Oyunculuğa adım atmaya hazırlanan Gökhan Gencebay, işe eğitim alarak başlamış. Babası Orhan Gencebay'ın isminin arkasına sığınmak yerine kendi yaptığı işlerle anılmak istediğini söyleyen Gencebay, hakkında bilinmeyenleri Quality of Magazine dergisine anlattı...
Çocukluğumdan bu yana oyun oynamak yerine, resim çizmeyi tercih ediyordum. Çizim yeteneğim çok küçük yaşlarda fark edildi. Kendimi bu yönde geliştirdim. 1996'dan beri aktif olarak graffiti yapıyorum, hâlâ devam ediyorum. Pera Müzesi'nde çok önemli bir sergiye katıldım. Mural İstanbul Festivali'nde de bir binanın cephesini boyadım. Şimdi Beyoğlu Belediyesi ile birlikte bir festival düzenleme projemiz var.
GRAFFİTİ BÜYÜK TECRÜBE
Graffitinin bir ruhu vardır. Çok zaman alır, çok fazla kendinden vermen gerekir. Graffitiyi kendi işim gibi görüyordum. Maddi bir kazancım yoktu ama bütün tutkum buydu. New York graffitisini arşivleyerek 80'li yıllarda 'Subway Art' ve 'Spraycan Art' adlı iki kitap çıkaran Martha Cooper ve Henry Chalfant ile tanıştım. Pera Müzesi'ndeki sergide bu isimlerle çalışma şansım oldu. Sonrasında onlarla New York'taki ilk graffiti grubunun üyesi oldum. Martha Cooper'ın yeni çıkaracağı kitapta büyük olasılıkla ben de yer alacağım. Graffitide manevi olarak doyum noktasına ulaştım.
Yakın çevremizdeki birçok usta isim, oyuncu olmam gerektiğini söylüyordu. Başlangıçta bana çok uzak gelmişti bu fikir ama biraz olgunlaşınca düşünmeye başladım. Öncelikle eğitim almaya karar verdim. Daha sonra başarılı bulunursam devam ederim diye düşündüm. Ayla Algan'dan ders almaya başladım. Eğitim sürecim çok güzel ve başarılı geçti, büyük keyif aldım. Keyif aldığım bir işi en iyi şekilde yapabilmek benim ilkemdir.
Graffiti yaptığım için sokakta çok zaman geçirdim. İstanbul sokaklarında zaman geçirmek büyük bir tecrübedir, hem de biraz yetenek ister. Çünkü her mahallenin raconu farklıdır, yaşayanı farklıdır. Bu yüzden farklı birçok insanı yakından tanıma ve gözlemleme şansım oldu. Oyuncu olarak bunları kusursuz bir şekilde aktarabilirsem kesinlikle çok faydası olacak.
BABAM HEP DESTEK OLDU
İstanbul'da graffiti yapmak kolay bir şey değil. Graffiti yaptığımı anlatamayıp terörle mücadele ekipleri tarafından nezarete alındığım bile oldu. Bu yüzden nüfus kağıdı taşımazdım ki, babama kötü bir haber gitmesin. Nezarette yatardım, annemlere de "Arkadaşlarımda kaldım" derdim. Sonra graffitinin ne olduğu anlaşıldı.
Sokak kavgalarına karıştığım oldu ama teknik anlamda dövüş sporları konusunda kendimi geliştirmek istiyorum. Ayrıca dans dersleri gibi yan eğitimler de almak istiyorum. Uzun yıllardır spor hep hayatımda... Yedi yıldır haftada beş gün fitness ve kardiyo yapıyorum, koşuyorum.
Şener Şen'i çok seviyorum, Gürkan Uygun'u da çok beğeniyorum. 'İçerde' dizisini izliyorum; çok güzel bir proje. 'Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz'ı da izliyorum.
Aslan burcuyum; iddialı ve mükemmeliyetçi biriyim. Oyunculuğa emek vermiş birçok kişi rol beklerken, bana gelen teklifleri kabul etmeyi doğru bulmadım. Emin adımlarla yol almak istiyorum.
Babam her zaman beni destekledi. Müzikle ilgilendiğimi duyduğunda her şeyin en iyisini yapmak istedi. Gitar aldık, hoca tuttuk ama dinlediğim müzik belliydi. Klasik gitarla arpej öğrenmek bana sıkıcı geldi. Underground kültürden gelen biriyim. Punk müzik yapmak istiyordum.
Babam her tarz müziği dinler. Bu konuda çok esnek ve vizyonerdir. Punk müzikte birkaç akor ile derdini anlatırsın. Bir süre stüdyo kiralayıp oradaki insanların başını ağrıttık. Ama müziğe tam yeteneğimin olmadığını anladım. Bu yüzden müzik yapmaktan vazgeçip iyi bir dinleyici olarak kalmaya karar verdim.
Yıllarca tanınmamaya çalıştım. Yüzümü, adımı saklayarak bir şeyler yapmaya çalıştım. Babamdan dolayı bana bir ilgi ve merak var ama o babamın başarısı. Sırf onun oğlu olduğum için babamın başarısıyla gündeme gelip kendime paye çıkarmayı doğru bulmuyorum. Orhan Gencebay'ın adının arkasına sığınmak istemem; kendi başarılarımla anılmak isterim. Graffiti konusunda bunu başardım. Orada isminiz yoktur, işiniz değerlendirilir. Oyunculukta gelmek istediğim nokta bu.
EVİN REİSİ ANNEM
Annem de, babam da günümüzde çok zor bulunan değerde iki insan. Annem çok güçlü bir karakter. İş bitirici, evin reisi. Babam da zaten herkesin takdir ettiği, milyonların hayranlık duyduğu bir isim. Onlar gibi bir anne-baba ile büyüyünce, hep onlar gibi insanların arayışında oluyorsunuz. Bu yüzden az dostum vardır.
Mutlu olmak için çalışmak benim yaşam felsefem. Çünkü mutlu olduğun sürece güzel şeyler yapabilirsin. Güzel şeyler yaptığın sürece mutlu olursun. Böyle bir döngüm var benim. Huzur çok önemli. Mutlu olduğun yerde, mutlu olduğun insanlarla, mutlu olduğun şeyleri yapmalısın.