Son yıllarda çalı dikeni gibi sağda solda bitiveren yaşam koçlarından, evlilik danışmanlarından biri işte...
Yani hayatınızda açmazlar yaşıyorsanız, kendi başınıza hayatın getirdiği yüklerle baş edemiyorsanız ve bir de evliliğinizde sorunlar yaşıyorsanız; kapısını çalacağınız, akıl danışacağınız ve tabii karşılığında da eşek yüküyle para ödeyeceğiniz kişi... "Çok eşlilik yasal olsun" diyor. "İsteyen dört karı alsın ama hepsinin parasını da eline saysın!" Üstelik bu kişi erkek de değil.
Kendisi hemcinsim oluyor.
YASAL HAKLARI OLSUN!
Ve bir adamın her akşam sırayla mıncırdığı dört kadından biri olmanın, yasal olarak mümkün olmasını savunuyor: "Hani madem erkekler çok eşli, bari o 'çok eşlerin' yasal hakları olsun."
***
Sadakat duygusunun insani, her gördüğüne atlamanınsa gayet hayvani bir durum olduğunu söylemek yerine, abla çözümü kısa yoldan bulmuş: "Tutamıyorsan sal gitsin ama ederini de ödersin!" "Mücadeleyi boşver, biz zaten doğuştan ezik varlıklarız, erkeğin ayağının türabıyız, bize ne isterlerse yapabilirler ama bari bunu yaparlarken biraz da maddi kazancımız olsun" demektir bu...
***
İçinde sadakat, sevgi, saygı barındırmayan, sadece para ve seks temalı ilişkileri tercih eden kadınların, insanlık tarihinin ilk zamanlarından beri bir ismi vardır oysa ki...
Ve o isim asla 'hayat arkadaşı, can yoldaşı, eş' falan değildir!
BALIK BAŞTAN LEŞ!
Dünyanın en eski mesleği olarak kabul edilir ki, şahsen öyle mesleğin canı cehennemedir.
Aslında devletlerin kerhane işlettiği bir dünyada, bu tür irinli düşüncelere sahip olan insanları da yadırgamamak lazım.
Bir kadınla bir erkeğin sevişmesinin 'alacak-verecek' davası olarak görülmesi resmen benimsenmişken biz oturup da daha neyi tartışacağız, neyi düzelteceğiz?
Kısacası: Balık baştan leş!
Gidişat çok can sıkıcı...
Susuyorum.