YouTube yasağı ve özgürlüğü, aslında Türkiye'nin kırılma noktası... Eski ile yeninin savaşının çeyrek final karşılaşması. Daha birkaç maç daha var! Şimdi bu konuyla ilgili iki farklı yazı kaleme alacağım. Çünkü benim de kafam karışık. Aslında bu kafa karışıklığı da tam olarak Türkiye'nin özeti... İşte ilk yazım: YouTube açıldı ama son açıklama kafaları iyice karıştırdı... Atatürk'e hakaret içeren videolar geri yüklenmiş. Özetle diyorlar ki, "Evet, videoları kaldırmıştık ama sonradan Türkiye'deki kanunlar, Türkiye dışındaki ülkeleri kapsamaz diye düşündük. Bu videoları, Türkiye'den ulaşılmayacak şekilde yeniden siteye yükledik."
GÖRMEZDEN Mİ GELECEĞİZ?
O videoları hiç izlediniz mi? O iğrenç hakaretleri lanetlemek için örnekler vermek bile Türk kanunlarına göre dava nedeni... Ee şimdi ne olacak? YouTube açık kalsın diye üç maymunu mu oynayacağız? Nasıl olsa bizden izlenmiyor diye milyarlarca insanın Atatürk'e hakaret eden videoları izlemelerine izin mi vereceğiz? Biz daha doğru dürüst Atatürk'ü yeni kuşaklara anlatamazken, yabancılar Atatürk'ü nasıl tanıyacak? Atıyorum, Kanada'dan bir çocuk, Atatürk hakkında bilgi almak için ne yapar? İnkılap Tarihi kitabını mı okur? Ya da Google ve YouTube'a mı girer? Anlaşılan adamlar bizi yine takmıyor. Güya bu hakaretler ifade özgürlüğü! YouTube'da birkaç komik video izlemek için bu hakaretleri sineye mi çekeceğiz? Milyarlarca insanın Atatürk'ü yanlış tanımasına izin mi vereceğiz?