Tarih 1 Temmuz 2010... Daha dizinin çekileceği haberleri çıktığında 'Fatmagül'ün değil Türk halkının suçu ne', 'Tecavüz+ şiddet= reyting' başlık iki yazı yazmıştım. Reyting için her şeyi yapmaya aday yapımcı ve senaristlerin sanki ruhunu okumuşum. O gün yazdıklarımın çoğu yaşandı... (Ay Yapım şimdi masumu oynamasın! O yazıyı okuyup önlem alsalardı, bunlar yaşanmazdı...) Şimdi Hıncal Abi (Uluç) ve onunla aynı görüşe sahip bazı yazarlar özetle diyorlar ki; "Bu dizi Türk toplumunun büyük bir yarasını, tecavüzü ekrana getiriyor. Yaşanan trajedilere kafa yormak yerine toplumdaki gerçekleri ekrana taşıyan bu diziyi neden eleştiriyorsunuz ki...'' Tabii ki, toplum olarak tecavüz ve töre cinayetleri karşısındaki ikiyüzlülüğümüz tartışılacak ama garip olan ne biliyor musunuz? Söz konusu dizinin toplumda bu tür tartışma ortamlarını yaratamaması... Dizinin tecavüz ve töreye kurban giden Havva'ların hakkını aradığını iddia edenler, yazarlar. Kimi kendi grubunun dizisini savunmak adına, kimi de 'Bu dizinin hiç mi iyi tarafı yok' mantığından hareket edip aşırı iyimser yaklaştılar senaryoya...
VATANDAŞ MI SUÇLU?
Dizinin yarattığı polemikler ortada... Fatmagül'ün donu, şişme kadını, kim daha iyi tecavüze uğradı vs... Şimdi bu noktada da sokaktaki vatandaşı suçluyorlar... Güya dizi toplumsal gerçekleri ele alıyor ama bizim halk her şeyi espriye vuruyor... Evet, halkımızda da bir gariplik var. Ben bu diziyi eleştirirken bile "Neden Tecavüzcü Coşkun ve Nuri Alço'ya gülüyoruz?" diye bir soru yöneltmiştim... Ancak bu noktada da diziyi sorumlu tutuyorum! Hıncal Abi, eğer bir dizinin "Fatmagül dört gol yedi" temalı parodisi yapılıyorsa, Beren Saat sokakta laf yiyorsa bu işte bir sakatlık var demektir. Nedir o sakatlık, hemen açıklayım... Şimdi senarist arkadaşlar "Amma taktınız şu tecavüz sahnesine, yaşandı bitti" diyorlar... Bu kadar kolay değil yaptıkları hatadan sıyrılmaları... Hıncal Abi, lütfen o sahneyi bir kere daha izle... Orada tecavüz lanetlenmiyor, orada fantezi var. Tecavüzcüler Fatmagül'ün göğüslerine viski döküyor, ıslaklık, göğüslerin belirginleşmesi vs... Bakmayın Fatmagül'ün çırpınışlarına, o sahnede aslında sevgilisi Mustafa'nın trajedisi ekrana yansıtılıyor. Fatmagül kimsenin umurunda değil, erkeksi bir bakış açısıyla "Sevdiği tecavüze uğruyor, şimdi ne yapacak Mustafa?" sorusu bilinçaltına kazınıyor.
POLEMİK DİZİYE YARADI
Bir de tecavüzcülerin hepsi sanki podyumdan fırlamışçasına yakışıklı çocuklar. Boşuna tecavüzcü Selim'i canlandıran Engin Öztürk sokakta "Ne olur bana da tecavüz et" diye laf yemedi! Özetle Hıncal Abi, senaristlerin umurunda değil Fatmagül'ler, Havva'lar... Çoğu insan yanılıyor aslında; bu dizinin izlenme nedeni, Fatmagül değil, ultra saf abisi ve acımasız yengesi... Çıkarın o iki karakteri, dizi birinciliği kaptırır. 'Fatmagül'ün Suçu Ne?' başarılı bir dizi değil, ana karakteri bile inandırıcı değil. Beren, tane tane konuşuyor, Türkçesi çok düzgün. Köylü kızı Fatmagül'den eser yok! Bu diziyi birinci yapan bir diğer etken de medyadaki tartışma ortamı. Bu polemikten istifa etmemin asıl nedeni de bu zaten. Şimdi dizi ekibi de bu duruma uyandı, polemiği onlar da diri tutmaya çalışıyor. Ne diyeyim, kolay gelsin.