Hepimiz yaşıyoruz... Bazı şeyler arzuladığımız gibi gitmediğinde hayal kırıklığı ile yaşamayı öğreniyoruz.
Peki öğrendigimiz halde, yaşadığımız hayal kırıklığı niye her seferinde enerjimizi alıp götürüyor?
UÇAKTA DÜŞÜNDÜM
İstanbul seyahatim her şeyi ile mükemmel geçti. Ama hevesle beklediğim bir şey, arzuladığım oranda gelişmedi.
Dönüşte, 11 saatlik uçuş süresince; zihnimin, yarattığı senaryolarla ara ara o karanlık noktaya dönüp geldiğini fark ettim. 'Neden?' sorusuna asılı kalıp hayal kırıklığımı içimde taze tutarak kendimi bir kozanın içinde gibi güvenli hissediyordum sanki. Bu his içime yayıldıkça da bitkinleşiyordum.
"Arzuladığınız şeyin gerçekleşmemesi gelişmek için bir fırsattır" denir ya... Geliştikçe, kendini zavallı hissettmek yerine, daha az zavallı hissediyorsun işte...
Şaka bir yana, benim çok sevdiğim işim bu... İnsan doğasının karmaşık yönünü anlayabilmek, şifresini çözebilmek ve bunu insanlarla paylaşabilmek... Hayatıma amaç ve anlam kazandırıyor. Başlangıç noktam da kendi duygularım, düşünce ve davranış alışkanlıklarım...
ARTIK DAHA SAHİCİYİM
Daha genç yaşlarda, istediğine ulaşmak için, olduğun insan değil de olmak istediğin insan gibi davranıyorsun. Bu gerçeği insan o yaşlarda kendinden bile saklıyor. Yaşım ilerledikçe, kendime karşı daha dürüst olabilmeyi öğrendim. Kırılgan olduğumu kabul etmeyi de...
Kuvvetli olmak için katı olmam gerekmiyor. Bağımsız olmak için de "Kimseye ihtiyacım yok" demem gerekmiyor. Mükemmel olmadığımı ama sevgiye layık olduğumu biliyorum. Böyle daha sahiciyim. İncinmek değil, iyileştirmek istiyorum.
Her şey arzuladığımız gibi gitmediğinde, düşündüğümüzden çok daha güçlü ve esnek olabiliyoruz...
Hayatta bu perspektifi kaybetmemek gerek...
YÜZLEŞMEMİZ GEREKEN SORU
Mutluluk; sadece coşkusunu hissettiğin anlardan, yeni hevesler peşinde koşmaktan ya da bir sonraki yere varmaktan ibaret değil. İster köşe yazarı olun, ister işadamı, ister işçi, ister ev kadını... Bu dünyada her insanın yüzleşmesi gereken esas soru şu: Nasıl bir insan olmak istiyorum? Benim, kendi gücümü ve kırılganlığımı, özgünlüğümü ve sıradanlığımı bir bütün olarak kabul edebilen, hayatta zorlandıkça incitmeyi değil, iyileştirmeyi seçen bir insan olmak istiyorum.
NOT: Sevgili okurlar, Günaydın'ın değerli sağlık editörü Esra Tüzün ile oturduk ve çağın hastalığı strese farklı bir bakış sunan bir yazı dizisi hazırladık. Benim 'Stres ile İlişkinizi Değiştirin!' seminerlerimde en çok karşılaştığım sorulardan derleyerek yazdığım diziyi, (Esra'nın editörlüğü ile) okumaktan keyif alacağınıza ve gerçekten faydalanacağınıza eminim.