Fethullah Gülen'in 'Muhteşem Yüzyıl' dizisini eleştirdiği video, Twitter'da bayağı gündem yarattı.
Fethullah Gülen, özetle ömrü savaş meydanlarında geçmiş Kanuni Sultan Süleyman'ın dizide haremden dışarı çıkarılmamasını eleştiriyordu.
46 senelik hükümdarlığının sadece 1.5 yılını İstanbul'da geçirmiş bir cihan padişahını, dizide hep kadınların kaprisleri ve Harem entrikalarıyla boğuşurken izlemek tabii ki birçok insanı rahatsız ediyor.
SEKTÖRÜN GERÇEKLERİ
Evet, bu tartışma daha önce de yapıldı ama hiç gündemimizden çıkmadı. Demek ki ortada büyük bir rahatsızlık var.
Tabii bir de televizyon sektörünün gerçekleri var. Dizilerde reytingi kadınlar belirliyor. Şimdi onlara her hafta savaş meydanlarından seslenmek hem reytingleri düşürüyor hem de maliyeti acayip artırıyor.
Çok klişe bir laf olmakla beraber sonuçta belgesel çekilmiyor, tarihi gerçeklere her zaman sadık kalmak gibi bir dertleri yok yapımcıların.
Aslında iki tarafın da haklı olduğu noktaların bulunduğu bir tartışma bu. Ama bir türlü orta yol bulunamıyor. Bulunmalı!
RİSK ALMALI
Ben her şeye rağmen senaryonun değişmesinden yanayım. Hürrem Sultan'ın bağırıp çağırmasından ya da sadece haremden ibaret olmamalı Muhteşem Süleyman'ın hayatı.
Dünyaya hükmetmiş bir askeri deha, her bölümde bir saat kadınların peşinden koşmamalı. Hadi biz yetişkinleri geçtim, çocukların kafasında oluşturulan Kanuni imajı bu mu olmalı?
Tamam, reyting için hareme de gir ama iki senedir oraya demir attın, çıkmak bilmiyorsun. Üstelik dizinin temposu çok yavaş, sanki 'Hayat Ağacı' izler gibiyiz. Böylesine pahalı bir yapım ve harcanan büyük emek aslında reyting rekorları kırmalı!
Öte yandan reyting kaybetmeden, haremin dışına çıkarak da Kanuni'nin askeri dehasını, devlet adamlığını anlatmak mümkün.
Keşke Taylan Biraderler sinemada aldıkları riskin 10'da birini bu dizide alsalar.
