsınız? Mumları yakıyorum, çay yapıyorum ve film izliyorum.
Spor yaparken hangi şarkıyı dinlersiniz? Hareketli olan tüm şarkılar işe yarar.
Dolabınızda her zaman yer alacak olan parçalar neler? Siyah deri ceket.
Kimsenin bilmediği bir özelliğiniz var mı? Solağım!
Ölmeden önce yapmak istediğiniz şey nedir? Helikopterden atlamak!