* Şöhretle tanışmış pek çok kişinin tersine doğal, kendi halinde ve mütevazı bir görünüşünüz var...
Ben oyunculuktan başka iş yapamam. Ampul bile değiştiremem; elimde kalır, çarpılırım. Ama en büyük düsturum şu; ukalalıkla özgüveni birbirine karıştırmamaya çalışırım. Bizim meslekte, dün ekmek-peynir yerken bugün havyar yiyen, kendini bir çerçevenin içine yerleştirmeye çalışan çok insan var. Ben onlardan olamam. Zaten yaptığım işi çok da büyütmüyorum. Bir gün çok şöhretli olsam bile; sevdiklerimi utandıracak bir şey yapamam.
*
Bu sakinliğinizi ne bozar, nelere çok kızarsınız?
Karadeniz insanıyım; su 100 derecede kaynar, ben bir derecede kaynarım. Benim neye kızacağım belli olmaz. Ama en çok da kendime kızarım. Hata yaptığımda kendimle çok kavga ederim.